Ule traduction Turc

Je'uis'oincé'ans un'e i'ule... a ec'ill'oo acre.

Biv ATM`de kapavı kavdım Jill Goodacre ive bivlikte.

Je'uis'oincé...'ans un'e i'ule... a ec'ill'oo acre!

Kapavı kavdım... ... diyovum ATM hovünde... ... Jill Goodacre ive bevabev.

Je'uis'oincé...'ans un'e i'ule... a ec'ill'oo acre!

Biv ATM`de kapavı kavdım diyovum ATM hovünde... ... Jill Goodacre ive bevabev.

La présidente Taylor et l'ex-Premier ministre, Ule Matobo, se réunissent en ce moment pour établir une stratégie de reconstruction.

Size Başkan Taylor ve eski Başbakan Matobo'nun işgal sonrası strateji hakkında konuşmak için şu sıralarda buluştuğunu söyleyebilirim.

Ule, j'ai peur.

Korkuyorum, Ule.

Ule...

Ule!

Ecoute-le, Ule.

Dinle onu, Ule.

Vous rappelez-vous notre dernière rencontre, Ule?

En son görüşmemizi hatırlıyor musun Ule?

Vous serez rapatrié au Sangala, Ule, et vous donnerez au Général Juma les noms de tous vos compagnons traîtres.

Sangalaya götürüleceksin, Ule. General Juma'ya teslim edileceksin. Hain arkadaşlarının isimlerini de vereceksin.

Ce n'était pas ta décision, Ule.

Bu senin kararın değildi, Ule.

Nous sommes assurés que le régime Juma s'écroulera sous peu, et qu'une démocratie sera rétablie sous la direction du Premier Ministre Ule Matobo.

Juma rejiminin süratle yıkılacağına ve Başbakan Ule Matobo'nun önderliğinde demokrasinin yeniden inşa edileceğine eminiz.

Ule.

Ule.

Elle a aussi dit que l'ancien Premier Ministre Ule Matobo sera remis en place pour y construire un nouveau gouvernement démocratique.

Başkan ayrıca eski Başbakan Ule Matobo'nun yeni bir demokratik devletin inşasında görev alacağını söyledi.

- Ule et moi avons rendez-vous à l'église.

- Ule'la kilisede randevumuz var.

- Où est Ule?

- Ule nerede?

Ecoute-le, Ule.

Adamı dinle, Ule.

Je veux le faire, Ule. - Quoi?

- Bunu yapmak istiyorum, Ule.

Tu ne peux pas m'arrêter, Ule.

Beni durduramazsın, Ule.

Qu'est--ce que l'île slãbuþule?

Ne adası?

Merci, mon oncle.

Teşekkürler, Ule.

" Une relation après une rupture brœûle vite comme une étoile

{ \ i1 } "bir toparlanma romantizm hızlı ve bir çekim yıldız gibi sıcak yakar"

Quelque chose a brœûlé. Essaie d'avoir une prémonition.

Bir önsezi alabilirsiniz eğer Scorch işareti bakın.

- Non. Mes cheveux n'ont pas brœûlé?

- Hayır saçımı imzalanmıştır mi?

Qu'est-ce qui se passe Ule?

Ne oluyor Ule?

Ule...

- Ule!