Translate.vc / Français → Turc / Piã
Piã traduction Turc
47 traduction parallèle
On nous rapporte qu'une jeune fille serait pià © gà © e Dans le chà ¢ teau d'eau Baybridge.
Baybridge'de bir su kulesinde kısılı kalan bir genç kız ile ilgili haberimiz var. +
Storm Banks en direct du chà ¢ teau d'eau de Baybridge, oà ¹ une fille non identifià © e a à © tà © prise au pià ¨ ge.
Ben Fırtına Banks, Baybridge su kulesinden canlı olarak bildiriyorum. Kimliği belirlenemeyen bir kız kulede kapalı kaldı.
Il me lisait les extraits de sa pià ¨ ce dans sa chambre.
Odasında bana eserlerinden parçalar okuyordu.
Avec sa pià ¨ ce merdique!
Aptal yazılarıyla!
* Avoir une conduite indà © cente, c'est pià © tiner le sang des martyrs.
Uygunsuz davranışlar şehitlerin kanlarına basmak gibidir.
J'espà ¨ re que si nous pouvons comprendre comment il a fait et peut-être retrouver les pià ¨ ces... Nous pouvons les arrêter avant qu'il ne soit trop tard.
Nasıl yapıldığını çözer ve parçaların izini sürebilirsek çok geç olmadan onları durdurabiliriz.
Oà ¹ étaient ces pià ¨ ces fabriquées?
Nerede yapıldıkları mı?
Je savais que les pià ¨ ces ont été enterrés il ya des millions d'années, mais comment sont-ils arrivés lÃ, si profondément dans le passé?
Milyonlarca yıl önce gömülmüşlerdi. Peki ama oraya, o kadar geçmişe nasıl gitmişlerdi?
Une photo est tombà © e quand j'à © tais dans la pià ¨ ce d'à cà ´ tà ©.
Ben öbür odadayken resmin biri düştü.
Je vais voir ce qu'il y a dans cette pià ¨ ce.
Ben diğer odayı kontrol edeceğim.
Puis, je suis entré dans la pià ¨ ce, et elle a vu que j'avais été devant la porte pendant tout ce temps. Je n'étais pas amusée.
Sonra odaya girdim ve o da başından beri kapının dışında beklediğimi anladı.
Et la bonne nouvelle? Il n'a jamais rien dit explicitement, mais il a laissé Gianopolous seul dans la pià ¨ ce avec la vidéo.
Açıkça bir şey söylememiş ama Gianopolous'u kasetle odada yalnız bırakmış.
Non, j'essaie la formule de la chanson "Pià ± a Colada".
Hayır, ben "Piña Colada Şarkısı" gibi olsun istiyorum.
La chanson "Pià ± a Colada"?
"Piña Colada Şarkısı" mı?
Si vous aimez les pià ± a colada et les balades sous la pluie
Piña colada seviyorsan yağmura yakalanmayı seviyorsan - Bildin mi?
Je vais porter des pià ¨ ces de radio à bord dans cinq minutes.
Beş dakika sonra helikopterimle o gemiye telsiz parçaları götüreceğim.
Je vais laisser tomber les pià ¨ ces de radio sur le pont.
Telsiz parçalarını tekneye atacaktım.
Vous avez sautà © dans l'ocà © an avec nos pià ¨ ces de radio.
Telsiz parçalarıyla okyanusa atladın.
C'est un cours. C'est du yoga chaud, la pià ¨ ce est chauffà © e.
Ama ben sıcak yogaya gidiyorum, odayı ısıtıyorlar.
à € cause de... la fille "Pià ± a Colada" qui s'est dà © sinscrite?
Şu... siteden ayrılan "Piña Colada" kızı yüzünden mi?
Mais c'est ce qu'on fait Sammy. Je ne peux m'empêcher de penser que la personne qui a pià © gà © Scooby doit avoir un lien avec cet ours fantà ´ me.
Scooby'e tezgâh kuran kişinin bir şekilde hayalet ayıyla da bağlantılı olduğunu düşünmeden edemiyorum.
Ils se dirigent droit dans un pià ¨ ge plus dangereux que ce j'aurais pu imaginer.
Bu aptallar yapabileceğim tuzaklardan daha iyisine düştüler.
L'ours aussi. On est pris au pià ¨ ge!
Ve hayalet ayı da döndü!
Non. Nous allons nous servir de cet à © và ¨ nement mondial comme d'un pià ¨ ge.
WrestleMania'ya tuzak kurmalıyız.
Oui, un pià ¨ ge à ours modà ¨ le gà © ant!
Büyük ayı tuzağı.
La pià ¨ ce la plus isolà © e, c'est la pià ¨ ce VIP.
- Pekala, en ıssız oda VIP odası.
Comment tu sais que la pià ¨ ce est sà " re?
- Odanın boş olduğunu nereden biliyorsun?
Tu mets ta propre pià ¨ ce pour encourager.
Bahşiş vermeye cesaretlendirir.
Une autre pià ¨ ce du puzzle.
Bulmacanın bir başka parçası daha!
Ouais, j'à © cris des pià ¨ ces.
Evet. Oyun yazıyorum.
Tu vas voir beaucoup de pià ¨ ces?
Çok oyun izler misin?
Aucune de mes pià ¨ ces n'a à © tà © jouà © e à New York.
New York'ta sahnelenmiş oyunum yok.
J'enseigne à des enfants d'à © cole publique à à © crire des pià ¨ ces.
Devlet okuluna giden çocuklara kendi oyunlarını yazıp sahnelemeyi öğretiyorum.
C'est le seul week-end oà ¹ ils peuvent à © crire leurs pià ¨ ces.
O hafta sonu gerçek anlamda oyun yazacaklar.
Tim Sanford de Playwrights Horizons a lu une de mes pià ¨ ces et m'a envoyà © une rà © ponse encourageante.
Playwrights Horizons'tan Tim Sanford oyunlarımdan birini okumuş ve bana yüreklendirici bir cevap göndermiş.
Y a-t-il une pià ¨ ce de ce genre le mois prochain?
Önümüzdeki ay öyle bir şey oynuyor mu?
Les trà ¨ s bonnes pià ¨ ces sont rares à trouver.
Gerçekten harika olanlar tek tük sahneleniyor.
Oh, j'ai entendu de bonnes choses sur cette pià ¨ ce.
Onunla ilgili güzel şeyler duymuştum bak.
Raconte-moi une de tes pià ¨ ces.
Bana bir oyunundan bahset.
Non, j'adorerais lire une de tes pià ¨ ces.
Hayır, oyunlarından birini okumayı çok isterim.
Si je te montre mes pià ¨ ces, j'ai bien dit "si", tu dois me promettre d'être honnête.
Sana işlerimi gösterirsem, ola ki gösterirsem, dürüst olacağına söz vermelisin.
J'aimerais plus que tout t'aider à travailler sur ta pià ¨ ce.
Oyununda sana yardım etmeyi gerçekten çok istiyorum.
C'est toutes les pià ¨ ces que j'ai à © crites.
Bu zamana dek yazdığım bütün oyunlar.
J'ai à © tà © invità © e par le thà © à ¢ tre Donmar Warehouse pour diriger un atelier pour enfants et mettre en scà ¨ ne la lecture d'une de mes pià ¨ ces.
Donmar Warehouse Tiyatrosu, çocuklar için oyun kurma atölyesinde öğretmenlik yapmam ve oyunlarımdan birinin sahne okumasını yönetmem için davet etti.
Hà ©, j'ai lu tes pià ¨ ces.
Oyunlarını okudum.
Le thà © à ¢ tre Donmar organise une lecture d'une de mes pià ¨ ces.
Donmar Tiyatrosu oyunlarımdan birinin sahne okumasını yapmak istiyor.
Y a des originaux dans cette pià ¨ ce.
Bu odada bazı klasikler var.