Translate.vc / Français → Turc / Potus
Potus traduction Turc
168 traduction parallèle
- Je me douche. C'est Potus.
Arayan "Potus".
"Potus accidenté à vélo"?
"Potus bisiklet kazası geçirdi"?
" Potus accidenté à vélo.
" Potus bisiklet kazası geçirdi.
Parce que "Potus" a eu un accident de vélo?
- Çünkü Potus kaza geçirdi?
Ton ami Potus a un drôle de nom et il sait pas pédaler.
Dostuna adının komik olduğunu ve ayrıca bir an önce bisiklet sürmeyi öğrenmesini söyle. Söylerdim.
Laissez-moi vous expliquer comment çà va se passer. Dans une minute, POTUS va entrer, faire une annonce... - vous présentera pour la désignation de la Vice-présidence.
Bir dakikaya kadar Potus geliyor ve... ve sizi Başkana tanıtacak.
POTUS est planifié pour s'adresser à la Légion Américaine le 3.
Bir saat 40 dakika kadar. Podis ayın üçünde Merikan Lejyonuna hitaben konuşacak.
- Les chiffres du scrutin de POTUS ont chutés de 23 %.
Podis'in tahminlerinde yüzde 23'lük düşüş görünüyor,
POTUS a décidé de ce voyage hier à 18 h GMT.
Başkan Yardımcısı dün 18 : 00'de oyalayıcı başka bir ziyaret talep etti.
"initieront un effectif complet de SA1 de POTUS au PC " de l'unité de Grosvenor
Gayda ve gitar tam kadro Başkanla birlikte koro halinde Grosvenar'daki komuta merkezinden yönlendirilerek hareket edecekler ;
C'est la sonnerie de Potus.
Başkan arıyor. Başkan'ın zil sesi bu.
Potus t'a vu à la télé au Clark Show.
Hey, Marty Clark'ta seni izledik. Başkan da izlemiş.
J'ai balancé mon plus beau baratin à Potus.
Başkan'a gittim ve hayatımın sunumunu yaptım.
Quelqu'un a piraté l'ordinateur central.
Birisi POTUS ana bilgisayarını karıştırmış.
Dites à l'officier supérieur qu'il y a un POTUS 111.
Meclis güvenlik görevlisini bul. Ona, Başkan üç-bir olduğunu söyle.
- D'accord. POTUS 111.
- Başkan üç-bir demem yeterli.
POTUS 111.
Başkan üç-bir olası.
Potus 111!
Başkan üç-bir!
Envoyez POTUS à l'hôtel.
Başkanı otele geri götürüyoruz.
Changement de voiture, POTUS repart.
Kontrol, arabayı çeviriyoruz, BDB geri dönüyor.
Contrôle, POTUS est en visu et en direction du Château.
Kontrol, BDB ile Kale'ye doğru ilerliyoruz.
Contrôle, POTUS entre au château.
Kontrol, BDB ile kaleye giriyoruz.
POTUS est en route.
BDB ilerliyor.
Contrôle, POTUS est en visu et en direction du Château.
Kontrol, BDB ile birlikte Kale'ye ilerliyoruz.
Il nous faut un code 20 pour POTUS.
BDB için acil müdahale gerekiyor.
Barnes, POTUS a été enlevé.
- Barnes, BDB kaçırıldı.
Qui détient POTUS?
Başkan kimde?
POTUS est récupéré.
BDB kurtarıldı.
Je répète, POTUS est récupéré.
Tekrar ediyorum, BDB kurtarıldı.
Le POTUS ne veut pas être attaqué avec des questions sur les factures de responsabilité fiscale.
Başkan, mali sorumluluk sorularına maruz kalmak istemiyor.
POTUS a signé, le VPOTUS doit la signer.
Başkan imzaladı, başkan yardımcısının da imzalanması gerekiyor.
Dis-lui ce qui m'arrive et de mettre POTUS à l'abri.
Bana ne olduğunu anlat ve "POTUS" u koruma altına almaları gerektiğini söyle.
POTUS et sa famille ont dû disparaître des radars.
"POTUS" ve ailesi konusunda bilgim yok. Onu çoktan güvene almışlardır ama bunu doğrulatamıyorum.
Potus veut qu'on annonce le groupe de travail sur les emplois propres la semaine prochaine à son retour d'Afrique.
Başkan, temizlik işi görevini haftaya Afrika'dan döndükten sonra açıklamak istiyor.
Potus Interruptus, c'est comme ça que je l'appelle.
Başkan kazığı denir bu duruma. Kendisine de söyleyeceğim.
Potus veut qu'on annonce les métiers propres la semaine prochaine à son retour.
Başkan temizlik iş gücünü gelecek hafta kendisi duyurmak istiyor.
Potus souffre juste de brulures d'estomac après un barbecue traditionnel à la tête de l'état.
Başkan, Devlet fonksiyonunda geleneksel barbekü sonrasında mide yanması yaşadı.
Oh, Madame, Potus voulait aussi savoir quand vous alliez annoncer le gars du pétrole qui va rejoindre le groupe de travail sur les emplois propres.
Efendim. Potus ayrıca temizlik işleri kurulunda yer alacak petrolcüyü ne zaman açıklayacağınızı bilmek istiyor.
Hum, Potus apprécierait si vous y alliez mollo avec la réforme du filibuster.
Um, eğer Senato Korsanlığı Reformuna çok yüklenmezsen başkan bunun için minnettar olacak.
Alors, Madame, Potus voudrait que vous choisissiez de parler de la réforme de l'immigration.
Şey, efendim, Başkan yeni konunuzun göçmen sorunu olmasını istiyor.
Putain de Potus.
Başkanı sikeyim.
Oh, mec, t'as entendu ces putains de conneries que Max Geldray dit que Potus évite Sélina?
Dostum, Max Geldray'nin söylediği, başkanın Selina'yı savuşturduğunu söylediği şu sikik saçmalığı duydun mu?
- Potus, il sait que les emplois propres suscitent l'adhésion.
- Başkan, temizlik işlerinin çekişi olduğunu biliyor.
Alors, on ne sait toujours pas si ce projet de loi a le soutien sans équivoque de Potus.
Bu tasarının hâlâ başkandan açık bir destek görüp görmediğini bilmiyoruz.
Est-ce que Potus a dit à quel point ce sera prioritaire dans le programme?
Başkan, yoğunluğunun ne kadar süreceği hakkında bir şey söyledi mi?
Potus a bien besoin de réussites en ce moment.
- Başkan'ın artık başarılı olması gerekiyor.
Je vais appeler cet idiot de Potus moi-même.
O aptal devlet başkanını ben kendim arayacağım.
Je voulais te le dire, mais je ne pouvais pas parce que je ne savais pas si tu le savais déjà, mais ma loyauté va à Potus.
Sana söylemek isteyip söyleyememiştim çünkü zaten bilip bilmediğini bilmiyordum ama Devlet Başkanı'na karşı sadığım.
Alors tu dis que juste parce que je ne suis pas aussi proche de Potus que tu le pensais, on ne peut plus traîner ensemble?
Yani, sırf Devlet Başkanı'na olduğumu düşündüğün kadar yakın olmamam nedeniyle artık takılamayacağımızı mı söylüyorsun?
Hey, on devrait envoyer à Potus une carte postale de Paris.
Başkan'a Paris'ten kartpostal atmalıyız.
Il nous faut un code 20 pour POTUS.
Cevap ver, Kontrol.