Translate.vc / Français → Turc / Léon
Léon traduction Turc
2,559 traduction parallèle
Il va faire quoi, Léon, après sa grande révolution?
Niye? Zaten okulu bıraktık.
Les arguments de Léon ont aucune substance.
Bu olayı biraz daha ciddiye almalısınız.
J'ai pas besoin d'autres excuses pour suivre Léon.
Siktiğimin Berkhoff'u.
Léon Bronstein!
Bayan Başkan...
Léon Bronstein?
Şuna bakın hele.
- Est-ce que je crois que Léon, c'est le gars pour faire la job?
Değişeceklerini mi sanıyorsun? Hayır!
Viva la revolucion! Toutes les accusations contre Léon Bronstein ont été retirées.
Hayır, tüm dünya gençliğine.
- C'est correct, maman. - Je t'aime, Léon.
Sadece Alice Munro ve Maple Leaf hayranı değiller.
- Merci, Léon!
Harika birisin.
Moi, c'est... c'est Léon Bronstein.
Matbaanın tarihçesi sikimde değil, yemin ederim.
Même Léon le bossu s'est trouvé une femme.
Kambur Lèon bile kendine birini buldu.
Et Léon a fait 18 mois de prison.
Ve Leon 18 aya çarptırılmış.
Léon n'a pas pardonné la mort de son frère,
Leon abisinin kanını yerde bırakmadı,
OK, suspect : Léon Wu.
Peki, şüphelimiz Leon Wu.
Puis... je t'aime encore.
Cep telefonum var mıydı benim? Selam, ben Leon.
C'est Léon.
Bu yüzden yakında haberlere çıkarım.
Hum... encore aucun policier.
Selam, ben Leon.
O.K., écoutez.
Leon bu büyük ihtilâlden sonra ne yapacak?
L'école nous écoeure. Ouais, c'est clair.
Leon'un savının ana fikri nedir?
C'est ça que Léon essaie de nous faire comprendre.
Değil mi?
Pas plus que vous.
Burası Leon'un devreye girdiği yer.
C'est pour ça que Léon pense qu'en formant un syndicat, ça va nous obliger à nous impliquer d'une certaine façon pour que les choses puissent changer.
- Oraya da seni ben getirdim. - Sus lan! Tamam mı?
O.K., Léon dit que les choses ont plus de chances de finir par s'améliorer si c'est nous-mêmes qui faisons ce qu'il faut
Okulu daha iyi yapmak için bir bok yapmadık. Leon bizi bu akıma dâhil olmaya teşvik edip daha iyi şeyler yapacağımızı düşünerek bu birliği oluşturdu.
J'en ai aucune idée.
Tony, sence Leon haklı mı?
Je vous raconte ça en allant à l'école.
- Neden Leon'la değilsiniz? - Gitmemizi istedi.
Ah, c'est vrai?
Leon için okula gidiyoruz.
Oui, venez, montez.
Hayır, yalnızca Leon için de değil.
Dis donc à ton fou furieux de copain qu'on veut retourner chez nous!
Leon Bronstein, büyük devrimin parlayan umut ışığını mı?
- Oui, arrête-toi là. O.K.
Bu iş için Leon Bronstein'in doğru kişi olduğunu düşünüyor muyum?
Tu vas t'exiler une fois seulement en Arctique, moi, je vais devoir me refarcir ça avec ma deuxième femme.
Yanında gördüğüm çocuk mu? Sağ ol Leon. - Yahudi mi?
Là? Oh non, surtout pas, non.
Benim adım Leon Bronstein.
Leon.
- Leon.
Très bien, Leon.
Pekâlâ, Leon.
Merci, Leon.
Teşekkür ederim, Leon.
Leon, regarde-moi.
Leon, bana bak.
Regarde-moi.
Bana bak, Leon.
Leon Drake m'a approché.
Leon Drake bana geldi.
Leon Drake.
Leon Drake.
Il est en relation avec Leon Drake.
Leon Drake ile bağlantısı var.
Voici Leon Drake.
Uh, Bu Leon Drake.
Leon aurait quelques questions à poser.
Leon sana bazı sorular sormak istiyor.
Leon Wu, 20 ans.
Leon Wu, 20 yaşında.
Ce n'est pas celle d'Abin Tabal.
Abin Tabal'a ait değil. Yapma Leon.
Allez, Leon, tu devrais pouvoir reconnaître ta voiture.
Kendi arabanı tanırsın herhalde.
Pour vous rapprocher de Leon?
Leon'a yaklaşmak için mi?
Eh bien... voyons ce que la CIA a sur Leon Vance.
Bakalım CIA'in elinde Leon Vance'le ilgili ne varmış.
Beaucoup de traits masquent la carrière de Leon.
Leon'un meslek hayatında bir sürü siyah şerit var.
Leon va être au centre d'une opération majeure.
Leon önemli bir operasyonda baş adam olacak.
Leon et vous devrez la jouer fine.
Leon'la iyi geçinin.
- Leon.
Leon.
Je vais le revoir, n'est-ce pas, Leon?
Onu tekrar göreceğim, değil mi Leon?