English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Kino

Kino traduction Turc

97 traduction parallèle
Tu n'as jamais rencontré une vraie femme... à l'exception de ta mère.
Bence gerçek bir kadınla karşılaşmamışsın, Kino. - Belki annen dışında.
- Bonsoir, Kino.
İyi akşamlar, Kino.
Au club Kino. A dix heures, ok?
Hey Chinki, ortada verilmiş bir söz var!
Je vais le tuer! Je te promets que tu n'entendras plus le nom de Munna après ça.
Klüp Kino'da saat onda, tamam mı?
J'ai acheté un Kino en secteur français.
Fransız bölgesinde satın aldığım Kino var.
Seule une infime partie des événements survenant à Kino nous est présentée.
Bu parçada bize, Kino'nun başından geçen olaylardan yalnızca ufak bir kesit sunulduğunu görüyorsunuz.
Je l'ai appelé Kino. Vous savez, après que les Russes...
Adına "Kino" koydum, hani şu Rus...
- Bon, vous avez découvert les Kinos, Qu'avez-vous trouvez d'autre?
Kino'ları nerede tuttuklarını buldun peki başka ne buldun?
- J'ai appelé Kino.
Adına Kino koyuyorum...
Nous pouvons utiliser un Kino pour le découvrir.
Öğrenmek için Kino'yu kullanabiliriz.
Ils ont aussi le Kino.
Kino'yu da aldılar.
J'ai envoyé une kino dans les zones dépressurisées, à la recherche... d'une console active. Rien pour le moment.
Bir yerlerde çalışan bir panel bulması için bir Kino'yu araştırma kipinde geminin basınçsız bölgelerine gönderdim.
- Comment marchent les kinos.
Ona, Kino'nun nasıl çalıştığını sordum.
On a pu voir à quoi ça ressemblerait sur le kino.
Zaten Kino'dan, nasıl bir yer olduğunu görmüştük.
- Il y avait déjà un kino là-bas?
Evet, yani orada bir Kino mu varmış?
On est sorti de PRL, la Porte a composé, et on a envoyé un kino vérifier la planète.
IDH'den çıktık, geçit çevrildi ve gezegeni kontrol etmek için bir Kino gönderdik.
Etant donnée la maladie, je suggère de mettre en quarantaine tous ceux qui sont partis récupérer ce kino.
Efendim, gezegende gözüken hastalığı göz önüne alarak gidip Kino'yu getiren herkesi karantinaya almayı öneriyorum.
Sur l'enregistrement du kino, Eli a dit que Volker en était mort.
Kino kaydında, Eli Volker'ın bu yüzden öldüğünü söylemişti.
Le kino a une vision nocturne, pourquoi je l'ai pas activée?
Kino'nun gece görüşü var. Neden açmamışım ki?
Donc Scott a cru qu'il renvoyait le Kino sur le Destinée, mais en fait il le renvoyait sur la planète, mais dans le passé.
Yani Scott Kino'yu Kader'e yolladığını sandı ama aslında gezegenin geçmişine geri yolluyordu.
C'est bizarre de penser que c'est vraiment nous.
Tanrım, Kino'dakilerin bizler olduğunu düşünmek çok garip.
Nous dans une réalité alternative, modifiée maintenant par la vidéo du Kino du futur.
Geçmiş ve değiştirilmemiş bir zamandaki bizler gelecekten gelen bir Kino'yla şimdi değiştirildiler.
Arrivée des données du Kino.
Kino görseli geliyor.
Si vous trouvez ça, c'est qu'une éruption solaire a interferé avec le vortex, Et je l'ai utilisé pour renvoyer le Kino dans le passé.
Eğer bunu bulmuşsanız bir güneş patlaması geçit yolculuğunu engellemiş ve ben de bu Kino'yu zamanda geri gönderebilmişim demektir.
- Vérifiez les vidéos de la kino!
- Kino görüntülerine bakın.
Tu filmais tout le monde avec ta kino, hier soir.
Eli, sen geçen akşam herkesin üstüne kino gönderiyordun.
T'es sûr qu'il y a rien sur la kino?
Kino görüntülerinde bir şey olmadığına emin misin?
Tes kinos circulent jour et nuit dans ce foutu vaisseau, et tu me dis qu'aucune n'a filmé... quoi que ce soit qui sorte de l'ordinaire.
Şu kino'lar gece gündüz demeden geminin her tarafında dolanıp duruyorlar ve sen bana bir tanesinin bile bir şey görmediğini mi söylüyorsun... - Evet! - Olağandışı herhangi bir şey?
La Porte est active, et on a envoyé une kino.
Geçit şu anda açık durumda ve karşıya bir kino gönderdik.
- La kino a bien filmé quelque chose. - Tout à fait.
Yani kino bir şeyler yakalamış.
Y a d'autres images, mais elles ont été corrompues lors du transfert.
Kaseti kino yakalamış ama aktarılırken bozulmuş olmalı. Sadece bunu buldum.
La kino n'était plus là quand Greer a trouvé le corps, donc on sait que quelqu'un l'a prise, avec l'arme.
Asıl konu, Greer cesedi bulduğunda silah orada değildi. Yani silahı birinin aldığını biliyoruz.
La kino a continué d'enregistrer jusqu'à votre arrivée.
Kino, sen odaya gelince kaydetmeyi durdurdu.
La suite de l'enregistrement?
Kino görüntüsünün kalanı nerde?
Faut que tu m'envoies une kino.
Senden de, bir Kino'yu kullanmanı istiyorum.
Eli, tu réalises que les chances qu'on le retrouve...
Eli, birinin dışarıda bir Kino bulma ihtimalinin kaç olduğunu- -
La kino envoie des images.
Kino'dan görüntü geliyor.
CHAPITRE QUATRE "OPERATION KINO"
DÖRDÜNCÜ BÖLÜM "KINO OPERASYONU"
Hicox, à cette heure je voudrais vous parler le l'opération Kino.
Teğmen Hicox, şimdi sizi Kino Operasyonu hakkında bilgilendirmek istiyorum.
L'obiectif de l'opération Kino... détruire le panier.
Kino Operasyonunun amacı... O sepeti havaya uçurmak.
On peut dire que l'opération Kino est son idée.
Hatta Kino Operasyonu'nun, onun parlak buluşu olduğunu söyleyebiliriz.
Il y a deux choses nouvelles dans l'opération Kino.
Kino Operasyonu ile alakalı iki yeni gelişme var.
Quand on écrira l'histoire militaire de ce soir, on se rappellera que J'AI participé à "l'Opération Kino" depuis le tout début, comme agent double.
Bu gecenin askeri tarihi yazıldığında kayıtlara, en başından beri ikili ajan olarak Kino Operasyonu'nun bir parçası olduğum yazılacak.
En fait, je veux que tous les membres de l'Opération Kino obtiennent la Médaille d'honneur du Congrès.
Aslında, Kino Operasyonu'na mensup her üye için kongre onur madalyası verilmesini istiyorum.
Selon le Kino, atmosphère respirable, eau et oxygène.
Kino'ya göre solunabilir atmosfere, suya ve oksijene sahip.
Le Kino est passé.
Kino gidiyor.
J'ai rentré les infos du Kino dans la navette, donc elle devrait aller droit dessus.
Kino'nun izlediği yolu mekiğin kontrollerine yükledim yani sizi direkt oraya götürecek.
- C'est-à-dire?
- Kino da ne...?
Qu'est ce que tu fais avec le Kino?
Kino'nun burada ne işi var?
On a bien envoyé un seul kino?
Hey, beyler? Sadece tek bir Kino gönderdik, değil mi?
une caméra tirée d'un Kino.
Bir kamera.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]