Translate.vc / Français → Turc / Knee
Knee traduction Turc
52 traduction parallèle
You can either give me a kick with your knee... but l'm not going to try that... or you can kick me in the shin, see?
Dizinle vurabilirsin mesela ama bunu şimdi yapma ya da istersen bacağınla da vurabilirsin, anladın mı?
J'ai lu "Enterre mon coeur à Wounded Knee".
Bunu okuduğumu söylemek isterim ; "Kalbimi yaralı dizlerinde göm."
Un "nabot pourpre"?
- Purple Knee-High?
À genoux, Prosternez-vous
Genuflect, show some respect, Down on one knee
Prince Ali! Qu'il est joli, Ali Ababwa Quel physique, c'est magnétique Il vous séduit
Prince Ali, Handsome is he, Ali Ababwa That physique, how can I speak Weak at the knee
Par là... il y a un endroit appelé Wounded Knee.
O yolun arkasında Yaralı Diz adında bir yer var.
C'est son sang... ce même sang... qui a été répandu dans l'herbe et la neige à Wounded Knee... et qui court dans ton cœur, comme un bison.
Bu onun kanı ; aynı kan, çimenlere saçılmış ve Yaralı Diz'e yağmış olan bu kan, senin kalbinde akıyor, yaban sığırı gibi.
Le monument de Wounded Knee.
Yaralı Diz Anıtı'nı.
Tu courais avec les anciens, à Wounded Knee?
Atalarınla beraber Yaralı Diz'de mi koşuyordun?
Le magasin d'asticots pour la pêche avec l'enseigne orange?
Yani şu Orange Knee-Hi işareti olan yem dükkanını mı diyorsun?
J'étais à Wounded Knee en 1973.
1973'te Wounded Knee'deydim.
Il a tué plein de boches à Wounded Knee.
Yaralı dizde bir demet lahana öldürdü.
Le coach est d'avis qu'on se calme.
Coach reckons we should take a knee.
7èm campement de cavalerie à Wounded Knee Creek.
Yaralı Diz Deresindeki ikinci kıta, yedinci süvari alayındanım. Efendim.
Wounded Knee Creek 29 décembre 1890
Yaralı Diz Deresi 29 Aralık, 1890
Vingt-sept médailles d'honneur ont été décernées à Wounded Knee.
Yaralı Diz adlı yerde, 27 üstün başarı madalyası verilmiştir.
La bataille de Wounded Knee allait être différente.
Ama Yaralı Diz çarpışması farklıydı.
J'ai vu ce qui s'est passé à Wounded Knee Creek.
Yaralı Diz'de bütün olanları gördüm.
Près du ruisseau de Wounded Knee.
Yaralı Diz adlı bir derede.
Votre devoir est de livrer les rations requises à Wounded Knee, M. Wheeler, pas de contester cet ordre.
Senin işin, verilen erzakı Yaralı Diz'e teslim etmek, Wheeler. Emri sorgulamak değil.
La capitulation est certaine... Ruisseau de Wounded Knee... de faire sortir les renégats qui ont longtemps gardé cette agence et les villages environnants en état de siège.
Şefin teslim olmasının, [Yaralı Diz Deresi] uzun zamandır bu tesisi ve çevresindeki yerleşimleri abluka altında tutan kaçak asileri deliklerinden çıkaracağına şüphe yok.
Jusqu'à ce que la situation à Wounded Knee et dans les bad-lands soit résolue, cette agence est sous la loi martiale.
Yaralı Diz'deki ve çorak arazideki durum düzelene kadar, bu tesiste sıkıyönetim var.
Wounded Knee?
Yaralanan dizi?
Earl Hickey. Ton mot est'Knee'( genoux ).
Earl Hickey, Kelimen "diz."
Knee.
Diz.
K, N, E, E. Knee.
D-İ-Z. Diz.
Attends, son père est mort dans une fusillade avec des agents fédéraux à Wounded Knee
Şuna bak ; babası bir federal ajanla girdiği çatışmada öldürülmüş.
ENTERRE MON COEUR À WOUNDED KNEE
Kalbimi Vatanıma Gömün
Ils nous ont emmenés à Wounded Knee Creek.
Bizi Yaralı Diz Irmağı'na götürdüler.
C'était à Wounded Knee, près du camp de danse.
Dans ettiğimiz yerin yakınında, Yaralı Diz'de oldu.
-'Knee-how', Li. Bienvenue à Houston, chez les rois du pétrole.
Oilers'ın evi Houston'a hoşgeldin.
Pourquoi j'aurais mis On Bended Knee des Boys 2 Men, sinon?
Başka neden Boyz 2 Men çalıyor olsun ki?
On my knee someday
* Bir gün dizlerimin üstünde *
"Knee" en anglais.
"K" mi?
T'adorais On Bended Knee.
"On Bended Knee" en sevdiğindi.
Massacre de Wounded Knee.
Yaralı Diz!
Oh, knee barn, c'est vrai
Neybar, anladım.
Pendant le retour à la maison, on devrait s'arrêter au knee barn, prendre quelque genou en vente gros.
Eve dönerken bir neybarda duralım da iki tek ney atalım. - Evet.
Jusqu'à Opelousas, jusqu'à Wounded Knee
Yolum Opelousas'a, yolum Wounded Knee'ye.
Chez moi à Wounded Knee
Wounded Knee'de bir ev...
Ceux de troisième ont rejoué la bataille de Wounded Knee.
Birinci sınıf öğrencilerim Wounded Knee'deki savaşı canlandırdı.
En attendant, va au You-Knee-Ah.
Bu arada sen de You-Knee-Ah'a gideceksin.
Dans l'arrière-salle, au You-Knee-Ah.
You-Knee-Ah'ın arka odasında.
Après Wounded Knee?
Dizinden yaralandıktan sonra.
"More like a commode-huggin'knee-walkin'drunk."
Daha çok ayakta duracak hali olmayanlardan.
Me descend jusqu'aux genoux
And it stops around my knee
Contrairement à Finn Je ne l'ai pas aux genoux
Unlike Finn I don't drop to the knee
Mon genou était disloqué.
Knee'nin yerinin değiştirdiler.
Wounded Knee?
Wounded Knee Katliamı.