Marionette traduction Turc

Merci. J'ai attendu toute une année avant de voir La marionette du Pénis.

Bütün seneyi Penis Kuklacılığı'nı bekleyerek geçirdim.

C'est une marionette.

O bir kukla. Her zaman öyleydi.

Conférence de presse, visite de musée de l'Armée de l'Air... avec le ministre de la culture, une caricature sur le pont Charles... une photo avec des lycéens au château de Prague... et quelques instants au Théâtre de Marionnettes de Prague.

Basın toplantısından sonra, kültür bakanıyla birlikte..... hava müzesi gezildi... Charles Bridge'in karikatürü lise öğrencileri ile fotoğraf çekildi Prag kalesi'nde. ... ve marionette Tiyatrosu'nda çocuklar eğlendirildi.

Je sais que ce n'est qu'une marionette... MAis je travaille avec.

Sadece bir kukla olduğunu biliyorum ama ben bu adamla çalışıyorum.

- J'aurais une nouvelle marionette.

- Yeni bir kuklam olacaktı.

Il faut aussi se souvenir que le président des USA est une marionette.

Amerikan başkanlık sistemine dair akılda tutulması gereken bir diğer şey, bunun bir kukla makamı olduğudur.

Le poste est automatiquement le poste d'une marionette.

Otomatikman bir kukla makamına dönüşmektedir.

Tout ça est la preuve qu'il est une marionette.

Bütün bunlar bir kukla olduğunun delilidir.

Encore plus marionette que tout autre.

Aslında diğerlerinden çok daha fazla kukladır.

Il est la plus grosse marionette depuis Jimmy Carter.

Jimmy Carter'den beri sahil olduğumuz maksimum kukla O'dur.

Avant juin 2008 nous savions qu'Obama était une marionette des élites.

Haziran 2008'de Obama'nın seçkinlerin favori kuklası olduğunu tespit ettik.

Mais c'est juste une marionette.

Bu adam sadece yeni bir kukla.

A ce moment, les élites mettront une nouvelle marionette dans le siège du pouvoir cérémoniel et le présenteront comme le sauveur puis le détruiront également.

Ondan sonrada elitler törensel güç koltuğuna yeni bir kukla koyacaklar ve ondan yeni bir kurtarıcı inşa edecekler, tabi o da eskiyene dek.

C'est la marionette de Taylor!

O Taylor'ın kuklası!

Ce n'est qu'une marionette.

Adam bir kukla.

Zing! Premièrement, je vais tuer cette marionette si elle me parle encore.

Birincisi, eğer benimle bir kere daha konuşursa o kuklayı öldüreceğim.

C'était pour ça qu'il nous parlais au travers de sa marionette de main?

O yüzden mi el kuklasıyla konuşurdu?

Avez vous apporter votre marionette?

Kuklayı getirdiniz mi?

Euh... un doigt en marionette?

Mm-hmm. onlar parmak kuklaları mı?

Elle n'est qu'une marionette.

O sadece kukla.

la petite marionette de Rowan.

Rowan'ın küçük kuklası.

Tu vas devoir faire bien plus que kidnapper une marionette et allumer quelques bûches pour que l'on te dise tout.

Sana her şeyi anlatmamız için, kukla kaçırmaktan ve odun yakmaktan daha fazlasını yapman gerekiyor.

Tu vas devoir faire bien plus que kidnapper une marionette et allumer quelques bûches pour qu'on te dise tout.

Sana her şeyi anlatmamız için, kukla kaçırmaktan ve odun yakmaktan daha fazlasını yapman gerekiyor.

Les Trois Marionnettes de 1971.

Biz Üç Marionette, 1971 yılından.