Translate.vc / Français → Turc / Rainier
Rainier traduction Turc
90 traduction parallèle
Charles Rainier.
- Rainier, Charles Rainier.
Profession?
- Rainier. Mesleğiniz, efendim?
Le vieux M. Rainier est mort dimanche.
Yaşlı Bay Rainier Pazar günü öldü.
Que Monsieur continue les affaires de Monsieur.
Kendisinin bıraktığı yerden Rainier işletmelerini yürütmenizi!
M. Chetwynd s'en charge.
Ama şimdi Rainier'in başında Bay Chetwind var.
"Un grand manitou de l'industrie"!
"'İngiltere'nin Endüstri Prensi Bay Charles Rainier'diyordu.''
J'ai pu constater que la maison Rainier fait vivre des milliers de personnes, un peu partout.
- Tabii, işin içine girince baktım ki, Rainier işletmeleri diğer ailelerin de geçimini sağlıyor. Küçük yuvalarında küçük aileler, binlercesi, tüm İngiltere'ye dağılmışlar.
Puis-je vous apporter...
- Bay Rainier, size bunu...
J'ai été mariée.
Ben de evliydim, Bay Rainier.
Il y aura toujours ce fragile espoir qu'un jour il vous revienne.
Zayıf olmakla beraber, bir ümit verebilirsem o da şu : bir gün bir mucize olabilir ve sana döner, Charles Rainier olarak değil de, neydi o...
Pas Charles Rainier, mais l'autre.
Ne diyordun ona?
Quand avez-vous vu M. Rainier?
Sheldon, Bay Rainier'i son ne zaman gördün?
Félicitations, M. Rainier!
Tebrikler, Bay Rainier. Müthiş bir zafer.
N'est-ce pas Mme Rainier?
Şu siyasi yemekler veren Bayan Rainier değil mi?
Je ne serais pas devenue Lady Rainier.
- Asla Leydi Rainier olamazdım...
D'être la femme de Charles Rainier...
Charles Rainier'in karısı olmak.
Sir Charles Rainier!
Sör Charles Rainier!
Rainier l'aventurier et... Comment déjà? Celui-là...
Maceracı Raniero, ve adı neydi- -
Esther, apporte le costume du mariage du Prince Rainier!
Esther, Prens Rainier'in düğünü için yapılan takımı getiriver!
Monaco, pratique pour les Rainier.
Monaco. Rainiers'lara yakın olur.
Comme je disais aux Rainier...
Rainierlere geçen gün diyordum...
Maintenant, nous saluons le Prince Rainier.
Niki Lauda aniden soldan belirir! Tribünlerdeki eski sürücüleri ve Prens Rainier'i selamlıyoruz.
Je me rends à Port Rainier.
Rainier limanına doğru yola çıkmak üzereyim,..
Je choisis Ranier Wolfcastle comme équipier.
- Rainier Wolfcastle'ı kareye alacağım.
Ranier, la star de McBain et d'un film bientôt à l'affiche :
- Ah, Rainier Wolfcastle.. Mcbain'in yıldızı ve gelecek filmi..
Mais je reçois tout d'abord Rainier Wolfcastle, héros de la série des McBain, films ô combien controversés.
Ama önce özel bir konuğumuz var, kınanması gereken McBain filmlerinin yıldızı Rainier Wolfcastle.
Je ne vois pas pourquoi Rainier Wolfcastle serait la star.
Rainier Wolfcastle'ın neden başrol oynamasını gerektiğine anlam veremiyorum.
Vous connaissez Rainier Wolfcastle, star de la série McBain. Il a fait ses débuts à l'écran dans une publicité autrichienne.
Hepimiz Rainier Wolfcastle'ı büyük başarı elde eden McBain filmleri ile tanıdık ama işte onun ülkesi Avusturya'da göründüğü ilk sahne.
Rainer Wolfcastle.
Rainier Wolfcastle!
Tu connais Rainer Wolfcastle?
Rainier Wolfcastle'i tanıyor musun?
Salut, Rainer, mon pote.
Rainier, adamım.
- Jamais. Et à votre gauche, vous verrez Rainer Wolfcastle en train de filmer
Ve solunuzda Rainier Wolfcastle'ın son filmi "Irene Ryan'ı Kurtarma" nın çekimlerini göreceksiniz.
- C'est Ranier Wolfcastle?
Rainier Wolfcastle mı?
Mais tu comptes peut-être me faire dévaler le mont Rainier.
Rainier dağına çıkamam, bunu anlayacak kadar zekisin.
Avant tout, Ranier Wolfcastle, notre mordu de fitness, va vous parler du club YMCA de Springfield.
Başlamadan önce form meraklısı Rainier Wolfcastle, Springfield YMCA hakkında birkaç şey söyleyecek.
Nous connaissons Rainer Wolfcastle, acteur, romancier, porte-parole d'une sauce barbecue.
Oyuncu, yazar, barbekü sosu sözcüsü Rainier Wolfcastle ile tanıştık.
Sur Rainier avenue.
Rainier Bulvarı'nda.
Je suis en compagnie de l'acteur Rainier Wolfcastle, qui à la surprise générale, a été déclaré en faillite.
Ünlü aktör Rainier Wolfcastle ile birlikteyiz. Kendisi oldukça şaşırtıcı bir biçimde iflasını ilan etti.
Rainier, que s'est-il passé?
Rainier, neden böyle oldu?
Mon père s'est cassé la jambe à 200 mètres du sommet du Mont Rainier.
Babam, Rainer Tepesi'nin zirvesine 210m. kala bacağını kırmıştı.
C'est près du Mont Rainier.
Orası, Rainier Dağı.
Nous sommes tout près de la base du Mont Rainier.
Hepimiz, Rainier Dağı'nın yakınındayız.
Rainer a dit que Johnson était dur avec lui.
Rainier, Johnson'ın, Vengal'ı çok zorladığını söylemişti.
Rainier pense que vous avez des pouvoirs surnaturels.
Rainier sizin doğa üstü güçleriniz olduğunu söylüyor.
En escaladant le Mont Rainier, hier.
Dün Rainier'e tırmandığımız zaman.
Oh, parce que l'équipe de recherche a retrouvé les alpinistes qui se trouvaient sur le Mont Rainier.
Oh, çünkü arama ve kurtarma ekipleri dağda kaybolan dağcıları buldu.
60 façons de gravir le Mont Rainier, et il a fallu que je choisisse Liberty Ridge
Dağın tepesine tırmanmak için 60 tane yol var, ve ben orayı seçtim.
Rainier n'est pas vraiment un flambeur.
Rainer çok da savurgan biri değil ha, ne dersin?
Chez M. Charles Rainier.
- Bay Charles Rainier'in.
Lady Rainier.
Lady Rainier.
Oh Rainier, je ne trouve pas ça très correct de vendre ces revues avec des filles nues
Rainier, bu tam sayfa güzellerini satmanın doğru olduğunu düşünmüyorum.