English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Révisé

Révisé traduction Turc

448 traduction parallèle
Une fois déjà, les siècles ont révisé leur jugement.
Yargı, bir kez daha ters tepti.
- J'ai pas révisé.
- Daha hiç çalışmadım bile.
Vous aviez révisé votre code?
Olayı gerçekleştirmeden önce kitapları iyice yalayıp yutmuş gibisiniz?
La Cour suprême a révisé le procès.
Yargıtay yargılamayı inceledi.
La Cour suprême a révisé son cas... et la condamnation a été confirmée.
Davası Yargıtayca incelendi ve mahkumiyet onaylandı.
J'ai révisé ça.
Çalıştım ben.
Je reste. L'anglais, je m'en fiche. J'ai tout révisé.
Ben gitmiyorum, ders çalışacağım.
- Vous avez bien révisé.
- Ev ödevini iyi yapmışsın.
J'ai révisé le mécanisme de A à Z et si je dois piloter... j'essaierai le moteur aujourd'hui!
Gövde altındaki her şeyi kontrol ettim ve ben uçacaksam bu motoru bu gün test edeceğim.
Voici votre testament révisé, en accord avec les exigences du fidéicommis.
Bu da, senetlerin gerektirdikleri doğrultusunda hazırlanıp yeniden düzenlenmiş talep formunuz.
Si vous avez révisé, tout ira bien.
Hazırlıklı olan herkes geçer.
Le moteur a été révisé il y a deux jours.
Motorun ayarı iki gün önce yapıldı.
Kepler écrit : "Si j'avais pu ignorer ces 8 minutes... j'aurais révisé mon hypothèse. L'impossibilité de les ignorer... a fait que ces 8 minutes ont engagé... une réforme complète de l'astronomie."
Kepler şöyle yazıyor : "Bu 8 dakikayı neredeyse görmezden gelip, hipotezime uygunluğunu görecektim, taa ki bu 8 dakikalık farkın astronomide, kökten bir değişikliğe sebep olacağını anlayıncaya kadar da ısrarımda devam ettim."
Et tant que le code ne sera pas révisé pour être plus réaliste envers les délinquants juvéniles la société en pâtira.
Ceza kanunları ; çocuk suçlarının daha gerçekçi bir tanımını içerecek şekilde düzenlenmedikçe toplum, acı çekmeye devam edecek.
Impossible, je n'ai pas révisé.
O sınava yarın giremem. Hiç çalışmadım. Hazırlıklı değilim.
Tu n'as pas assez révisé, Al?
Sınava çalışmadın değil mi, Al?
Ainsi, il dira à Moscou que l'émetteur de Maldon est en sécurité et récemment révisé.
Moskova'ya Maldon vericisinin güvende ve işler durumda olduğunu söyleyecek.
J'ai révisé toutes mes autoroutes.
Bütün yolları öğrendim.
Vous n'avez pas révisé, n'est-ce pas?
- Ödevini yapmadın değil mi?
Vous avez révisé?
İyi misin?
- Tu as révisé?
- Çalıştınız mı?
J'ai surtout révisé la trigonométrie.
Trigonometri üzerine yoğunlaştım.
C'est grâce à eux que nous préparons un protocole pour être révisé... par le comité d'essais humains.
Onların sayesinde, insanlar üzerinde çalışma yapılacak..... yeni bir protokol başlatmaya karar verdik.
Le procès de Matt Poncelet a été minutieusement révisé.
Matt Poncelet uzun bir mahkeme incelemesinden geçti.
On n'a même pas révisé les cours d'accouchement.
Lamaze olayını bile çalışmadık.
J'ai révisé pendant des heures hier soir.
Dün gece saatlerce çalıştım efendim.
Revise le papier des télégrammes.
Bu telgrafları sakla. Hükümetin kağıda ihtiyacı var.
Tais-toi! Je révise.
Sus, tekrar ediyorum!
Je révise ma prédiction :
Tahminimi yeniliyorum.
Je sais que Martha est là je revise mon test et j'y arrive pas.
Özür dilerim Martha'yla olduğunu biliyorum. Ders çalışıyordum ve pek iyi gitmiyor. Bana yardım eder misin?
Ils ne varient jamais, sauf quand je les révise.
Tarifemin dışına çıkmam, tamamen karşılıksız yaptığım zamanlar dışında.
Nous allons réviser notre contrat. Révise ça!
Anlaşmayı yeniden gözden geçirmemiz gerektiğini düşünüyorum.
Si le Dr Schiavone vient dites-lui que je révise.
Profesör Schiavone gelirse, ona yeniden uğrayacağımı söyleyin.
Je revise mon espagnol.
İspanyolcamı tazeliyorum.
- Pas mal à bon. Je révise.
- İdare ederle iyi arası.
Des Allemands arrivent demain, alors Polly révise ses connaissances linguistiques.
Yarın birkaç Alman gelecek de... Polly de bildiği dillerden... birini tazelemeye çalışıyor.
Je révise pour ma maîtrise.
Master için çalışıyorum.
Non! J'ai rien revise!
Hayır, ben çalışamadım.
Alors les grosses ça transpire? - Elle revise.
- Şişmanlar terliyor demek?
Ne révise pas tes tables en mangeant, révise-les une fois avant le repas et une fois après.
Chu, şimdi sofrada yapma şunu. Akşam yemeğinin öncesi ve sonrasında yap.
Je révise pour mon permis.
Ehliyet sınavım için çalışıyorum.
Il faut que je révise tout en une nuit.
Şimdi tüm revizyonu bir gecede ezberlemem gerek!
Je révise les gâteaux.
Öyle yapıyorum zaten, çöreklerin üstünden geçiyorum.
Au vu de toutes les lettres, du répertoire de Burns, et d'autres preuves fournies par l'Agent Kressler, le FBI révise sa position quant aux groupes suprématistes blancs.
Mektuplara bakıldığında, Burns'un telefon defteri ve Ajan Kressler'in topladığı diğer kanıtlar bir araya geldiğinde büro beyazların üstünlüğünü savunan gruplara karşı önlemler almıştır.
- Moi, samedi, je révise.
- Hoşuna gidebilir.
Au lieu de diriger la publication d'un premier roman à succès, je révise un livre de cuisine traitant d'allergies alimentaires.
Genç yazarlardan birinin romanının editörü olacağım yerde yemek-alerjisi kitabını kontrol ediyorum.
Il n'a pas avalé mes conclusions. Pas assez objectives. Je lui ai confié le dossier pour qu'il révise son jugement.
Onunla anlaştık ve seans kayıtlarını incelemesine izin verdim.
On révise Kendrick, ce soir.
Bu gece Kendrick dosyasını tekrar çalışacağız.
- Révise tes prières!
- Dualarını ezberle.
Elle dort, elle a révisé tard.
Şşş!
Je révise mon français avec ce charmant
Çok çekici adamla birlikte Fransızcamı tazeliyorum 5.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]