Oooh traduction Turc

"Oooh, how I need " Someone to watch

# Ona söyler misiniz lütfen, biraz acele etsin

- Oooh... - c'est merveilleux!

Harika!

Oooh, je vais me faire gronder, c'était à moi de veiller sur elle, et je me suis fait assommer...

Onu korumak için kalmıştım. Daha sonra Clay ortaya çıktı ve bana saldırdı.

On en a!

Oooh, başardık!

Oooh, mais attendez de voir la bête!

Hele bir de hayvanı görseniz.

Quel dommage!

Oooh, çok kabasınız ama.

- Oooh! Et Roland Cassard vient dîner ce soir.

Roland Cassard bu akşam yemeğe gelecekti.

Pousse, fainéant!

- Yürü Courtney! Kıpırda! - Oooh!

OOOH Et.. un héros.. Français!

İki İngiliz pilot, bir Fransız kahraman.

Oooh!

Beş yüz bin?

Oooh il y a de l'eau chaude! pour le réveillon, un homme va aux bains-turcs.

O şehirde başka bir kadınla tanışır.

oooh regarde ça.

Şu kıyafeti görüyor musun?

oooh, chut les filles!

Kesin sesinizi kızlar!

Vous êtes virée, Mlle Drake.

- Kovuldunuz bayan Drake. - Oooh.

Oooh oui, siouplaît!

- Evet, lütfen!

{ \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } Oooh! { \ fs72 \ b0 \ cHFFFFFF } mais nous verrons comment vous vous défendrez pour un vol de 450 $.

[Students ] Oooh! [ Siren Wails] Belki de bu seferlik kendini kurtardın, Bay Mitchell, ama hala 450 dolarlık bir sorunumuz var.

Eh bien...

- Oooh!

Elle vient s'installer à la maison pendant les trois semaines où on est en Grèce. Oooh! Ah ben, comme ça, c'est parfait.

Ablam 3 hafta onunla kalacak.

Ça doit faire mal.

Oooh! Bu acıtacak!

Il se trouve que j'ai, mon "balèze" de frère avec moi!

Büyük abim de burada. - Oooh!

OH.. OOOH...

- Oh, Hayır!

Oooh.. c'est la bougie à flamme noire, des sorcières!

Siyah alevli mum.

Oooh, comme c'est terrible!

Ah, ne korkunç!

Vous allez pas dire "Oooh..."?

"Ooooh..." demeyecek misin?

Salut, mon beau!

Oooh! Merhaba, aman allahım!

Redis-le comme ça.

Oooh, bir daha söyle.

J'ai enregistré un épisode.

Al Cartman, biraz Çerezli Kek ye. Oooh, Çerezli Kek, ne güzel.

Oooh...

Oh!

- Oooh Mr.Potter, je suis intimement convaincue Que si vous reconsidérez votre budget, votre ingéniosité résoudra la question!

Bay Potter, o yaramaz bütçeye tekrardan bir göz atarsanız bir şeyler bulacağınızdan eminim.

- je sais pas, j'ai pas le droit... - Oooh.. aidez-moi..

- Bunu yapmamam gerekiyor.

Oooh.. punissez-moi, s'il vous plééé!

Ama ben ponponlarımı istiyorum.

Une passe rapide à Jesse Ryan, et, oooh, il s'est fait sévèrement tacler!

Jesse Ryan'ı çabucak geçti, ve ahhh kötü bir darbe aldı!

Aïe!

Oooh!

Oooh, Bander. Je n'aime pas te partager.

Boner, seni paylaşmak istemiyorum

Vous savez que dans une scène, on voit le pénis de Leslie Nielsen? Oooh!

Laswell Nelson'un penisini görebilirsiniz.

Oooh, Belzébuth.

Cheapshooot!

Oooh! Posez-vous sur moi et me donnez un baiser.

Yere inin ve bana bir öpücük verin.

Oooh!

Oooh!

Oooh, Allez!

Oooh, c'mon!

Oooh, parfait.

Oooh, harika.

Oh. Tu vas les montrer à cette mystique antique que t'as dragué.

Oooh, demek onları şu yazıldığın eski mistiğe göstereceksin demek.

D'accord.

Olur. Oooh!

! - Oooh!

- Bir günde iki paket mi?

Tu t'es coupé le bras pour payer la rançon?

Oooh, demek kolunu kestin?

Tommy, m'entends-tu

Oooh, Tommy, Tommy, Tommy! Tommy, beni duyabilir misin?

Oh!

Oooh!

Bébé, vas y!

Oooh, bebeğim, bebeğim, oyna, oyna.

Fait moi mal!

Oooh canımı yak bebeğim, canımı yak!

Oh!

Wuu - huuu Oooh!

Oooh, ça serait terriblement mal.

Çok yanlış olur Ted.

Oooh!

İğrenç!