Translate.vc / Français → Turc / Twitter
Twitter traduction Turc
1,102 traduction parallèle
Je le suis sur Twitter.
Onu Twitter'dan takip ediyorum.
Mon Twitter ne dit pas tout sur moi.
Twitter üzerinden ajanlık yapıyorsunuz diye... -... hayatımdaki her şeyi bilecek değilsiniz.
De quand date notre dernière activité familiale?
- Twitter ajanlığı ha? En son ailece hep birlikte ne zaman bir şey yaptık?
Alex a presque un million d'abonnés sur Twitter.
- Bilmiyorum. Alex'in Twitter'da bir milyon takipçisi var gibi görünüyor.
J'ai eu 150 réponses positives pour le moment, donc...
Twitter'da 150'den fazla geleceğini söyleyen Tweet aldım.
L'auteur de Twilight l'a écrit sur Twitter.
Onu Stephenie Meyer'in Twitter sayfasında okumuştum.
Vous voulez twitter, twatter et télécharger du porno sourd-muet sur Internet, portez-vous candidat au Congrès. Moi?
Twitter mwitter kullanıp sağır dilsiz pornosu indirmek istiyorsanız da kongreye girmek için aday olun.
Elle ne répond pas à mes tweets. Entrez donc.
Twitter mesajlarıma cevap vermiyor.
Il a la cote sur Twitter.
Hayran sayfası falan var.
§ DelighTeam BelXander § § Rejoignez-nous sur Facebook et Twitter §
Yusuf Kabadayı Melike Softa
J'ai créé des comptes Twitter et Facebook, ouvert un comité d'action politique appelé "Les femmes de demain"
Facebook'ta ve Twitter'da yeniden seçim sayfası açtım. İnternetten gelecek bağışları pekiştirmek için "Geleceğin Kadınları" adında bir siyasi hareket komitesi açtım.
§ DelighTeam BelXander § § Rejoignez-nous sur Facebook et Twitter §
İyi seyirler dileriz.
Je l'ai écrit sur Twitter y a à peine 5 min.
Ben sadece 5 dakika önce tweetledim bunu.
Épisode 04. : § DelighTeam BelXander § § Rejoignez-nous sur Facebook et Twitter §
Yusuf Kabadayı Melike Softa
Épisode 06. : § DelighTeam BelXander § Rejoignez-nous sur Facebook et Twitter
Yusuf Kabadayı Melike Softa
La suivre sur Twitter.
Onu Twitter'de takip edebilirsin.
Elle t'a dit de la suivre sur Twitter.
Onu Twitter'da takip etmeni söyledi.
Ce machin de Twitter, non seulement on a l'heure des tweets, mais on a la localisation par GPS.
Şu Twitter olayı. Sadece tweetlerinin zaman kayıtlarını tutmuyor ayrıca bir GPS'le gittiğin yeri takip ediyor.
C'est un de ses 831 amis Twitter.
-... kuzenim aradı. - Ne güzel işte.
Il est envoyé sur ton portable, e-mail, Facebook, Twitter, et ton écran d'accueil.
WUPHF gönderince mesajın ev telefonuna cep telefonuna e-postana, Facebook'una, Twitter'ına ve bilgisayarına iletilir.
Jejudo? Il a posté une photo sur son twitter aujourd'hui.
Twitter'ına bir resim yollamış.
Contactez-nous Twitter @ ElsadyWorld Yahoo @ Wael _ 5
Çeviri : batigol-7
Je suppose que si c'était sur Twitter, ça serait plus crédible.
Bence Twitter olsaydı daha mantıklı olurdu.
Vous savez, je suis pas du genre SMS, et Twitter.
Mesaj çeken, Twitter'a giren tiplerden değilim.
Une sœur, une amie Facebook ou une tweet de Twitter?
Kız kardeşin mi Facebook arkadaşın mı, Twitter takipçiliği mi?
Je suis nerveux, car il y a ces renseignements ici. J'adore Twitter.
Gerginim çünkü bana burada bu bilgiyi verdiniz.
Je blogue tout.
Ben bir Twitter bağımlısıyım.
J'ai vu ton profil sur Twitter.
Twitter profilini gördüm.
Allez, on sort les portables, les smartphones, tout ça.
Pekâlâ millet. Cep telefonu, çağrı cihazı, lanet Twitter şeyleri.
C'était le cas avant que Facebook et Twitter détruisent leur capacité de concentration.
Facebook ve Twitter kalan dikkatlerini de dağıtmadan önce yaratırdık.
Dans quelques jours, ce sera twitté et youtubé sur toute la planète.
Bunu Twitter'dan... - Gazete bu tip haberlere sıcak- -... Youtube'a, her yerde göreceksin.
Aujourd'hui sur Twitter, vous dites que la vérité sur ce virus est cachée au monde par le CDC, l'OMS, pour que des amis de l'actuelle administration en retirent profits et soins.
Alan bugün Twitter'da virüsle ilgili gerçeklerin HKM ve DSÖ tarafından dünyadan nasıl da saklandığına dair bir yazı paylaştın. Şu anki yönetimin bundan maddi ve manevi olarak nasıl yararlanacağı konusunda.
C'est mon pseudo tweeter.
Yani Twitter'daki adım.
"Mauvaises balles" déchire sur Twitter.
"Yanlış Top" Twitter'da fena yayılıyor.
J'ai 600 abonnés sur Twitter. Ils viendraient tous.
600 tane twitter takipçim var ve hepsinin gelmesini sağlayabilirim.
On a besoin des abonnés Twitter de Sunshine, sans ça, le concert est inutile.
Evet, Sunshine'in twitter takipçilerinin gelip, bilet almalarına ihtiyacımız var yoksa bağış konseri vermenin hiçbir manası kalmaz.
Selon le Twitter de Sunshine, elle ne vient pas, et pareil pour ses followers.
Haberi şimdi geldi. Sunshine'in tweet'ine göre gelmiyor, buna takipçileri de dahil.
Mon compte twitter "friséaucaire" a aidé à faire chuter Moubarak.
Mubarrek'i "kahiredeki.kıvırcık.saçlı" twitter hesabım alt etti.
Texto à Bridget, e-mail à Constance, Twitter à Bethany, chat à Jen, Facebook à Kara, une ex-copine qu'elle a surprise avec son copain, qu'elle a plaqué, alors c'est sa copine à nouveau,
Bridget'a mesaj attım, o Constance'a e-postayla, o Bethany'ye Tweeter'la o Jenn'e mesajla, o Kara'ya Facebook'la ulaştı. Kara'nın sevgilisiyle bastığı, sonra sevgilisini postalayıp yeniden arkadaş olduğu eski bir arkadaşı,
Je vais parler de toi sur Twitter.
Şu an Tweeter'a senin hakkında yazacağım.
Je vous suis sur Twitter.
İletilerini takip ediyorum.
S'il est sur la page d'un ami, ou sur un Twit, on le trouvera.
Yani Buddybook'ta ya da Twitter resimlerinde görünürse bunu öğreneceğiz.
Tout le monde en gazouillait.
Herkes twitter'ını hazırladı.
[ Rejoignez-nous sur Facebook Twitter :
Amaranth omeren83 Hadi iyi seyirler...
{ \ pos ( 192,230 ) } À la une même sur twitter.
Twitter da bile başlık olmuş.
- Twitter?
- Twitter?
Ce Kenneth Crane?
Twitter'ı sallıyor.
Il nous crache dessus sur Twitter.
Twitter'da fütursuzca bize sataşıyor.
Tu le suis sur Twitter?
Onu Twitter'da takip mi ediyorsun?
C'est sur Twitter?
- "Tweety" yi mi söylüyorsun?
Il faut que j'arrête avec Twitter.
Bir daha da Twitter'a girmem!