Translate.vc / Français → Turc / Raid
Raid traduction Turc
778 traduction parallèle
Et le type que vous cherchez n'est pas ici. Vous savez que ça rend les gens dingues, ce type qui provoque un raid toutes les nuits?
Onları her gece bu hale sokan domuza ne kadar kızgın olduklarını bir bilseniz!
Un raid aérien approche d'Everytown.
Öyle ise marş marş!
Pas de ton raid, mais de te voir là! C'est bien toi, au moins?
Uçuşun umrumda değil, seni gördüğüme çok sevindim!
C'est pour elle que j'ai fait ce raid.
Bu uçuşu onun için yaptım!
Vous venez de faire un raid au-dessus de l'Atlantique!
Biraz önce Atlantik'i geçerek indiniz. Tüm gün, yapayalnız, tek başınıza...
C'était avant son raid. Il allait risquer sa vie...
Hayatını tehlikeye atacaktı.
Si j'ai fait ce raid, c'est uniquement à cause d'elle.
Ama biliyorsun, bütün bunların hepsini onun için yaptım.
Vous entendez ce chant, comme une sirène de raid aérien?
Hava saldırısı sirenine benzeyen şakımayı duyuyor musunuz?
En plein raid aérien, je vous trouve et vis plus qu'en pleine paix, bien tranquille!
Ölüm saldırısının gölgesinde sana rastlar, yaşadığımı derinden hissedebilirim. Bunu barış zamanındaki düzenli yaşama tercih ederim.
Il est au Air Raid Warden.
Hava saldırı muhafızlardandır.
On a nettoyé toute la journée, après votre raid.
- Gün boyu uçaklarınızdan arta kalanı temizliyorduk. Yürü hadi.
J'ai été bloquée dehors par le raid.
- Biliyorum. Ben de yakalandım.
On y parlait de la guerre, d'un raid à partir de la ligne Maginot, en Alsace.
Savaşla ilgili duyduğumuz ilk haber Alsas'daki Majino Hattı'na yapılan baskındı.
Les Chinois ont préparé de petites pistes hors des territoires occupés par le Japon où nous atterrirons après le raid.
Saldırı sonrasında inmemiz için Çinliler, Japonların işgal ettiği bölgenin hemen yanında birkaç küçük pist hazırladı.
Ils ont parlé du raid, mais les détails restent secrets pour la sécurité des soldats.
Saldırı hakkında her şeyi biliyorlar ama görünen o ki tüm adamlarınız kurtulana dek bunu sır olarak saklıyorlar.
Voilà des documents de raid aérien à examiner.
ªu hava saldïrï broşürlerini dagït.
- C'est pour les précautions anti-raid.
- Hava saldïrïsï olursa diye önlem.
C'étaient des commandos britanniques, et le but de ce raid si minutieusement préparé était de tuer un homme.
Bunlar İngiliz komandoları idi. Ve amaçları da dikkatle hazırlanmış bir suikast planını uygulayıp... bir adamı öldürmekti.
Ils admettent que nos calculs sont exacts, mais croient le raid impossible.
Hayır, onlar hesaplamalarımızın doğruluğunu itiraf ediyorlar ama uçuşun imkansız olduğunda diretiyorlar.
Si le raid arrive comme prévu ça confirmerait l'authenticité des autres documents.
Eğer saldırı planlandığı gibi gerçekleşirse bu, diğer belgelerin gerçekliğini de tasdiklememize yardımcı olur.
Le raid aérien les convaincra.
Ama hava saldırısı onları muhakkak ikna edecektir.
- Et un raid aérien?
Komandolar bir gecede oraya gidip geri dönemez.
Je voudrais prendre part à ce raid. C'est important pour moi.
- Bana bir iyilik yapmanı istiyorum Tammy.
Tout a commencé pendant la guerre, quand il y a eu un raid aérien ici.
Savaş sırasında başladı, bir hava baskınıydı.
Au cours d'un sale raid!
- Schweinfurt hücumunda.
Viens faire un raid à la cuisine!
Hadi ama. Buz kutusunu kıralım mı?
"Un raid a démoli le port de Tobrouk."
"Tobruk Limanı'na İmha Saldırısı."
Il n'a peut-être pas participé au raid.
Bak, o saldırıya katılmamış bile olabilir.
- C'est un raid?
- Nedir? Baskın mı?
- Un raid expérimental.
Deneysel saldırı.
Le raid de Dieppe?
- Dieppe baskınına mı?
Pouvez-vous me dire si Brad a pu participer au raid sur Dieppe?
Brad, Dieppe baskınına katılmış olabilir mi, söylemeye izniniz var mı?
Il y a un raid en ce moment, de l'autre côté de Londres.
Hava saldırısı devam ediyor. Ufak bir saldırı ama. Londra'nın diğer tarafında.
Organiser un raid de bombardiers reviendrait à trahir nos plans, même s'ils détruisaient le canon.
Yeterli yoğunlukta bir dizi bombardıman işi belli eder. Sizin topu indirseler bile.
Quand la guerre a éclaté, je l'ai fait passer aux États-Unis sur mon cargo, celui qui a été torpillé. Un raid?
Bombardımanda mı?
- Le 1er raid a eu mon costume, les autres, mes robes.
- O kostümü Hamburg'un ilk bombalanışında kaybettim.
C'est un raid aérien!
Bir hava saldırısı!
L'armée apprend au moins à s'abriter en cas de raid.
Askerlerin öğrendiği önemli şeylerden biri de bir şeyler uçmaya başlayınca siper almaktır.
Après un raid, la confusion règne. Mais on ne sait jamais.
Hava saldırısının ardından şehir karışır ama gene de bilinmez.
Bjorn est arrivé ici depuis un raid.
- Bjorn onu bir baskın sonrası getirdi.
Un groupe d'Apaches fait un raid.
Apaler basın yapıp.
Si des parachutes ont été largués... ça ne peut être qu'un raid de commandos.
Paraşütçüler indiyse bunun tek anlamı komando baskını olabilir.
- C'est un raid aérien.
- Hava baskını.
Oublions le raid.
Canı cehenneme.
Mon père a péri lors d'un raid.
Birinde babam öldü.
De toute ma vie, c'est le seul raid aérien qui m'ait plu.
Bu, keyifli geçen ilk hava saldırısıydı.
Ce raid présente un danger considérable.
Bu hava baskınının tehlikesini küçümsemeyeceğim.
- un raid.
- Hava akını.
Un raid aérien approche d'Everytown.
Hadi bakalım.
- Un raid aérien.
- Hava saldırısı.
12 exécutions! Le raid de Pilsen!
- Pilsen baskını.