Translate.vc / Français → Turc / Probation
Probation traduction Turc
935 traduction parallèle
Son agent de probation était Charles Mead.
Backalis'in şartlı tahliye memuru Bronx'daki ilçe merkezinden Charles Meade'ymiş.
Je le confie aux soins de sa famille et à ses agents de probation.
Onu ebeveynlerine ve gözetim memuruna emanet edeceğim.
Quant à son complice, ses rapports de probation sont une honte.
Ama şu diğer çocuk. Gözetim kaydı bir felaket.
Comment le comité de probation pourrait-il la refuser?
Şartlı tahliye kurulu seni nasıl geri çevirebilir ki?
Je suis toujours en probation.
Hala göz hapsindeyim.
Vous êtes son tuteur... mais vous êtes en probation.
Velisi sensin ama göz hapsindesin.
Bonjour, je suis Julie Roth, l'agent de probation de votre sœur.
Üzgünüm, geciktim. Ben Julie Roth, kız kardeşinizin gözaltı memuru.
Oui, je suis son agent de probation.
Evet, onun gözaltı memuruyum.
C'est une violation de probation!
Anlamı ne, biliyor musun? Şartlı tahliyeye uymamak.
Je suis un agent de probation.
Konu o değil. Şartlı tahliye memuruyum.
- Parce qu'il est en probation.
Neden?
Ton agent de probation est à côté de moi.
Bugün gözetim memurunla görüştüm.
Mon agent de probation?
Gözetim memuru mu?
Ils vont faire un rapport pour le juge et dans 15 jours, tu devrais être en probation.
Yargıç için bir rapor hazırlayacaklar. 15 gün sonra tahliye edilmen mümkün.
Je vous mets en probation pour un an.
Bir yıl gözetim altında tutulacaksınız.
Une année de probation?
Bir yıl gözetim mi?
Ils examinent son recours en probation.
Gözetim raporu görüşülecek.
J'ai une copie du rapport de probation de Ralph Agee.
Ralph Agee'nin gözetim raporu önümde.
Mr. Kirkland a dit que je serais en probation.
Kirkland gözetim altında serbest bırakılacağımı söylemişti.
Il m'a dit que je serais en probation!
Serbest kalacağımı söylemişti!
Dans dix mois il ira en probation.
10 ay sonra şartlı tahliyeyle serbest kalır.
Tu connais la probation par défaut. Fais appel.
Bu tip hataları bilirsin, temyize git.
Trois semaines de probation?
Üç hafta gözetim mi?
Si j'informe l'agent de probation, il retournera en tôle.
Şimdi bunu tahliye memuruna söylemek zorundayım. Tahliye memuruna söylersem adam tekrar hapsi boylayacak.
Oui, la période de probation.
Evet, bu çok doğru. Tahliyelerin bir parçası olarak.
l'agent de probation pense que vous êtes tous les deux des écrivains frustrés.
Şartlı tahliye memuru ikinizin de aklı karışmış yazarlar olduğunuzu önerdi.
j'annulerai sa probation.
Geri zekalı oğlun Dave'i tekrar hapse attırırım.
Un libéré sur parole qui se met hors-la-loi ne sera arrêté qu'en présence de son agent de probation. Merci à vous.
Suçluyu aramak ve el koymak için şartlı tahliyeden birinin olması şart.
Elliot Webly, agent de probation.
Elliot Webly, şartlı tahliyeden.
Sans la présence d'un agent de probation, je dirai que dalle.
Şartlı tahliye memuru olmadan konuşmam.
Oh, c'est l'agent Kressler, c'est l'agent de probation Webly, c'est la patrouille qui était sur le meurtre de Kimble et qui a dit que vous avez agi de manière peu correcte.
Ajan Kressler, Webly adındaki memur... Duyarsızca davrandığını söyleyen Kimble cinayetindeki devriye görevlileri.
Il y a 5 ans, quand elle était agent de probation.
Beş, altı yıl önce burada tahliye işlemlerine bakarken.
Elle était agent de probation à la Division-Nord... et vient d'être reçue à la magistrature.
Northside'da tahliye işlemlerine bakıyordu ve baro sınavını yeni verdi.
Et qui est l'agent de probation de Leon sur l'acte?
Hem de Leon'un tahliye memuru kimmiş bak bakalım.
L'agent de probation du type, c'est Carolyn... et le magistrat chargé de l'affaire, c'est Tommy Molto.
Adamı tahliye eden memur da Carolyn'miş... davaya bakan savcı vekili de Tommy Molto'ymuş.
La salope blonde... mon agent de probation, a tout monté.
Her şeyi o sarışın kaltak... tahliye memurum ayarladı.
Que Dieu bénisse mon agent de probation.
Tanrı gözetim memurumu korusun.
Et dont le conseiller de probation est en train de criser en ce moment.
Şartlı tahliye memuru şu sıralar sinir krizi geçiren bir adamım.
Comment ça, "conseiller de probation"?
"Şartlı tahliye" mi, ne demek istiyorsun?
Voyez votre agent de probation... qui me conseillera quant à votre condamnation.
Bu arada, veraset memuruyla gün tayin edin mahkumiyetiniz konusunda tavsiyede bulunacak.
Il faut impressionner l'agent de probation.
Vekalet memurunun vereceği raporu beklemek zorundayız.
Mon agent de probation... a écrit au juge pour dire que je suis... "asocial."
Gözlemci memurun hakime yazdığı raporu gördüm, "sokulgan, değilmişim."
Pourquoi tu es en période de probation?
Neden gözlem altındasın?
Je suis pas censé aller au bureau de probation avant demain.
Yarın ikiye kadar ofisinde olmam gerekiyor.
Je suis en probation, je ne peux pas être... cesser d'être une chienne et viens.
Gözetim altındayım. Yapamam... Götlük yapma, gel buraya!
Je peux offrir le pinard à mon agent de probation?
Kuzenim Ornella'dan gelen bir şişe Blue Nun şarabını şartlı tahliye memuruma verebilir miyim?
Demande à Leonard Street le rapport de probation de Zapatti.
Abe, Tino Zapatti'nin şartlı tahliye raporunun bir kopyasını al.
"La probation est devenue une peine, ici?"
"Bu kasabada, şartlı tahliye bir ceza hükmü mü oldu?"
S'il recommande la probation, il a ses raisons.
Rapor şartlı tahliyeyi gerektirmişse, şartlı tahliye vermiştir.
Le rapport de probation de Zapatti.
Tino Zapatti'nin tahliye raporu.
Un agent de probation?
Şartlı tahliye memuru mu?