Jock traduction Turc

- Jock Warriner.

- Ben Jock Warriner.

- On a gagné, Jock.

- Sanırım bahsi biz kazandık, Jock.

Tu as rendez-vous avec Jock Warriner, je parie.

Bahse girerim Jock Warriner'la buluşacaktır.

Tous les soirs, elle sort avec Jock Warriner.

Her akşam Jock Warriner'la çıkıyor.

Jock Warriner, hein?

Jock Warriner, değil mi?

Appelez-moi Jock, s'il vous plaît.

Bana "Jock" de, olur mu?

Jock!

Jock.

Eddie disait qu'il ne me donnerait pas de bague.

Eddie dedi ki, Jock bana yüzük mü verecekmiş sanki.

- Je sors avec Jock Warriner...

- Neden Jock Warriner'la görüştüğümü. - Hayır görüşmeyeceksin.

Tu as peur de Jock Warriner, sinon tu te battrais.

Jock Warriner'dan korkuyorsun. Yoksa gidip Queenie için savaşırdın.

- Laissez-moi, Jock.

- Jock, bırak gideyim.

Il est plus grand que toi.

Eddie, Jock senden daha iri bir kere.

Viens ici Jock.

Gel buraya, İskoç!

Jock et Trusty vont être surpris.

Posbıyık ve Kütburun şaşıracaklar mı acaba?

Jock! Oh! Jock!

Posbıyık!

Bonjour, Jock.

Merhaba, Posbıyık.

- Non, Jock.

- Hayır, Posbıyık.

- Moi, c'est Jock!

- Adım Posbıyık.

- D'acc, Jock.

- Tamam, Posbıyık.

Mais c'est Jock!

Posbıyık geldi.

Prenez ça.

- Jock, bunları al. - Efendim.

Moi, Jock.

- Ben Jock. - Merhaba.

Jock est mort.

Jock öldü.

Carswell a trouvé quelque chose dans le dossier Ipcress.

Jock Carswell, Ipcress dosyasıyla ilgili bir şeyler bulup bana göstermişti.

Jock!

Jock!

Ni le nôtre, Jock.

Hepimiz öyleyiz Jock.

- Jock, garde-moi du café.

- Jock, bana biraz kahve ayır.

Toi aussi, Jock.

Sen de yat Jock.

Faut croire que t'es le nouveau sergent, Jock.

Sanırım seni Çavuş yapan da bu, Jock.

Thornton ne va nulle part, hein?

Thornton bir yere gitmiyor, ya sen, Jock?

Moi c'est Crawford, Jock Crawford.

Crawford, adım. - Jock Crawford.

Oh non Jock, je vais me trouver mal si je ne mange pas quelque chose.

Bir şey yemezsem yakında bayılacağım.

Un Yabba-man, c'est toi le Yabba-man Jock!

Yabba erkeği! Yabba erkeği... Sen Yabba erkeğisin Jock.

Ca va, Jock?

- Nasıl gidiyor Jock?

Pourquoi détestez-vous Crawford?

- Crawford'ı neden sevmedin? - Jock mı?

Comment ça va?

- Nasıl gidiyor? - Jock.

Jock vous m'avez sauvé la vie jusqu'a présent, pourriez-vous finir le boulot en m'offrant une cigarette?

Dostum, hayatımı neredeyse kurtarmıştın. Bir sigara vererek görevi tamamlamaya ne dersin?

D'accord. Suivez-moi, Jock.

Tamam beni izle, Jock.

Allons, Jock.

Hadi, Jock.

Il est à toi, Jock.

- O senin, Jock.

Jock, traversez le pont.

Jock, siz köprüden çekilin.

Jock prépare-toi à les couvrir. Quincy, viens m'aider à déplacer la mitrailleuse.

Quincy, makineli tüfeği taşımamıza yardım et.

Rafer et Jock, installez-vous en bordure de la piste.

Rafer, Jock, pistin çevresini koruyun.

Jock, mets le moteur en marche!

Jock, motorlar! Motorları çalıştır, Jock!

Jock.

YENİ DAİRENDE GÖRÜŞÜRÜZ.

Jock? Le contact de sa main couverte de poils a eu l'air de vous herrisser.

Kıllı eliyle dokunduğunda sinir oluyorsun.

- Jock.

- Efendim?

Derek, vous restez avec moi.

Derek, sen benle kalıyorsun. Jock, onları korumaya hazırlan.

- Comment va Jock?

- Jock'un durumu nasıl? - Öldü, efendim.

On doit jeter tout ce qu'on peut.

Uçakta bulunan her şeyi atmamız gerekiyor. Buna, yaşlı Jock da dahil.

Ce vieux Jock inclus.

Sen ilgilen, Tosh.