Meanwhile traduction Turc

Peut-être que nous allions finalement obtenir des réponses.

Meanwhile, John Markoff had agreed to talk to us. Bu arada, John Markoff bizimle konuşmaya ikna olmuştu. Belki de sonunda bazı cevaplar alabilecektik.

Meanwhile City.

Meanwhile Şehri.

Un esprit ouvert et une foi inébranlable développent les valeurs éternelles de la religion pour atteindre les nouveaux objectifs du peuple de Meanwhile City.

Açık fikirli ve sadık bir iman dinimizin değişmez değerlerini Meanwhile Şehri'nin insanlarının önceliği için kullanır.

Vous devez avoir une religion pour vivre à Meanwhile City.

Yani Meanwhile Şehri'nde yaşaman için inançlı olman gerekirdi.

Je suis le seul non-croyant de Meanwhile City.

Meanwhile Şehri'nde ki tek inançsız benim.

Des visages connus sont réapparus à Meanwhile City, Tous membres patentés de... Duplex Ride.

Tanıdık yüzler Meanwhile Şehri'ne dönüyormuş onların her biri eski ve kıdemli Duplex Ride üyeleri.

L'Individu est de retour à Meanwhile City.

Seçilmiş, Meanwhile Şehri'ne geri dönüyor.

Arrêt suivant, Meanwhile City Hospital.

Sonraki durak, Meanwhile Şehir Hastanesi.

Le melting pot de la piété.

Meanwhile dindarların yuvasıdır.

Le quartier pourri de Meanwhile.

Meanwhile'in varoşu.

Depuis quand êtes-vous à Meanwhile City?

Ne zamandır Meanwhile Şehri'ndesin?

- Meanwhile City?

- Meanwhile Şehri mi?

♪ Meanwhile Max, huh ♪ ♪ drugged his good friend Penny ♪ ♪ in a half-body cast ♪

Bu arada Max uyuttu yakın arkadaşı Penny'i vücudu alçılar içindeyken Max'de Kent'e çekti muameleyi...

"En attendant, j'ai pris un grand rond de cire, je l'ai coupé en petits morceaux avec mon épée tranchante, j'ai pris tous mes hommes tour à tour et j'ai bouché leurs oreilles avec ça."

"Meanwhile, I took a large round of wax, cut it up small with my sharp sword, I took all my men in turn and plugged their ears with it."