Translate.vc / Français → Turc / Tarte
Tarte traduction Turc
3,363 traduction parallèle
Merci Merci pour la tarte
Teşekkürler. Turta için.
Tarte.
Turta.
J'ai juste commandé une tarte
Turta söyledim.
Puis-je avoir de la tarte?
"Bir parça börek alabilir miyim, lütfen?"
Je peux avoir de la tarte?
Biraz börek alabilir miyim, lütfen?
Je sais pas comment il a eu ce boulot, mais c'était de la tarte de le transférer quand on s'est aperçu de l'arnaque.
İlk başta nasıl bu işi aldı bilmiyorum ama bazı ödeneklerin eksik olduğunu görünce hiç düşünmeden işini sonlandırdım. Eksik olduğunu mu?
La tarte au citron déchire.
Limon barları harika.
Une fois il m'a dit qu'il ne pourrait pas vivre sans tarte.
Bana da turtasız yaşayamayacağını söylemişti.
- Une tarte aux myrtilles?
- Bu böğürtlenli tart mı? - Evet.
La tarte aux myrtilles était délicieuse.
Böğürtlenli tart çok lezzetliydi.
Oui, c'était bien une tarte aux myrtilles.
Evet, böğürtlenli tarttı.
C'est manger la tarte sans avoir payé pour la vache.
Diyeceğim o ki hem zahmete girmemişsin hem de rahmetten olmamışsın.
Je te ferais une tarte.
Sana bir turta pişireceğim.
Si je disais à la police, que tu m'as renversée avec ta voiture, tu ne serais pas là à manger un morceau de tarte à la pêche tous les jours pour accompagner tes médicaments.
Eğer ben polise beni arabanla ezip geçtiğini söylemiş olsaydım burada oturup ilaçlarını bastırması için her gün bir şeftalili kek yiyemezdin.
Tu partageras une cellule avec quelqu'un qui t'appelleras "Tarte à la pêche" pendant que tu lui tresseras les cheveux.
Sen onun saçlarını örerken seni "Şeftalili Kekim" diye çağıran biriyle aynı hücreyi paylaşıyor olurdun!
Nous vous avons apporté de la tarte comme le veut votre coutume de bienvenue.
Sizin genelde böyle yaptığınızı düşündüğümüz için hoş geldin hediyesi olarak size turta getirdik.
Salut, J'ai fait une tarte.
- Turta getirdim.
Hey, qu'est ce que l'ETA sur la tarte?
Turtadaki durum nedir?
Laisse moi deviner, Bear bourré jetterait la tarte dans ton visage?
Ne oldu şimdi, Ayı suratına turtayı mı fırlattı?
Oh, regardes, c'est comme si quelqu'un était entré dans la tarte.
- Birileri turtamızı mahvetmiş sanırım.
J'ai compris que tes oreilles ne fonctionnent pas si bien, mais tes yeux, ce n'est pas de la tarte non plus.
Anladık kulakların duymuyor ama gözün de mi görmüyor?
Une entrée, une viande, une soupe, salade, pain à volonté, tarte, et café pour 9,99 $.
Başlangıçlar, et yemeği, çorba, salata, sınırsız ekmek, pay, ve kahve, sadece $ 9.99.
Je vais demander aux dames de lui faire un steak et de la tarte avec de la purée de poids
Ne hâli varsa görsün! Söylerim bizim hanıma,.. ... ona biftek ve böbrek pastayla yanına bezelye püresi yapar.
Cette tarte sent très bon.
Mmm! Turta harika kokuyor.
C'est ma tarte de suicide.
Ne? Bu benim intihar turtam.
Qu'est-ce qui t'a pris de faire une tarte de suicide?
İntihar turtaları yaparak ne elde etmeye çalışıyordun?
Faire cette tarte, c'était complètement idiot.
O turtayı yapmak aptalca birşeydi.
Une tarte aux noix de pécan.
Tatlı pekan turta.
La tarte est finie. Je peux t'apprendre la crème fouettée.
Turta tamadır, ama sana krem şantinin nasıl yapılacağını öğretebilirim.
Si tu lui en veux tellement, pourquoi cette tarte?
Eğer onunla mutsuzsan, neden ona en sevdiği turtayı yapıyorsun ki?
Un moule à tarte?
Kek kalıbı mı?
Un moule à tarte.
Kek kalıbı.
Pourquoi t'as besoin d'un moule à tarte?
Bencil insan. Kek kalıbını ne yapacaksın ki?
- Vous voulez une tarte à l'oeuf? Tu veux sûrement parler d'une "frittata".
Jess, sanırım senin aradığın kelime "frittata" olacak.
La vidéo montre que la tarte venait d'un angle en hauteur, donc, elle se serait écrasée sur ton visage... comme ça.
Video pastanın yüksek açıdan geldiğini gösteriyor, dolayısıyla senin yüzüne çarptı... aynen böyle.
Garde de la place pour la tarte et la glace.
Tatlı ve dondurma için yer ayırmayı unutma.
Oh, euh, juste, euh, moi et un morceau de tarte. Et beaucoup de soleil.
- Ben, bir parça turta ve bir sürü güneş ışığı.
Laisse moi manger ma tarte
Bırak da turtamı yiyeyim.
Nous prendrons alors, cette tarte Washington.
Şu Washington turtasını alıyoruz öyleyse.
Je pense à une tarte, mes glandes salivaires font le reste.
Tek yapmam gereken turta düşünmek, gerisini tükürük bezlerim hallediyor.
Je prendrais une tarte au citron au lieu du gâteau.
Pasta yerine limonlu kek olsun.
Alors à moins que tu puisses jouer avec un fer à cheval, ou que tu saches faire cuire une tarte aux airelles, tu peux rien faire pour moi.
Nal oynamayı ya da yabanmersinli pasta yapmayı bilmiyorsan benim için yapabileceğin bir şey yok.
La compétition de l'homme le plus fort du Monde, concours d'orthographe, de manger de tarte.
KUCAĞA İHTİYACIM VAR Dünyanın en güçlü adam rekabeti ; heceleme, pasta yeme yarışması.
A moins que tu préfères te gaver de tarte jusqu'à ce que les coutures de ta robe de chambres explosent.
Tabii sen ev kıyafetinin dikişleri patlayana kadar tıkınmak istemiyorsan.
Cette tarte!
O turtayı!
Mon Dieu, enlève moi cette tarte de là.
Tanrım, kaldır şu turtayı.
Comme avec cette tarte.
Bu turta gibi mesela.
De la tarte?
Kim turta ister?
- play- par une tarte.
Şansımıza sadece Jerry'ye geldi ;
Allons chercher une tarte.
Hadi gidip tatlı yiyelim.
Tarte de patate douce?
Şekerli patates turtası mı?