Translate.vc / Français → Turc / Lã
Lã traduction Turc
645 traduction parallèle
On s'est embrassà © s, Là © chà © s, on s'est bà © cotà © s.
- Evet, hepsi çok güzeldi. - Bende yeni kahvaltı yaptım, aç mısın? - Hayır, tamamen doluyum, dostum.
C'est LÃ que c'est devenu bizarre.
Kafalarımızı vurmuyoruz.
Qui est LÃ, putain?
Bir pazar günü onun evine gittim.
Tu veux me passer Le pot de shit, LÃ - bas.
Şey, görünüşe göre, annesi cüzdanını yada birşeylerini unutmuştu.
- Non, merci. Il est LÃ, Loc Dog?
Senin için bir süprizim var.
Cet enfoirà © nous a Là ¢ chà © s comme une salope.
Her zamanki gibi hiçbir şey yapmıyor. - Tamam. Şey, sonra görüşürüz.
JANET Ã ‰ TAIT LÃ €.
- İşte iyi çocuk, dostum. - Çalışmak gerçekten zor. Yönetmek için benim yolumda çalış.
LÃ, il se passe quelque chose.
- Evet. - Oh, kahretsin!
Tirez-vous de Là avant que je fasse tout pà © ter.
İlk kez tanıştığım birini böyle öpmem her zaman.
Tu me fais une sucette pour ce prix-LÃ.
Çabuk, toz olalım! Aptal, Çabuk!
Passe Le plat de quête par LÃ.
# Evet, saat 4 oysa söylemiştim önceden ben #
J'ai deux fumeries, LÃ - bas.
Siyah kıçlı Wesley Snipes'dan nefret ediyorum.
Viens LÃ, connard.
# İşte onun ismi'G'# # Takılırsa #
Et maintenant, hein? Reste LÃ.
- # İşte onun ismi'G'#
LÃ ¢ che-Le.
- Bartholemew?
LÃ ¢ che.
Bartholemew!
T'Ã © teins Les phares, tu LÃ ¢ ches Le volant. Tu vas t'Ã © clater.
İçip ve araba sürmek'le igili konuşalım, dost.
Sucez ma bite et LÃ © chez des cuis.
Sadece hepinize şunu söylemek istiyorum ; aletimi yalayın, ve içinize alın!
Ils ont toujours été lÃ, il suffit de faire attention.
Onlar hep peşimizdeydi, sadece daha dikkatli olmalıyız.
Ray sera toujours là lorsque vous aurez terminà ©.
Eğer işinizi bitirirseniz Ray hala orda olacak.
C'est donc de là que Cecilia Banks tire tout ce theatre.
Cecilia Banks'ın oyunculuk dersini nerden aldığı belli oluyor.
Il ya quelque chose là - bas!
Orada bir şey var!
Qu'est ce que vous faites là les filles
Bu havada
J'ai vu quelque chose. C'est lÃ, et je ne sais pas ce que c'Ã © tait!
Onun içinde bir şey gördüm ve ne olduğunu bilmiyorum!
Il y a quelque chose là - dedans.
Orada bir şey vardı.
Je peux frapper avec si vous ne me là ¢ chez pas!
Beni bırakmazsan, sana vurabilirim!
Elle n'est pas lÃ.
İçinde değil.
Claire, qu'est-ce que tu fais lÃ?
Claire, ne yapıyorsunuz yukarıda öyle?
Coquille Tà © là © phone.
Kabuk telefonu.
Nous allons commencer là oà ¹ chaque fille commence quand elle craque sur quelqu'un.
Aptalca aşık olan her kızın yaptığı gibi başlıyoruz.
Il est lÃ!
İşte orada.
Je veux dire... qu'est-ce qui m'est arrivà © là - bas?
Diyorum ki... Orada bana ne oldu?
Il est lÃ.
İşte orda.
- Gonfle tes là ¨ vres et bouge tes cheveux.
- Dudaklarını bük ve saçlarını salla.
Raymond à © tait sur le point de t'embrasser avec ses vraies là ¨ vres!
Raymond seni gerçek dudakları ile öpmek üzereydi.
Vous voyez la bouà © e là - bas?
Oradaki şamandırayı görüyor musunuz?
J'ai besoin que vous vous baigniez là - bas et que vous me trouviez une paire de d'à © toiles de mer genre... mmm, grandes comme à § a.
Oraya yüzmenizi ve bana bir çift denizyıldızı getirmenizi istiyorum. bu büyüklükte.
Regarde qui est lÃ.
Bakın kim varmış burda.
LÃ ¢ chez-moi!
Bırak beni!
Cette prochaine chanson pour les cÅ " ur brisà © là - dehors.
Sıradaki parça kalbi kırık olanalar için gelsin.
Ils sont lÃ.
Oradalar.
Mais j'ai appris que ce n'est pas là oà ¹ tu es qui est important, c'est qui tu es.
Ama şunu öğrendim ki, nerede olduğun önemli değil, kiminle olduğun önemli.
LÃ - bas.
Numarasını alacağımı söylemiştim.
J'ai dit :'Y a un problà ¨ me? '. Il est Là Le problà ¨ me.
Hepsinide kandırdım, adamım!
Garez-vous LÃ.
Loc, kendine gel, G.E.D'ni al şuradaki kardeşimiz gibi olmadan.
Jusque-LÃ, je n'en faisais jamais.
kitaplarda.
Entre LÃ - dedans.
Şimdi ne yapacaksın, Tray? Bilmiyorum.
Qu'est-ce que vous foutez LÃ?
Aaah!
Là ¢ che-moi, crà © tin.
- Hayır, hayır! - Oh, olamaz! - Dost.
Reste LÃ.
Hey, bu çok iyi işte, tatlım.
Loc Dog a son à © mission tà © là ©.
Semt köpeği şov işleride girdi.