Translate.vc / Français → Turc / Lupus
Lupus traduction Turc
333 traduction parallèle
Homo homini lupus, L'homme est un loup pour l'homme ou par l'homme.
Homo homini lupus yani, erkek erkeğin kurdudur.
Sang, selles, lupus, électrocardiogramme. Tout était négatif. Cependant, il y avait des protéines dans son urine.
Ama her nasılsa idrarında proteine rastlanmış.
Parce que vous l'avez fait piquer, comme Lupus.
Ona iğne yaptılar, tıpkı Lupus gibi.
Lupus, le chien de mon frère à Marseille. Il était devenu méchant.
Lupus, Marseille'deki kardeşimin köpeği.
- [Josette] Lupus, c'était un chien réformé de la police. Il avait rien compris, il s'attaquait aux uniformes.
Lupus polis köpekliğinden atılan bir köpek.
- Quand mon frère est sorti de prison, on est allé à la gare lui porter les valises. Lupus l'a pas reconnu et lui a arraché un beefsteak gros comme ça.
Biraderim hapisten çıktığında karşılamaya gitmiştik Lupus ondan nah bu kadar bir parça aldı.
Les grands caribous, autrefois par millions, ont presque tous disparu.
Hükümet yetkilileri, bu yok oluşa neden olan muhtemel şüphelinin efsanelerin ve mitolojinin vahşi yırtıcısı Canis Lupus
une créature que l'histoire et la légende dépeignent comme un tueur féroce, Canis lupus, le loup. Compte tenu des difficultés extrêmes de l'entreprise, aucun scientifique n'a jamais observé un loup en train d'attaquer ou de tuer un caribou.
"Kurt Projesi" nin özü birinin Arktik kuşağa giderek kurt sürülerini izlemesi ve bu davranışlarını ayrıntılı olarak gözlemlemesiydi.
J'ai pour instruction de pister un spécimen de Canis lupus, de l'abattre d'un coup de fusil et d'examiner le contenu de son estomac.
Talimatlarıma göre bir Canis Lupus'u izleyip tüfekle öldürmem ve midesindekileri incelemem gerekiyor.
Il m'a ainsi accordé un terrain pour la base Lupus 1.
Böylece, Birinci Lupus Üssü için belirlediğim alanı bana bırakmıştı.
La question de leur subsistance me laisse incroyablement perplexe.
Birinci Lupus Üssü etrafındaki yiyeceklere dair gizem beni tamamen hayrete düşürüyordu.
Il ne peut pas connaître la base Lupus à moins d'y être allé.
Oraya gitmediyse Lupus Üssü'nün yerini nasıl öğrenmişti?
Mme Lupus aime les histoires.
Bayan Lupus, hikaye istiyor.
Le lupus?
Verem mi?
C'est le lupus?
Deri veremi mi? !
Tu es ma doublure.
Sen sadece dediğimi yap Lupus.
Bouge-toi, Lupus. ll faut avoir débarrassé tout ça avant l'aube.
Çabuk ol Lupus. Bu eşyaların sabah olmadan burdan gitmesini istiyorum.
Le lupus?
Deri tüberkülozu mu?
La fièvre jaune? Le lupus?
Deri tüberkülozu mu?
On m'a dit que j'ai un lupus.
Hastalığınız var mı? Geçen yıI deri veremi teşhisi kondu.
Lupus, insuffisance rénale.
Deri veremi, böbrek yetmezliği.
Passé de lupus et insuffisance rénale et elle se plaint de la poitrine...
Deri veremi ve böbrek yetmezliği var, göğüs ağrısı çekiyor.
- Une femme de 35 ans avec un lupus.
- 35 yaşında bir lupus hastasına.
Et puis, on a su pour le lupus.
Sonra lupus oldu.
- Le docteur sait que vous êtes là.
Lupus burada olduğunuzu biliyor.
J'ai une équipe de tournage...
Tüm ekip burada. - Dr. Lupus...
Lupus systémique érythémateux.
Sistemik lupus eritamatöz.
"Lupus", terme latin pour "loup".
Lupus. Latince kurt anlamına gelir.
Au grand bal annuel de la Recherche contre le lupus, on retrouve chaque année toutes les célébrités.
Lupus Vakfı, her yıl ünlüleri ortaya çıkartan kıyafet balosu bağış etkinliği düzenler. Bu yılda hiçbir istisna yoktu.
Elle était mieux que M. Lupus, avec sa tache de vin sur la figure.
Bay Lupus'tan çok daha iyiydi. Onun yüzü mor izlerle doluydu.
Faire l'amour avec moi te fait penser à un prêtre atteint de lupus?
Benimle sevişmek sana deri veremi olan bir piskoposu mu düşündürüyor?
Vous pourriez avoir une crise de lupus avec une inflammation des poumons.
Ciğerde iltihap toplanmasıyla deri veremi azmış olabilir.
Le lupus provoque une coagulation beaucoup plus rapide du sang.
Deri veremi, kanının daha kolay pıhtılaşmasına neden oluyor.
C'est le signe d'un lupus actif.
Deri veremi bir göstergesi.
Il fait une crise aiguë de lupus.
Akut deri veremi alevlenmesi.
Mme Guerrero a un lupus et le souffle court, alors je l'ai mise sous héparine.
Mrs Guerrero nefes darlığı çeken bir deri veremi hastası. Bu yüzden heparin uygulamaya başladım.
Serait-ce le lupus?
Deri veremi olabilir mi?
- De "Canis Lupus".
- Canis lupus.
Lupus!
Lupus!
Lupus, je veux que tu me... Lupus!
Lupus, bana Lupus'u bulmanı istiyorum.
Lupus!
Lanet olsun.
Tu vas prendre mon pote Lupus avec toi, OK?
Arkadaşım Lupus'u da yanına almanı istiyorum.
Tu vas prendre Lupus avec toi.
Lupus'u da yanına alacaksın.
C'est qui, le déprimé?
Bu züppe de kim? O Lupus.
Voici Lupus. Il travaille pour le King et maintenant, il fera équipe avec nous.
King ile çalışıyor ve ekibimizin bir parçası olacak.
Lupus, tu crois que le King voudra nous cautionner?
Lupus, sence King bize kredi açar mı?
Lupus, on a besoin d'un appui financier, sur ce coup.
Lupus, bu iş için para lazım.
Canis lupus arcticus.
Canis Lupus Arcticus.
40 ans, un lupus traité par Prednisone.
O gelene kadar biz varız. Hasta 40 yaşında, deri veremi geçmişi var, prednizon tedavisi görmüş.
C'est un artiste.
Dr. Lupus, merhaba.
- Ce n'est pas le lupus.
Deri veremi de yok.