Translate.vc / Français → Turc / Oyl
Oyl traduction Turc
46 traduction parallèle
Mais c'est vrai, Madame Traviole, ça lui va mieux!
Doyle sanki Oyl'a benziyor!
On pourrait même lui donner de la particule.
Belki de "d'Oyl" dur, asilzadeler gibi.
Madame de Traviole.
Bayan d'Oyl.
De Travers.
Bayan Olive d'Oyl.
Ce soir, Madame de Travers s'adressera au peuple dans les étranges lucarnes.
Bu gece Bayan Olive d'Oyl, stüdyolarımızdan hayranlarıyla canlı olarak konuşacak.
C'est pô tellement mieux d's'appeler Olive "Oyl",
Bu nasıl bir isim, Safinaz?
Mam'zelle Oyl.
Bayan Safinaz, belki...
Vous ne pouvez pas savoir à quel point j'y suis heureux, d'être invitationné à la fête pour mademoiselle Oyl.
Bu beni ne kadar mutlu ediyor, bilemezsiniz. Bayan Safinaz'ın partisine katılmak.
Mme Oyl, Olive s'est...
Bayan Oyl, Safinaz...
Comment qu'elle s'passe vot'soirée, Mam'zelle Oyl?
Partiniz nasıl gidiyor, Bayan Safinaz?
Vous voulez un coup de main pour vos bagages, Mad'moiselle Oyl?
Çantalar için yardım lazım mı, Bayan Safinaz?
Comment qu'ça s'fait que mademoiselle Oyl elle paye pas de taxes?
Nasıl oluyor da Bayan Safinaz vergi ödemiyor?
Parce que vous êtes avec mademoiselle Oyl.
Bayan Safinaz'ın yanında olduğunuz için.
Bonne soirée, mademoiselle Oyl.
İyi geceler, Safinaz.
Comment qu'ça s'fait que quand qu'on est avec mam zelle Oyl... On paie pas de taxes?
Evet, nasıl oluyor da Safinazın yanında olmak... vergi ödememek... anlamına geliyor?
Désolé Mam'zelle Oyl.
Pardon, Bayan Oyl.
- Un serpent à sonnette! - Mad'moiselle Oyl,
- Bayan Oyl, en azından... önce bir yemek falan yesek.
N'vous inquiétez pô!
Endişelenmeyin, Bayan Oyl, Daha öncede hayvanlarla uğraşmıştım.
Et comment vous voulez qu'on le nomine Olivette?
Ee, ona ne dememi isterdin? Bebek Oyl?
Fais-lui mal Ricin, fais-lui mal!
Oyl'u göster, Castor! Oyl'u göster!
M.Popeye. Désolé M'dame Oyl, mais c'est un devoir de parent, de protéger mon fils adoctif.
Üzgünüm, Bayan Oyl, ama benim görevim evlatlığımı... çocuk suistimalinden korumak.
Ma morale est un fond de cale, M'dame Oyl.
Moralim çok bozuk, Bayan Oyl.
Laisse-moi t'couvrir.
Al işte. Oyl'lardan taşındınız mı?
Olive Oyl et Mimosa, c'est quoi ça, une recette de salade?
Ne yapıyorsun, salata mı? Hazinemi istiyorum, duydunuz mu?
D'après Olive Oyl, elle a trouvé le téléphone ici.
Olive Oyl kayıtlarına göre kız telefonu bu civarda bulmuş.
C'est Olive Oyl.
Yine bizim Olive olay çıkarmış.
Olive Oyl, tu es magnifique ma puce.
Olive'ciğim, çok güzel görünüyorsun tatlım.
Ecoute moi, Olive Oyl.
Beni iyi dinle, Safinaz!
Amy, tu seras Olive Oyl.
Amy, sen de Safinaz olacaksın.
Popeye et Olive Oyl, ou le vieux couple d'agriculteurs dans American Gothic.
Temel Reis ve Safinaz ya da American Gothic'teki yaşlı çiftçi çift.
Comme César et Porcie, Othello et Desdémone, Popeye et Olive Oyl,
Caesar ve Portia, Othello ve Desdemona, Temel Reis ve Safinaz gibi...
Olive Oyl?
Safinaz!
Mad'moiselle Oyl...
Bayan Safinaz.
Quoi? Oh, excusez-moi mademoiselle Oyl.
Üzgünüm, Bayan Oyl.
Où c'est qu'il est?
Nerede, Bayan Oyl?
- Vous avez quitté la maison Oyl?
Seni ilgilendirmez.
C'est comme ça que Trotsky est mort?
Trotsky gerçekten öyl mi ölmüş?
Tu te souviens de Donna, pas vrai?
Donna'yı hatırlıyorsun, öyl değil mi?
Comment pouvez-vous laisser la compagnie à une fille aussi jeune?
Öyl ebir kıza şirketi nasıl bırakabilirsiniz?
Je suis censée être Olive Oyl.
Safinaz'ım ben.
Dans ce cas, on les a... emportées?
Yani gitti öyl... Alındı, sonra?
J'aimerais avoir de quoi te gâter comme ça tout le temps. Je vais gagner de l'argent.
Kesinlikle öyl hem de
On sait tous les deux que ça n'arrivera pas
İkimiz de öyl ebir şey yapmayacağımı biliyoruz.
Non, il l'est.
Gerçekten öyl.
- Bonjour, mon cher. Tu es... Oh, mon Dieu.
Ne giyiyorsun öyl...
Il est très important que vous fassiez de même. Pour le combat à venir.
Bence önündeki savaş için sen de öyl yapmalısın.