Translate.vc / Français → Turc / Mât
Mât traduction Turc
320 traduction parallèle
Vernis ce mât!
"Bu gemi direğini cilala!"
Tu as vernis tout sur le bateau... sauf le mât!
"Direk hariç her yeri cilaladın!"
Je sais escaladeur de mât de cocagne!
Buldum. Fener bekçisi.
Au mât d'artimon, M. Byam.
Mizana direği sizin Bay Byam.
Grimpez en tête de mât et restez-y!
Direk başına çıkın ve ben söylemeden inmeyin.
- Au mât d'artimon. - A vos ordres.
- Byam, mizana direğine.
Grand hunier! Gréement du grand mât.
Bu ana gabya çubuğu, bu ana direk... bunlar ana donanım, bu da artık kutusu.
T'as craqué ton mât de beaupré en voulant me suivre?
Gabya çubuğunu beni izlemek için mi uzattın Disko?
Je lui couperai ses bouts de mât avant. Que Cushman profite du vent fort.
Walt Cushman'ın rüzgârımı almasına izin vereceğime... alt serenleri çıkarırım daha iyi.
Le mât est bien mis?
Baba, bu seren takımı olmuş mu?
Bien gréée avec un mât léger.
Sıkı giyinmişsin ve fenerin var.
Plus de mât, plus de voile, et, mon commandant, parole d'honneur, c'est arrivé il y a trois semaines.
Bîçareydik. Yelkensiz, direksiz. Mon commandant, şerefim üstüne yemin ederim ki bütün bu olanlar siz bizi görmeden üç hafta önce oldu.
Détachez le mât d'artimon et maniez la poupe!
Gemiyi terk et.
Deux personnages déguisés qui dansent autour d'un mât.
Burada kostümlü iki insan var. Sırık etrafında dans ediyorlar.
Le drapeau s'est bloqué à mi-mât.
Bayrağı direğe çekemiyorlar.
[.. Les filets, le mât, les rames, la voile. ]
... ağlarını, küreklerini, yelkenlerini.
Un baril de rhum à qui touche le mât de misaine!
Sıkı durun! Pruva direğini indirirseniz bir fıçı rom!
Au-dessus du grand mât tournoyait une mouette blanche aux ailes tachées de sang.
Ana direğin üzerinde beyaz bir martının dönüp durduğunu gördüm.
Il flottait au grand mât de l'Etoile de Madagascar, il y a près de 40 ans.
Yaklaşık 40 sene önce, yaşlı Madagaskar Yıldızı'nın direğinde dalgalanıyordu.
Grimpez au mât.
Direğe tırmanın.
La visite, c'est de la quille au mât avant.
Gemi, tepeden tırnağa gezilir.
C'est le mât avant.
Tepe de orası.
Escalade le mât!
Gemi diregine çikin!
Même le soleil est cloué au ciel tout comme ce doublon d'or au mât.
Güneş adeta göğe çivilenmiş, direğe çakılan o altın gibi.
- Attachez la flèche au mât.
- Oku direğe bağlayın.
Le mât s'est brisé.
Direk kırıldı. - Hadi gel!
Il allait l'aider à porter les cordages, la gaffe, le harpon et la voile ferlée autour du mât.
Misinayı, zıpkını ve göndere sarılmış yelkeni taşırken her zaman ona yardıma koşardı.
Le vieil homme mit le mât devant sa cabane.
Yaşlı adam kayığın direğini kulübenin dışına dikti.
Ils marchèrent et sur la route, dans le noir, des hommes pieds nus allaient avec le mât de leurs bateaux.
Yolda birlikte yürüdüler ve yol boyunca karanlıkta gidip gelen yalın ayak insanlar kayıklarının direğini taşımaktaydılar.
Il enleva le mât, feria la voile, et se mit à grimper, le mât sur l'épaule.
Direği çıkarıp, yelkeni topladı. Direği omzuna alıp yola koyuldu.
L'homme est toujours un singe. Son credo est toujours un mât totémique.
İnsan hâlâ maymun ve hâlâ toteme tapıyor.
Cates grimpa au sommet du mât totémique, mais ensuite il sauta, or il n'y avait personne pour le rattraper, pas même vous.
Cates totemin tepesine tırmandı ama sonra sıçradı ve orda onu yakalayacak hiç kimse yoktu. Sen bile.
Pas un mât, pas une vergue.
Ne bir dal, ne bir tahta parçası.
Prenez vos aises à la tête de mât, M. Young.
Direğin tepesinde kendinize rahat bir yer bulun, Mr.Young!
Le grand mât n'est pas pour les novices.
Bu çok güzel bir kural.
On grimpe au mât pour moins que ça.
Bunun için denizcileri direğe bağlarlar.
Et Lyncée qui est tombé du mât.
- Ve Lynceus.
Le mât est brisé! Descendez!
Ana direk kırıldı, aşağı in.
Vous voyez ce mât, là-bas? Hum? - Et le câble derrière?
Şuradaki direği ve arkasındaki kabloyu görüyor musun?
La chose à faire est de hisser cette idée au grand mât et de secouer... pour observer les réactions.
Şimdi yapmamız gereken şey, bunu gemi tayfasına sunmak ve onlardan gelen tepkileri incelemek.
Faites courir un câble du mât arrière à ce pont.
Kabloyu kıç direğinden bu güverteye çekin.
Si ça marche je veux être au premier rang quand on clouera Kruse au mât.
Eğer bu plan işe yararsa Kruse'yi direğe çivilediğimiz zaman ön sıradan yer isterim.
Montag, vous êtes fâché avec le mât?
Nedir bu, Montag? Direkle aranda bir sorun mu var?
- Baissez le mât de beaupré.
- Civadra sancağı gönderini indir.
Le mât!
Gemi direği!
Tournez-vous contre le mât.
Şu direğe daya!
Avec des vagues aussi hautes que le grand mât.
Ana direğe kadar yükselen denizle birlikte!
Quart du pont, serrez les perroquets au mât de misaine!
Güverteye dikkat edin.
Faut pas rester là si le mât se brise!
Bu direk kırılırsa, burada olmasak iyi olur.
Descendez du mât d'artimon.
Mizana direğini aşağıya indirin
Il est trop faible pour monter sur le mât.
Dediğimi hatırlayın, efendim.