Translate.vc / Français → Turc / Ranger
Ranger traduction Turc
3,459 traduction parallèle
Ça fait longtemps, Ranger.
Uzun zaman oldu.
Le Ranger au grand cœur.
Ne iyi kalplisin, değil mi?
Mais, c'est le Lone Ranger.
- Ama o Maskeli Süvari.
Avec un homme de loi, un Ranger comme vous, pour être exact.
Aslında senin gibi bir süvari.
Y a un Ranger.
- Bir süvari var.
J'suis un Ranger!
Texas Süvarisi!
C'était un Ranger, Butch.
Bir süvariydi, Butch.
Un Ranger solitaire.
Tek bir süvari.
Le Ranger a été tué.
Süvariler öldü.
- Un Ranger.
- Bir süvari.
Un Ranger est encore vivant.
- Bir süvari hâlâ yaşıyor.
Si un des Ranger est encore vivant, nous irons aux quatre coins du pays, pour le retrouver.
Hâlâ yaşayan bir süvari varsa onu buluncaya kadar bölgeyi arayacağız.
Ranger solitaire, un homme masqué.
Yalnız bir süvari maskeli bir adam.
Le Ranger!
Süvari!
Combien de fois dois-je t'ordonner de tuer ce Ranger?
Size o süvariyi öldürmenizi kaç kere söylemem gerekiyor?
Mesdames et messieurs, en tant que président du chemin de fer Transcontinental. Je tiens à exprimer notre gratitude, envers le justicier masqué, le Ranger Solitaire.
Hanımlar, beyler Kıtalararası Demiryolu'nun Yönetim Kurulu Başkanı olarak bu maskeli adama, bu Maskeli Süvari'ye minnettarlığımızı göstermek istiyorum.
- Me ranger?
- Kenara çek mi?
- Vous pouvez ranger cette torche, Dr. Stone.
- O feneri kılıfa koyabilirsin Dr. Stone.
Il y a de bonnes cachettes, on peut y stocker de la nourriture, des couvertures, et tout ce que tu voudras y ranger.
Çok güzel bir saklama yeri var. Yiyecek, battaniye ne saklamak istersen saklayabiliriz.
Me laisse pas comme ça, Ranger, Ferly me regarde.
Elimi havada bırakma, Ranger.
Ranger, qu'est-ce qu'on fait maintenant?
Ranger, şimdi ne yapıyoruz?
Beurk, non. Ranger est mon grand frère.
Hayır, Ranger benim abim.
Ranger, espionne le fort, vois ce qu'ils nous préparent.
Ranger, kaleye keşfe git. Neler planladıklarına bir bak.
Mais... ma place est ici, auprès de mon père et de Ranger.
Ama benim yerim burası, babamın ve Ranger'ın yanı.
Je crois que le dénommé Ranger demandera à voir une preuve.
- Ranger adındaki biri kanıt isteyebilir.
J'ai presque terminé de ranger là-bas en bas.
Aşağının eşyalarını neredeyse yerleştirdim.
Je vais le ranger tout de suite.
Dur şunu kenara kaldırayım.
En 1949, le P-39 Sky Ranger a maintenu une vitesse de 542 km / h.
1949'da P-38 Sky Ranger saatte ortalama 540 kilometre yapardı.
- Elle va le ranger.
- Evet, bebeği koyalım bir kenara.
Dépêche-toi de me ranger ça!
Amına koyayım senin, Lamar!
A sa sortie, il a promis de se ranger, pour moi et ma fille.
Çıktığı zaman benim ve çocuğu için temiz kalacağına söz vermişti o.
Il veut se ranger.
Kendi hayatını kurmaya uğraşıyor.
La création des Uniting Ranger Corps, il y a mille ans était un effort militaire global à l'évacuation de la terre.
1000 yıl önce Askeri Birlik adını verdiğimiz bir ordu kurulmuş. Gösterdikleri küresel çaba sonucu Dünya'yı tahliye etmişler.
Dans la classe, vous êtes un ranger exceptionnel, mais sur le champ de bataille, vous vous effondrez.
Sınıfta harika bir savaşçısın. Fakat sahada yapamıyorsun.
Monsieur, je suis dévoué, J'ai étudié et toujours fait preuve d'un comportement exemplaire pour devenir un ranger, monsieur.
Asker olabilmek için kendimi adadım çok çalıştım ve kendimi geliştirdim efendim!
Et je dois être en mesure de lui dire que je suis un ranger, monsieur.
Ona bir asker olduğumu söylemek istiyorum efendim!
Je n'ai pas été promu ranger.
Orduya kabul edilmedim.
Tu n'as pas été promu ranger.
Orduya kabul edilmedin mi?
Je n'ai pas été promu ranger, monsieur.
Orduya kabul edilmedim efendim!
- Ça ne sera pas nécessaire, ranger.
- Buna gerek yok asker.
Tu ne donnerais pas cet ordre à ranger.
- Hiçbir askere böyle bir emir vermezsin!
Tu n'es pas un ranger, et je te donne cet ordre.
- Sen bir asker değilsin. Sana bu emri veriyorum.
Je vais... je vais aider Eliot à... à ranger ce qui reste.
Şey, gidip El'e kalanlarda yardım etsem iyi olur.
Hé, on peut ranger, s'il vous plaît?
- Selam. Artık toparlanabilir miyiz lütfen?
Si on commence à ranger maintenant on peut le faire.
Şimdi toplanmaya başlarsak yapabiliriz!
Cette chose que Ranger Rick a dit à propos du champ magnétique...
Şey şu olay... Ranger Rick'in söylediği manyetik alanda olma konusu..
Mais ma chérie, c'est pas à toi de ranger tout ça.
Ama bitanem düzeltmene gerek yok.
- Tout ranger et rajouter ma peluche Gros Jojo.
- Her şeyi bavula yerleştirdikten sonrar Oyuncak ayım Big Jojo'yu en üste koy.
Bien dit, Ranger.
Evet, söyle onlara, Ranger.
Merci de ranger mes livres.
Kitaplarımla ilgilenir misiniz?
Comme Robin aide Batman. Comme Tonto aide le Justicier masqué.
Tonto'nun Lone Ranger'a yardım etmesi gibi.