Translate.vc / Français → Turc / Séo
Séo traduction Turc
479 traduction parallèle
Ko Haejin
Seo Byeong-soo, Kim Dong-po
Seo Rin!
Seo Rin!
Seo Rin et moi habitions... l'un à côté de l'autre.
Seo Rin ile önceden kapı komşusuyduk.
Seo Rin.
Seo Rin.
Seo Rin.
- Seo Rin.
Quand je regarde les yeux de Seo Rin, je vois les yeux d'un ange.
Seo Rin'in gözlerine baktığım zaman "Bu bir meleğin gözleri olmalı" diye düşünüyorum.
Un E.S.
SEO sanmıştım.
Seo Eun Ji!
Seo Eun-ji!
Il s'appelle In Kong Seo.
- Onun adı In Kong Seo
ln Kong Seo?
In Kong Seo mu?
Mais je préfère le Pont Ojak.
Bir efsanede, Seo Hwangmo'nun Yoji gölünden binlerce mil uzağa, mektuplarını taşıyan mavi bir kuş gönderdiği anlatılır.
SUH In-Woo.
Seo In-woo.
Cette chanson a été demandée par SUH In-Woo.
Bu şarkı Seo In-woo tarafından istendi.
Mon nom est SUH In-Woo.
Benim adım Seo In-woo.
- Monsieur Suh.
- Bay Seo. - Evet?
Monsieur Suh!
Bay Seo!
Monsieur Suh et Jae-II Cho pour la Classe Cinq.
Beşinci sınıf adına Bay Seo ve Cho Jae-ll.
- SUH In-Woo!
- Seo In-woo!
Au dernier tournoi, M. Suh voulait courir avec Hyun-Bin.
Son turnuvada Bay Seo Hyeon-bin ile koşmak istedi.
SEO Won
SEO Won
LEE Seo-yeon RYU Hae-jung
LEE Seo-yeon RYU Hae-jung
Scénario : CHOI Min-yong, LEE Seo-gyung, SUNG Baek-yeop
Screenplay / CHOl Min-yong, LEE Seo-gyung, SUNG Baek-yeop.
Mademoiselle Seo In-Kyung, venez ici!
Bayan Seo In-kyung buraya gelin!
Seo In-Kyung.
Seo In-kyung
Seo In-Kyung?
Seo In-kyung mu?
Mademoiselle Seo.
Bayan Seo?
Seo In-Kyung, le Capitaine veut vous voir.
Seo In-kyung, Komiser seni görmek istiyor.
Seo In-Kyung ne pouvait même pas me démasquer.
Seo In-Kyung beni hiç çıkaramadı.
M. Seo.
- Lanet hükümet işimizi zorlaştırıyor.
M. Seo, le poisson mord à l'appât.
Bay Seo, şıra Incheon Denizinde.
M. Seo a le flair pour dénicher les bonnes affaires.
Bay Seo'nun para kokusunu alan iyi bir burnu var.
Steven Seagal et EUN Seo-woo
Steven SEAGAL EUN Seo-woo
Qu'est-ce qui arrive aujourd'hui à madame le procureur?
Niçin bu gün bu kadar güçsüzsün? Lim Min Seo'sun sen!
Min-seo, je ne sais pas de quoi tu parles.
Sen neden bahsediyorsun, Min Seo?
Min-seo, je croyais que tu étais morte.
Min Seo.
Min-seo... nous a quittés.
Vefat etti.
Min-seo et moi avions cru que tu étais mort.
Öldüğünü sandık!
elle n'a pas arrêté de t'appeler jusqu'à son dernier souffle.
Min Seo ölene kadar, seni ne çok beklediği hakkında en ufak bir fikrin var mı?
C'est pas ça. Min-seo peut lui offrir plus de choses que moi.
Ama Sa Rang, onunla daha iyi bir durumda yetiştirilebilir.
Im Min-seo à l'appareil.
Evet, Lim Min Seo benim.
Procureur Im.
Min Seo!
Min-seo.
Min Seo.
C'est ma soeur Eun-seo!
Bu benim ablam Eun-seo
Eun-seo a dit avoir vu quelque chose de bizarre.
Eun-seo tuhaf bir şey gördüğünü söyledi.
KIM Eun-seo
Kim Eun-seo
KIM Eun-seo Sungbuk Pyungchang 252-56
Kim Eun-seo Adres : Sungbuk Pyungchang 252-56
Nous sommes tes amies du lycée, comme Yu-jung et Eun-seo.
Liseden arkadaşız. Yu-jung ve Eun-seo gibi.
Yu-jung et Eun-seo l'ont vue aussi.
Yu-jung ve Eun-seo da gördü onu.
C'était Eun-seo.
Eun-seo idi.
C'était Eun-seo!
Eun-seo yaptı!
Eun-seo, aide-moi!
Eun-seo, yardım et bana!