Tent traduction Turc

La semaine dernière, j'ai mangé un bifteck.

Geçen hafta Tent City'de biftek yiyordum.

Mes gobelets en carton co-tent plus que 1 5 cents.

Sadece bardağın maliyeti 15 sentten fazla. Tamam, bardağı siktir et.

Dans le sac, j'ai mis le réchaud et des casseroles.

I put the stove and some pots in a long with the tent. Bu harika.

Des juifs qui conduisent des voitures allemandes, des juifs qui conduisent des voitures allemandes, des youpins qui ach  tent des voitures allemandes,

# Alman arabası kullanan yahudiler # Alman arabası alan yahudiler

Birk. Vous avez tent ‚ de le faire passer pour un crime sexuel.

Herkesi yanıltmak için ölüm sebebini cinsel suç gibi gösterdiniz.

Si on souligne chaque syllabe,... on a : "ils-é-cou-tent."

Onları çıkarırsak sekiz hece kalır. Her hecenin altını çizebiliriz.

That'll be a cinch Cuz when we re in a pinch l can put her to work under a circus tent

Zor durumda kaldığımız zaman, # # Onu bir sirk çadırının altına çalışması için koyabilirim. # # Daha büyük olursa, daha çok severim. #

La trace trouvée sous la chaussure d'Eckhart concorde avec la vieille carte de NY du "Tent of Tomorrow".

Hollis Eckhart'ın ayakkabısının altında bulduğumuz madde, Yarının Çadırı'ndaki eski New York haritasıyla bire bir eşleşti

Et n'oublions pas le fait que tu m'as présente un faux trent.

Beni sahte Tent'le tanıştırdığını da unutmayalım.

Au campement.

Tent şehri.

[cor et tampbour s'arr  tent ] MAN : [ voix amplifi Ž e, et alt Ž r Ž e] Une communaut Ž d'Ž toiles formant une constellation!

Bir yıldız topluluğu bir takımyıldızı oluşturur!

Cette tent... Je demandais si c'était la même tentative.

Deneysel bir şey olabilir mi diye sormak istedim.

Oui, je reconnecte avec mes potes de Tent City.

Evet, Çadır Şehrine göz kulak oluyorum.

Ouais, j'appelle le Tent Emporium maintenant.

- Evet, şu an Çadır İmparatorluğu'nu arıyorum.

Tent Emporium.

- Çadır İmparatorluğu?

Tent Town, Rent Ten Tents, the Tent Offensive, et Ace Tentura Tent Detective.

Çadır Şehri, Ça Ça Çadır, Çadır Aktif ve Çadır Dedektifi.

ça s'appelle Sweaty Roger's Pants Tent.

Adı, Terli Roger'ın Pantolon Çadırları.

Les capitalistes achà ¨ tent des choses, puis ont peur d'être volés.

Kapitalistler bir şey aldıktan sonra diğer insanların onu çalmasından korkmaya benzerler.

Super tent...

Bu çok çekici bir teklif. Çok çekici...

- Il a tent? quelque chose?

- Birşey yaptı mı?

Oui, c'est? a, et mon ami a tent? de me sauver.

Evet, doğru, öyle sandı....... ve arkadaşım da sadece beni kurtarmaya çalıştı.

- Retour à Tent City, bébé.

- Çadır kente bebeğim.

Je déteste Tent City.

Çadır kentten nefret ediyorum.

De simples lettres n'arr ˆ tent pas d'amour.

Bu aşk değil Esha.

TENT. 3

BELLEVUE EV SAHİBİ 39

D'un autre c? t? , vous avez pas tent?

Ama diğer yandan, henüz onunla konuşmadın yani bunu aşabilir, umarım.

C'est ce que j'ai tent? d'expliquer? la polici?

Ben bunu memura açıklıyordum ve o O panikledi, direndiğimi zannetti.