English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Laurel

Laurel traduction Turc

1,436 traduction parallèle
Laurel, pourquoi Velma viendrait-elle ici avant de se jeter dans le lac?
Hey, Laurel, sence niye arabasını göle sürmeden önce buraya kadar gelsin?
Tu veux lui dire quel film il fait?
Laurel, Mitchell'a ne tür bir film yaptığını söylemek istersin.
Je suis un officier, plus en service, je demande des renforts entre Mulholland et Laurel Pass.
Görev başında olmayan bir polisim ve Mulholland ve Laurel geçidine destek istiyorum.
Le jeune homme que je recherche vivait dans Valence Street, et travaillait au resto situé au coin de Laurel et Webster.
Aradığım adam Valence Sokağı'nda oturuyordu. Çalıştığı restoran Laurel'la Webster'ın köşesinde.
Laurel et Hardy...
Laurel
Hardy était vraiment méchant avec Laurel. Je détestais ça.
Daha iyiydi, yalnız o Hardy'nin Laurel'e kötü davranmasına sinir olurdum.
- Je suis Laurel.
Ben Laurel.
La mère d'Ivy.
Laurel Cooper. Ivy'nin annesiyim.
Écoute. Laurel, ma productrice?
Laurel, prodüktörüm.Evet?
Ou mon Laurel, j'ai oublié.
Ama ben inanmıyorum. O Andy, tamam mı?
- Salut.
- Teşekkürler, Laurel.
- On est deux.
Biz de Laurel ile oturuyoruz.
On dirait Laurel et Hardy. À quoi ça rime?
Laurel ile Hardy gibisiniz, neler oluyor?
- Laurel, Lily, des jumelles.
- Ve Lily.
Lily, Laurel...
Lily, Laurel.
liliacée et laurier.
Lily ve Laurel.
Si tout saute, on croira que Shada était visé, mais pas du tout.
Laurel! Eğer o bomba patlarsa, Shada radikaller tarafından öldürülmüş gibi görünecek. Hedef prens değildi.
Suis Laurel Canyon.
Laurel Canyon'dan git.
Hey Laurel c'est Ryan.
Hey. Laurel, ben Ryan.
Décide-toi, Laurel, ou c'est moi qui le ferai et tu seras virée.
Bir karar ver, Laurel yoksa duyacağın son kararı veririm.
- J'y suis déjà. Non!
Hayır, Laurel.
Comme Laurel et Hardy. Donna avait raison.
Laurel ve Hardy gibisiniz.
Bon Laurel et Hardy, cassez-vous.
Salak ile avanak. Siktirin gidin hadi.
- Laurel Pinson...
Laurel Pinson...
Laurel, vous serez avec le Dr Karev.
Laurel, sen Dr. Karev'lesin.
Pousse-toi un peu, que Laurel puisse voir.
Biraz açıl da Laurel de görsün.
Fini les petits déjeuners gratuits, Laurel et Hardy.
Ve sizin bedava kahvaltı günleriniz de sona erdi. Crockett ve Tubbs.
Laurel et Hardy.
Regis Kelly'deki gibi.
- Que Laurel et Hardy s'en occupent.
Laural ile Hardy'e yaptır. Tamam, yaptırırım.
On dirait Laurel et Hardy.
Bakın, içeride Vaughn ve Favreau gibiler.
Il se dirige maintenant vers le nord sur Laurel.
Şimdi Laurel'in kuzeyine ilerliyor.
Laurel et Hardy avaient un doctorat.
Laurel ve Hardy'nin doktorası var.
On est saufs ici, et maintenant Laurel et Hardy viennent nous sauver.
Kurtulduk millet. Andy ve ekibi yardıma gelmiş.
- Les frères Dalton.
- Laurel ve Hardy.
- Laurel.
- Laurel.
Laurel Vegas.
Laurel Vargas.
votre ancienne maison au New Jersey, celle en haut de, um, Laurel Forest Circle?
New Jersey'deki eski evi biliyormusun, Laurel Ormanlığının dönemecinde?
Maintenant, pendant que nous profitons du petit-déjeuner, la Section 14 de Laurel, Maryland, va nous régaler d'une sérénade de leurs meilleurs chants de camp.
Biz kahvaltımızı yaparken Laurel, Maryland'den gelen 14. Birlik bize en güzel kamp şarkılarından birini söyleyecek.
As-tu rencontrée Laurel?
Laurel ile tanıştın mı?
Laurel Tuchman, voici Emily Fields.
Laurel Tuchman, bu Emily Fields.
Donc Paige est aussi invité à la fête, et là Laurel Tuchman le prend en photo.
Paige'de partiye davetliymiş... -... ve şimdi Laurel Tuchman onu çekiyormuş. - Laura Tucks - ne?
Laurel tucks-quoi? Laurel.
Laurel.
Laurel a viré son assistant parce qu'il prenait son studio pour développer ses photos.
Laurel asistanını kovmuş, çünkü stüdyoyu kendi baskılarını ilerletmek için kullanıyormuş.
Est ce que c'est Laurel Tuchman?
O Laurel Tuchman mı?
Laurel?
- Laurel?
L'équipement de Laurel.
Laurel'in araç gereçlerini.
Pourquoi tu n'y vas pas avec Laurel?
Neden Laurel ile gitmedin?
Demande à Laurel.
Neden Laurel'a sormuyorsun?
Comme Laurel et Hardy. "
Ah, sosisli.
- Laurel...
- Laurel...
Les femmes qui ont inspiré cette histoire sont les sœurs Laurel Robinson et Lois Peeler, et leurs cousines Beverley Briggs et Naomi Mayers.
Neverley Briggs ve Naomi Mayers'in hayatlarından esinlenilmiştir. 40 yılı aşkın bir süreyle, yorulmadan Aborijin halkının sağlık ve eğitimlerinin iyileştirilmesi yönünde toplum önderliği yapmışlar... 7 çocukları, 10 torunları ve 4 de onların çocukları ile... hergün şarkı söylemişlerdir.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]