Translate.vc / Français → Turc / Punk
Punk traduction Turc
784 traduction parallèle
Un grand type qui jouait au lancer de citrouilles... et il a...
Dev gibi, kocaman, acemi bir çeşit punk motorcusuydu.
Bouge, punk.
Yürüsene serseri.
Petit con!
- Punk!
Permets-moi de te rappeler quelque chose, c'est moi le jeune homme plein d'idées qui est arrivé d'Amérique il y a 20 ans.
Bırak bende sana birşeyler hatırlatayım... Amerika'dan 20 yıl önce buraya geldiğinde fikirlerle dolu genç punk değilim.
On a fait deux répétitions. En plus, c'est du punk rock.
İki provamız var, üstelik punk rock.
Pas besoin de savoir jouer, il suffit d'être punk!
Nasıl çalınacağını bilmene gerek yok, punk olman yeter.
CHAUDE-PlSSE nation PUNK
LOOG Y CLAP PUNK NATION
Ça va.
- Siz punk mısınız?
Tu ne penses pas que ça fait punk?
- Biraz punk havası katmamış mı? - Anne?
Tu sais qui me rappelle ce petit voyou?
O küçük punk bana kimi hatırlatıyor, biliyormusun?
Pédéraste, efféminé, tante, minet.
OğIan, homo, punk.
A la punk.
Punk.
- Va te faire, punk de mes deux!
- Haydi yoluna, korkak acemi!
Tu es un punk blanc de banlieue, comme moi.
Sen de benim gibi beyaz bir kasaba punkçısısın.
Je gagne 31 000 $ par an, j'ai une maison et je ne vais pas balancer tout ça pour un petit punk comme toi.
Yılda 31.000 dolar biriktirdim ve ev aldım. Bunu senin yüzünden hebâ edemem.
Les gens te cherchent dehors, là où tu as tué le punk.
O serseriyi vurduğun yerde seni arıyorlar.
Je sens les rythmes funky des sons de Fast Eddie A!
Ben yumuşak punk ile başlıyorum Fast Eddie'nin müthiş melodileri!
Allons casser du punk!
Haydi yapalım!
Vous ressemblez à un punk.
Hatta onlara çok benziyorsun.
Le Président des Punks...
Punk Kontu...
- Espèce de petit punk!
- Seni küçük pislik.
Ce petit punk a appelé ici toute la soirée.
Serseri arkadaşların bütün gece aradı.
T'es mal parti. On se reverra, punk!
Seninle sonra görüşeceğiz serseri
Les punks ne draguent pas.
Punk'lar boşboş takılmaz.
Je ne veux plus être punk.
Ben artık Punk olmayacağım.
La presse m'appelle le parrain du punk.
Bana Punk'ın babası diyorlar.
Elle a un feeling... un peu punk.
Anlatabildim mi?
Tout cet attirail punk, c'est juste un truc qui va passer. Oui, je sais, mais ils ne se rendent pas compte à quel point ils ont l'air ridicule?
Evet biliyorum ama ne kadar komik göründüklerinin farkında değiller mi?
Quand est-ce que la tendance punk finira?
Bu boş şeyler ne zaman sona erecek?
Qui t'appelle "Papi" sale punk?
Bir daha bana "Moruk" deme seni küçük punkçı.
Hé, minable!
Merhaba, punk!
Hé le punk!
Hop serseri!
Tu es le truand que je cherche!
O zaman aradığım punk sensin!
Je sais à quoi tu penses, punk.
Ne düşündüğünü biliyorum, serseri.
Et bien, tu t'estimes chanceux... punk?
Kendini şanslı hissediyor musun,..... serseri?
- Je tiendrai, p tit con.
- Oh, dayanırım, punk.
Un môme très rock n'roll, un frimeur.
Genç punk. Bay Rock'n'Roll ukalanın teki.
Je me souviens...
Ama'Punk'içişimi hatırlıyorum.
Tu connais, t'es de Brooklyn... des "punks".
Brooklyn'li olduğuna göre'Punk'ı bilirsin.
Un "punk", c'était un long bout de bois tout vert, tout fin, long comme ça, teint en vert, enduit avec Dieu sait quoi de 7 cm jusqu'au bout.
'Punk'yeşil ve uzun tahta parçasıydı. Şu büyüklükte, yeşile boyanmış bir tahta parçasıydı. 9 cm uzunluğundaydı.
Ca s'appelait un "punk".
Elinizde onunla dolaşırdınız.
The Shaggs est vraiment le meilleur groupe punk-rock.
Shaggs kesinlikle en iyi punk rock grubu.
Ils avaient tout pour devenir un grand groupe punk.
İyi bir punk grubunun sahip olması gereken her şeye sahiptiler.
- Homme, enfermé, punk.
- Kes lan it!
- Bouge, punk.
- Yürüsene serseri.
Punk.
Çürük.
Punk!
Siktir!
Mollo, petit voyou. Je vais t'apprendre, moi!
Turbo motorlu genç punk!
Qui es-tu, une sorte de punk?
Hey, sen de nesin böyle, bir tür "punk" mı?
Je déteste les punks.
"Punk" lardan nefret ederim.
Ce punk.
Serseri!