Translate.vc / Français → Turc / Inspiration
Inspiration traduction Turc
1,714 traduction parallèle
- Regarde, je suis désolé de te couper l'inspiration Lester, mais si tu ne baises pas avec Miri, pourquoi est-ce que tu es là avec la queue sortie?
Dene, haydi. Konuyu değiştirdiğime üzgünüm, Lester ama, Miri'yi sikmiyorsan, niçin anadan doğma geziyorsun?
Bergdorf veut du nouveau demain, et j'ai besoin de ce chapeau pour retrouver l'inspiration.
Ve eski büyümün geri gelmesi için o şapka gerekiyor. Ama bu şapka hediye geldi.
Je pense qu'il sont là pour l'amour, l'espoir et l'inspiration, la sensation qu'on a en voyant d'autres êtres humains prendre de simples instruments et donner un sens à son univers.
Bence daha çok romantizm, umut ve ilham gibi şeyleri arıyorlar. Ve biz.. bu duyguları, ancak başka insanlar... temel enstrümanları kullandığında yakalayabiliyoruz.
J'imagine que je recherchais l'inspiration que j'ai ressentie quand on a marqué nos noms ici, tu sais?
Sanırım buraya isimlerimizi yazarken hissettiğim.. ilhamı aramak için gelmiştim.
J'ai de l'inspiration en ce moment.
Şu sıralar iyi bir gidiş tutturdum.
- Bon, un manque d'inspiration.
- Hayır değildim. - Tamam, belki de durgun bir dönemdi.
[Forte inspiration] - Je les juge pas, Josh.
Onları yargılamıyorum.
Mon inspiration vient d'en haut.
Benim ilhamım, yukarılardan geliyor.
En fait, j'espérais que tu serais mon inspiration.
Aslında senin ilhamım olmanı umuyordum.
Elle est une source d'inspiration pour les autres, et en particulier pour moi.
Demek istediğim insanlara öylesine destek oluyor ki, özellikle de bana.
Etires ta colonne pour une fois... Gardes les pieds parallèles et prends une bonne inspiration.
Doğrult belini, ayaklarını uzat ve derin bir nefes al bakalım.
Prenez une bonne inspiration.
Derin nefes alıyoruz.
Et bien, ce n'était pas une inspiration.
Son nefesini verdi.
Le mariage était un peu une inspiration sur le moment.
Nikâh biraz ani oldu. - Kyle biliyor mu?
Durant cette période des fêtes, allez voir la force. Allez voir l'inspiration.
Bu sezon, güç isteyin, ilham isteyin,
J'ai le premier acte et des tas de notes dans ma boîte à inspiration.
İlk perde ve bazı ufak şeyler ilham kutumda bekliyor.
C'était une perte d'inspiration.
Bu tam bir yaratıcılık israfıydı.
Je vais faire asseoir Maman... prendre une inspiration, et la regarder droit dans les...
Annemi oturtacağım derin bir nefes alıp, gözlerinin içine bakarak...
L'inspiration devrait venir d'un moment à l'autre.
Pekala, Saldırmak için her dakika ilham bekliyordum.
Un artiste doit puiser son inspiration dans ce qu'il y a de plus pur.
Bir sanatçı en saf ilhamla beslenir.
Encore une grande inspiration.
Bir derin nefes daha.
Voici le professeur Nick Cutter, un sujet fascinant pour étudier l'inspiration devenir folie.
Profesör Nick Cutter ile tanışın. yaratıcılık ile delilik arasında bir zeka.
Pardon, j'essayais de leur donner un peu d'inspiration.
Özür dilerim. Askerleri cesaretlendirmeye çalışıyordum.
De l'inspiration, des conseils, et des moyens.
İlham ve yol gösterme. Rahatlık.
Um, alors comment l'inspiration est venue?
Fikrini değiştirmene ne sebep oldu?
Cette tristesse permanente, à chaque inspiration...
Her nefes alıp verdiğinde üzüntü duyarsın.
Alors, je te conseille de laisser aller ton inspiration.
Yani, perşembeye kadar çoşkunu serbest bırakmanı öneririm.
Bien, prenez une grande inspiration.
Tamam, şimdi benim için derin bir nefes al.
Ça demande de la créativité et de l'inspiration.
Yaratıcılık ve ilham gerekiyor.
- Un peu d'inspiration. - Salut.
- Biraz ilham.
Vous me coupez l'inspiration.
Ben başlayana kadar?
Vise plutôt l'encouragement, l'inspiration et le respect.
Cesareti, ilham vermeyi ve saygıyı da unutma.
C'était juste pas le genre d'inspiration que vous pouvez montrer à votre mère.
Sadece annenize gösterebileceğiniz türden bir ilhâm değildi.
Je veux être une source d'inspiration pour les gens.
İnsanlara ilham veren bir şeyin parçası olmak istiyorum.
Prenez une grande inspiration, ressaisissez-vous et entrez pour voir si elle veut qu'on se montre agressif ou pas.
Derin nefes almanı, kendini toplamanı, orya girmeni ve ne kadar agresif olmamızı istediğini öğrenmeni istiyorum.
Ca m'a donné une inspiration nouvelle pour la guitare.
Gitar hakkında tamamıyla yeni ilhamların kaynağı oldu.
Je trouve l'inspiration avec elles pour des échos, des sons retardés.
Adalar hem ilhamların kaynağı hem de o uzun yankıların ve geciken seslerin.
J'ai décidé de le surveiller, en attendant l'inspiration.
Onu izleyip, aklıma bir fikir gelmesini bekledim.
Je garde mes anciennes créations là-dedans, pour l'inspiration.
Eski şeyleri burada saklarım. İlham almak için.
Vous savez ce qu'est l'inspiration?
Esinlenmek nedir biliyor musun?
Prends une grande inspiration et retiens-la.
Derin nefes alıp tutun.
Je cherchais l'inspiration dans mon book.
İlham almak için, eski portfolyoma bakıyordum.
Tu as besoin d'inspiration.
Evden çıkman lazım.
Je n'ai pas ressenti cette inspiration depuis... depuis mon dernier livre. En fait, je ne suis pas fatigué.
Aslında pek de yorulmadım.
[Forte inspiration]
Tamam.
[Forte inspiration] À Sacha et après...
Sasha'ya ve sonra...
[Forte inspiration] Tu es pas drôle!
Bu hiç komik değil!
[Forte inspiration] Bon...
İşte...
Notre mort a pris une sacrée inspiration.
Nefes almadı.
L'inspiration est complètement allemande.
Bunun ilhan kaynağı tamamen Alman.
- leurs rêves sont mon inspiration.
Onların fantazileri, benim esin kaynağım.