Translate.vc / Français → Turc / Jaeger
Jaeger traduction Turc
153 traduction parallèle
M. Jager, calmez-vous!
Sakin olun bay Jaeger.
Le plus gros que j'ai dessiné est le Jaeger 250.
Kişisel olarak tasarladığım en büyük uçak Jagger 250.
M. Jaeger, qu'a donné votre étude géophysique de la surface?
Bay Jaeger, yüzeyle ilgili jeofizik bulgularını bildir.
M. Jaeger, vos connaissances en géophysique seront précieuses.
Bay Jaeger, senin jeofizik bilgin çok önemli olabilir.
Où sont vos tornades, Jaeger?
Jaeger, bu senin fırtınalar nerede?
M. Jaeger!
Bay Jaeger!
M. Sulu, notre pilote et Carl Jaeger, notre météorologue.
Bay Sulu, dümencimiz ve Carl Jaeger - meteoroloji uzmanımız.
Und Offizier Jaeger, und der deutsche Soldat, nein?
Und Offizier Jaeger, und der deutsche Soldat, nein?
Le commandant Brandt, du bataillon Jaeger.
Binbaşı Brandt, Keskin Nişancı Taburu.
Troisième escadron Jaeger Junker, entraînement nocturne.
Gece tatbikatı yapan 3. Junker Avcı Filosu.
Elle vient de chez Jaeger.
- O yünlüdür.
A Kristiania, à cette époque, un petit noyau d'écrivains, d'artistes et d'étudiants radicaux se réunit pour s'opposer à l'ordre établi, avec à leur tête, Hans Jaeger, écrivain et anarchiste,
Kristiania'da bu zamanlarda radikal yazarlar, sanatçılar ve öğrencilerden oluşan küçük bir grup mevcut düzeni protesto etmek için toplanıyorlardı.
qui encourage ses partisans à renverser la société bourgeoise et sa morale au profit d'un système décentralisé, entièrement fondé sur la capacité humaine d'aimer et de s'émouvoir.
Baş sözcüleri Hans Jaeger, takipçilerini burjuva toplumunu ahlaki kurallarla yıkmaya çalışan ve yerlerini dağıtılmış binalarla değiştirmek isteyen, onları tamamen insan kapasitesini sevgi ve duyguya dayatmak isteyen bir yazar ve anarşistti.
Quand Edvard Munch parle à Jaeger de ses disputes répétées avec son père, Jaeger lui conseille de prendre un pistolet et d'aller l'abattre.
Edvard Munch ne zaman Jaeger'e sürekli babasıyla tartıştığını anlatsa Jaeger ona bir tabanca alıp eve gitmesini ve babasını vurmasını söylerdi.
Cet horrible Jaeger que tu fréquentes, il est l'antéchrist incarné.
Korkunç Jaeger seni gittikçe kötü yola sürüklüyor.
Le groupe de Jaeger, que la classe moyenne de Kristiania surnomme la "Bohème"
Jaeger'ın grubu Kristiania burjuvaları tarafından Derbederler diye ve Georg Brandes tarafından Vahşi Çingene Çetesi olarak adlandırıldı.
Jaeger voudrait fonder une école réservée aux "jeunes demoiselles" de la classe moyenne de Kristiania, pour en faire des femmes fières qui se promèneraient librement sur la Karl Johan, parmi une foule sachant parfaitement qu'elles ont des amants.
Jaeger'in hayali, Kristiania'nın kuralcı genç bayanları için okul yaptırıp onları gururlu kadınlar haline getirdikten sonra tüm dünyaya haykırırcasına Karl Johan'da sevgi ve sevgilileri ile özgürce dolaşabilmeleriydi.
Malgré la réalité un peu plus sinistre de la rue Karl Johan, Hans Jaeger prévoit d'écrire un compte-rendu très personnel de sa vie amoureuse, avec une franchise de ton inégalée dans la littérature norvégienne.
Karl Johan'ın kasvetli gerçeğine rağmen Hans Jaeger, Norveç Edebiyatı için kendi aşk hayatına dair bilinmezleri açık yüreklilikle yazmayı planlıyordu.
Hans Jaeger lui-même vit actuellement, au vu de tous, une liaison avec une femme mariée,
Hans Jaeger, şu anda ve açıkça evli bir kadın ile ilişki yaşıyor.
Hans Jaeger explique à Munch que la sexualité représente le processus le plus important chez l'être humain.
Hans Jaeger ; Munch'a, seksin insan versiyonunun bir insanı tanımadaki en önemli süreç olduğundan bahsetti.
La dernière partie du livre de Jaeger décrit l'enterrement de son héros : "Ensuite, ils ont tous disparu " et Jarman se retrouve encore seul,
Jaeger'ın kitabındaki son parça olan kahramanın mezarından detaylar Sonra, hepsi gözden kayboldu ve Jarman ıssız bir mezarda çürümüş çiçeklerin altında tekrar yalnız başına yattı.
Jaeger, dans son livre "La Bohème de Kristiania", décrit une scène avec une fille de 16 ans rencontrée dans la rue.
Jaeger ; Kristiania Boheme adlı eserinde 16 yaşındaki bir kızla sokakta buluşma hadisesinden bahseder.
A peu près au même moment, Oda Lasson informe Hans Jaeger qu'elle est tombée amoureuse de Christian Krohg.
Aynı süreç içerisinde, Oda Lasson, Hans Jaeger'e Christian Krohg ile duygusal bir yakınlaşmaya girdiğinden bahseder.
En décembre 1885, le livre d'Hans Jaeger "La Bohème de Kristiania" est saisi deux heures après sa publication.
1885 Aralık ayında, Hans Jaeger'in "From The Kristiania Boheme" kitabı neşriyatının iki saati içerisinde toplatılmıştır.
Quatre mois plus tard, Jaeger est jugé coupable de "blasphème" et de "violation de la modestie et de la moralité".
Dört ay sonra Jaeger Tanrıya hakaret ve edep ve ahlak kurallarına aykırı davranmaktan suçlu bulunur.
Un an plus tard, Hans Jaeger est obligé de fuir la Norvège après une deuxième peine infligée par le gouvernement, le condamnant à 150 jours de prison pour avoir exporté 300 exemplaires de son livre vers la Suède,
Bir sonraki yıl Hans Jaeger, liberal hükümet tarafından hapishanede ikinci kez 150 günlük ceza alınca Norveç'ten kaçmaya zorlandı. Bu sefer kitabının 300 kopyasını ülke dışına İsveç'e göndermekten yargılandı.
Jaeger lui, souffrant d'un cancer qui lui ronge le corps, mourra en 1910, dans la misère et l'oubli.
Jaeger ise vücudundaki kanser hücreleriyle 1910'da ölecek. Yoksul ve kimsesiz...
La liaison entre Oda Lasson et Hans Jaeger a pris fin.
Oda Lasson'un Hans Jaeger'la gönül macerası sona ermiştir.
Edvard Munch réévalue les valeurs et les certitudes que Hans Jaeger lui a enseignées.
Edvard Munch, Hans Jaeger'in ona öğretmiş olduğu değerler ve inançları yeniden değerlendirmeğe başlar.
Les tailleurs Jaeger, les chaussures Gucci, le sac Chanel.
Jaeger elbiseler, Gucci ayakkabılar, Chanel çantalar...
La 1 1 7ème division jaeger arrive à Corinthe.
117. Jaeger Division Corinth kanalı yakınlarında.
Pas maintenant. Tu as entendu ce que le Docteur Jaeger a dit, Tes maux de têtes et tes absences empirent.
Doctor Jaeger'ın dediğini duydun, başağrıların, şuur kayıpların daha da kötüleşecek.
Parles à Sarah. En attendant, laisse le D. Jaeger faire les tests
Bu sırada bırak Dr. Jaeger testleri yapsın.
Mais j'ai bien apprécié votre histoire sur Mick Jagger.
Bu, Mick Jaeger hikayenizi beğenmedim anlamına gelmez.
Jaeger LeCoultre!
Aman Tanrım!
Tu sais combien ça vaut?
Bir Jaeger-LeCoultre saati.
Cette Jaeger-LeCoultre serait superbe à votre poignet.
O Jaeger Lecoultre bileğinizde mükemmel duracak.
Peut être que quand on rencontrera ceux de chez Jaeger-lecoultre cet après-midi, je les convaicrai d'augmenter leur encarts pub de disons... 7 %.
Öğleden sonra Jaeger-LeCoultre'dan gelenlerle toplandığımızda reklam oranlarını % 7 artırabilirim.
Jaeger-lecoultre nous a imposé un planning très serré donc... nous espérions que Whilelmina pourrait nous recevoir tout de suite.
Jaeger-LeCoultre bizi sıkıştırıyor, bu yüzden Wilhelmina'yla hemen görüşebiliriz umarım.
J'en ai besoin pour une réunion avec les Jaeger-lecoultre.
Jaeger-LeCoultre toplantısı için oraya ihtiyacım var.
En fait, ce sont les seuls mots que je connaisse, mais si vous m'accordez quelques minutes, je peux vous démontrer que Mode et Jeager-LaCouture sont faits pour travailler ensemble.
Aslında bütün Fransızcam bu kadar, ama bana birkaç dakika verirseniz, Mode ile Jaeger-LeCoultre'ın neden bu denli birbirlerine yakıştığını size gösterebilirim.
Un petit cadeau de nos nouveaux amis de chez Jaeger-Lecoultre.
Jaeger-LeCoultre'daki yeni dostlarımızdan küçük bir hediye.
Sinon, je mets ma Jaeger au clou, je fais la plonge.
Karşılayamasam da Jaeger saatimi satarım. Bulaşık yıkarım.
Cadran en or, bracelet marron, la Jaeger.
Aa, sarı, kahverengi kemerli - Jaeger.
"C'est bien pour la petite part." Je ne suis pas la première fille saoûle qui couche avec un loser. T'as besoin de trois shots de Jaeger pour faire des galipettes avec ce tube de lard.
Amiplere İyi Davranan İnsanlar, Dişi Akbabalar, NAAC Kirpileri, Mürekkep Balığı Yandaşları, ACL Tek Boynuzlu Atları, Uluslararası Midye Birliği'ne üyeyim.
C'est une Jaeger-LeCoultre?
- Teşekkür ederim. - Jaeger LeCoultre mi o?
Vous faites ce boulot depuis combien de temps, Jaeger?
İlginç. Ne kadardır zaman bekçiliği yapıyorsun?
dans un emballage inédit affichant "Contes de noël par Hans Jaeger".
Kitabın kapağındaki başlık :
"... et ça ne peut pas passer par là " parce qu'ici, vois-tu...
Hans Jaeger'dan Noel Masalları... ve içinden çıkmıyor çünkü...
Je me demande s'il se passe quelque chose entre elle et Jaeger.
Onunla Jaeger arasında bir şey olup olmadığını merak ediyorum.
Du Jäger?
Jaeger mi?