English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Sameer

Sameer traduction Turc

281 traduction parallèle
Je m'appelle Sameer, mais appelez-moi Sam.
Ben Sameer, Sam diyebilirsin.
Grand-mère, je suis Sameer.
Büyük anne, ben Sameer.
Sameer!
Sameer!
Grand-mère avait raison. Sameer, une bouffée d'air frais!
Büyük anne haklı Sameer, soğuk rüzgâr gibi.
Sameer, tu es un baratineur.
Sameer, sen çok tatlı konuşuyorsun?
C'est quoi ces bêtises?
Nedir bu saçmalık? Kes şunu Sameer!
Arrête, Sameer! Ne sois pas têtu. Donne-lui de l'eau.
İnatlaşmayı kes, su ver bana.
Qu'est-ce qui se passe? - Sameer a pris beaucoup de piments.
- Sameer çok acı yedi.
Sameer a tout arrangé, Bharat t'attend.
Sameer her şeyi hazırladı, ayrıca Bharat'ta bekliyor.
Sameer m'a dit que père l'aimait, qu'il sera d'accord.
Sameer babamı sevdiğini söyledi, onun da kabul edeceğinden eminim.
Sameer s'en va pour toujours.
Sameer sonsuza kadar gidiyor.
"Ton Sameer, Le vent qui ne souffle plus"
"Sameer."
Et je me gâcherai moi-même. Même Sameer...
Kendimi de mahvedeceğim, Sameer'i de...
Sameer?
Sameer mi?
C'est des lettres de Sameer.
Sameer'den birkaç mektup var.
Des lettres de Sameer? Quand les a-t-il envoyées?
Sameer'den mektup mu?
- Sameer était encore là!
- Bu da o hala burada ve sen bana söylemiyorsun.
- Sameer ne l'aurait jamais fait... car il a promis à ton père de ne plus jamais te revoir.
- Ama Sameer seninle görüşmeyecektir. Çünkü baban ona seninle görüşmeyeceğine dair söz verdirdi.
Il faut que tu saches à quoi ressemble Sameer.
Mutlaka buraya gelmiş olmalı. Sameer'in nasıl göründüğünü bilmiyorsun.
Je ne me moquais pas de toi ni de Sameer, ce musicien...
Ben ne sana ne de Sameer'e gülmedim. Ben sadece o müzisyene gülüyordum.
J'ai perdu Sameer à cause de toi!
Ben çıldırdım, senin yüzünden Sameer'i kaybettim.
Pourquoi joues-tu à retrouver Sameer pour moi?
Neden Sameer'i bulma oyunu oynuyorsun?
"Sameer, une bouffée d'air frais!"
"Sameer, gaz fırtınası."
Sameer disait que tu allais venir, et te voilà!
Sameer senin mutlaka geleceğini söylemişti.
Où est Sameer?
Sameer nerede?
La mère de Sameer l'a dit...
Hatırla, Sameer'in annesi dedi ki...
Sameer va peut-être venir, on va l'attendre.
Sameer gelebilir, bekleyelim.
Je savais que tu allais choisir Sameer.
Sameer'in olduğunu biliyorum.
Cà aurait été pareil pour l'autre.
Sen bu eli tutsan bile hep Sameer'e ait olacaksın.
- Je suis la mère de Sameer.
- Ben Sameer'in annesiyim.
Sameer t'attend.
Sameer seni bekliyordu.
Sameer, je suis mariée.
Sameer, ben evliyim.
Je dois remplir mon devoir. Je dois retourner auprès de lui.
Şimdi bana izin ver ona döneyim Sameer, görevimi yerine getirmeliyim.
Pardonne-moi. Permets-moi de le rejoindre, Sameer.
Lütfen affet beni Sameer, bırak gideyim.
- Sameer et Nous étions à l'Université ensemble
Sameer'le ben üniversite de beraberdik.
Parce que tu t'attends à ce que Sameer ne te demande pas de trouver sa serviette aprés le mariage?
Evlendikten sonra Sameer sana havluyu sormayacak mı?
Tu as vécu avec Sameer à New York?
Newyork'ta Sameer'le mi yaşıyordun?
Rhea, Pooja dit que ton Sameer est un ingénieur informatique
Rhea, Pooja Sameer'in bilgisayar mühendisi olduğunu söyledi.
Envois le bonjour à Sameer
Sameer'e selam söyle.
Sameer ne fait plus partie de ma vie
Sameer artık hayatımın bir parçası değil.
Sameer et Rhea avaient-ils fait quelque chose de mal?
Rhea ve Sameer herhangi birine zarar vermediler.
Juste après leur premier anniversaire Comme tous les jours, Sameer partit pour le travail Quelques étudiants de l'Université ont grillé un feu pour s'amuser
Balayından hemen sonra Sameer işe giderken bir grup genç arabasına ışık tutmuşlar.
C'est la raison qui m'a poussé à quitter l'Inde, aprés la mort de Sameer J'ai horreur de voir les gens avoir pitié de moi
Sebebi Sameer'in ölümünden sonra Hindistan'a dönmememin sebebi insanların bana acımasını istemedim.
Après la mort de Sameer, Je n'étais plus intéressée
Sameer öldükten sonra bu konu kapandı.
J'aimerai toujours Sameer
Ben hala Sameer'e aşığım.
"Sameer ne fait plus partie de ma vie"
Sameer artık hayatımın bir parçası değil.
Sameer. Un vent frais.
Ona ne ad vermeliyim?
- Sameer..
Sameer.
Il est impulsif de nature.
Serin bir esinti. - Sameer mi?
Viens voir, Sameer.
Bu isim onu sakin tutacaktır. Gel, bana gel.
Nandini! Sameer s'en va.
Nandini, Sameer gidiyor.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]