Translate.vc / Français → Turc / Maeby
Maeby traduction Turc
280 traduction parallèle
Maeby, où vas-tu par ce glorieux dimanche après-midi?
Maeby, bu harika pazar günü ne yapacaksın?
En fait, Maeby suivait les traces d'un garçon du nom de Steve Holt qui auditionnait pour le rôle principal.
Gerçekte ise Maeby, oyunda başrolü kapmaya çalışan... Steve Holt adındaki bir oğlana ulaşmaya çalışıyordu.
Maeby avait décidé d'auditionner dans l'espoir de devenir plus proche de Steve.
Maeby seçmelere Steve'e yakın... olabilmek için katılmaya karar verdi.
George Michael avait aussi décidé d'auditionner dans l'espoir de devenir plus proche de sa cousine Maeby.
George Michael da seçmelere kuzeni Maeby'e yakın... olabilmek için katılmaya karar verdi.
Il s'agit de la robe de Maeby.
Maeby'nin kıyafeti.
Et George Michael avait une nouvelle pour Maeby.
Buster? Ve George Michael haberleri Maeby'den aldı.
Steve tenait toujours le rôle de Maeby.
- Maeby'nin rolünü Steve almıştı.
Tobias avait confié à Maeby un autre rôle.
Ve Tobias Maeby'e yeni bir rol vermişti.
Et George Michael regarda Maeby partager le baiser qui aurait dû être le sien avec un garçon qu'il avait failli embrasser.
Ve George Michael az kalsın kendisinin öpmek zorunda kalacağı çocukla Maeby'nin, aslında kendisinin hak ettiği, öpüşmesini seyretti.
Mais à la surprise de Maeby, elle n'apprécia pas embrasser Steve Holt.
Ama Maeby'yi şaşırtan Steve Holt'la öpüşmekten hoşlanmamıştı.
Maeby avait trouvé une adresse dans l'agenda de sa mère et était sur le point de découvrir ce que faisaient ses parents.
Bu arada annesinin ajandasında adresi bulan Maeby... anne ve babasının ne yaptığını öğrenmek üzereydi.
George Michael avait mis de côté son penchant pour Maeby, il était heureux d'avoir un cousin qu'il puisse emmener au cinéma.
George Michael sonunda Meaby'e olan aşkını aşmış ve kuzeniyle arkadaş olarak vakit geçirdiği için seviniyordu.
J'ai besoin que tu fasses de faux papiers pour Maeby et moi.
Ben ve Meaby için sahte kimlik hazırlayabilir misin?
George Michael et Maeby retournent voir Les Cousins Dangereux.
George Michael ve Maeby gizlice "Les Cousins Dangereux" filmine girmeye çalışırlar.
Maeby venait de trouver une autre chance de se rebeller.
O anda Maeby, isyan etmek için başka bir fırsat buldu.
- Maeby, où étais-tu?
Maeby, nerelerdeydin?
Et Maeby donnait une leçon à ses parents pour l'avoir oubliée...
Meaby, ailesi onu unuttuğu için onlara bir oyun oynuyordu.
Maeby, peux-tu nous laisser?
Maeby, bize müsaade eder misin?
Maeby continuait aussi à essayer de donner une leçon à ses parents.
Maeby de hâlâ anne babasına bir ders vermeye çabalıyordu.
Les parents de Maeby n'ont pas trouvé le billet, mais Gob, oui...
Bileti Maeby'nin ailesi değil, Gob bulmuştu.
Maeby.
Maeby. ( Belki )
Mae "Maeby" Fünke, Cousine Voici la cousine de George Michael, Maeby.
Bu George Michael'ın kuzeni, Maeby.
- Lève-toi. On est tassés comme des sardines, Maeby.
Tamam, burada biraz sıkıştık Maeby.
Lindsay et Maeby allèrent au même restaurant, chacune de leur côté, pour fêter le travail qu'elles n'avaient pas accompli, avec de l'argent qu'elles n'avaient pas gagné.
Lindsay ve Maeby ayrı ayrı aynı lokantaya gittiler... henüz kazanmadıkları paralarla... henüz olmayan işlerini kutlamak için.
AIlô. - Oncle Michael, c'est Maeby.
- Hey, Michael amca, benim, Maeby.
Michael et Maeby passèrent au bureau pour voir si Gob avait besoin d'aide, car la fête allait bientôt commencer.
Michael ve Maeby partiye saatler kala Gob'un yardıma ihtiyacı var mı diye bakmak için ofise uğradılar.
Si George-Michael et Lindsay étaient restés, ils auraient pu voir ce que Michael et Maeby firent ce soir-là.
George Michael ile Lindsay biraz daha kalsalardı Michael ile Maeby'nin yaptıkları şeyi görebilirlerdi.
- Tu as vu Maeby?
Hey, Maeby'i gördün mü hiç?
Mon père remonte la côte avec elle.
Görünüşe göre babamla Maeby kıyı gezisine çıkmışlar.
Malheureusement, Lindsay n'avait pas vu la performance de Michael et Maeby et allait avoir la même révélation.
Ne yazık ki, Lindsay, Michael ile Maeby'nin şarkı söyleyişinin tamamını izlememişti ve bunun bir benzerini sahnelemek üzereydi.
Elle en envoie pour l'anniversaire de Maeby.
Genelde Maeby'nin doğum günü için çek gönderirdi.
Tobias resta donc en prison pendant que Lindsay et Maeby arrivaient chez Nana.
"Ve böylece Tobias hapishanede kaldı. Lindsay ve Maeby de büyükannenin evine vardılar."
Lindsay et Maeby le comprirent au bout d'une heure et demie.
Lindsay ve Maeby'nin bunu anlamaları bir saatlerini aldı.
Comme l'avait suggéré Maeby,
" Gerçekte, George Michael...
George Michael était parti rejoindre son oncle Gob.
Maeby'nin tavsiyesi üzerine amcası Gob'un yanına gitmişti. "
Où est George Michael, Maeby?
Maeby, George Michael nerede?
Et tu pourrais emmener Maeby.
- Maeby'i de getirirsin.
Je vais dire à Maeby que je rentre avec elle et tante Lindsay.
Maeby ve Lindsay halama onlarla birlikte döneceğimi söylerim.
Maeby en avait assez de sa mère et décida de rentrer avec Michael.
Maeby annesinin yaptıklarından bıkmıştı. ... Michael'la birlikte dönmeye karar verdi.
Michael, bien sûr, croyait que Maeby parlait d'Ann.
Michael, Maeby'nin Ann'i kastettiğini sandı.
À aucun moment, Michael et Maeby ne parlèrent de la même personne et ils n'étaient qu'un groupe de quatre.
- Maeby ve Michael birbirlerinden alakasız kişilerden bahsediyorlardı. Toplamda zaten 4 kişilerdi.
Michael, sur le chemin du retour, créa des liens avec Maeby.
Sí? Michael eve dönerken, Maeby ile samimiyeti arttırıyordu.
Et Maeby était tannée des chicanes sans fin de ses parents.
Maeby ise ebeveynlerinin sürekli kavga etmesinden bıkmaya başlamıştı.
- Salut, Maeby.
- Selam, Maeby.
Elle a été adoptée?
Maeby evlatlık mı?
Je pensais à ce que tu m'as dit l'autre soir, sur les origines de Maeby.
Şeyi düşünüyordum şu geçen akşamki konuşmamız vardı ya Maeby'nin nereden geldiğiyle alakalı olan.
- C'est au sujet de Maeby.
- Maeby için gelmiştim.
- Salut, Maeby.
Selam, Maeby.
Deux fusées en vol Attends, Maeby.
Dur orada, Maeby.
Je vois.
Ben özellikle Maeby'yi kastetmiştim.
Non, je parlais de Maeby en particulier.
- Bu doğru değil.