Translate.vc / Français → Turc / Usb
Usb traduction Turc
725 traduction parallèle
Le poudrier est un appareil photo, le rouge à lèvres, un magnéto, et le briquet, une carte mémoire flash USB.
Pudra bir kamera, ruj ses kayıt cihazı, çakmak ise bir USB hafıza sürücüsü.
Tu as vu une clef USB avec un logo de Speed Racer dessus?
Üstünde "Speed Racer" logosu olan bir USB bellek gördün mü?
Je connecte la clé USB de Cypher.
Cypher'ın verdiği USB belleğe bağlanıyorum.
La mémoire de la clé de Cypher a été effacée.
Cypher'ın USB sürücüsünün hafızası tamamen silinmiş.
C'est comme la mémoire flash dans les clés usb.
Sıçrama sürücüsündeki flash hafızaya benziyor.
J'ai récupéré ça sur une clé USB qu'il avait sans sa poche.
Ama bu ilginç. Bunu cebindeki flaş diskte buldum. - American Pacific Worldwide
Greg a créé un faux mémo. Il l'a mis sur une clef USB dans la poche de Jared... Il vous désignait.
Greg sahte bir not hazırladı, flaş diske kaydedip Jared'ın cebine koydu.
Et là, ici, le bureau avec l'accès à internet, Wi-Fi, USB et... fax.
Burası kablosuz internet ve faks bulunan çalışma odası.
J'ai une clé USB qui va nous aider à trouver le Sentox.
Elimde, Sentox'u bulamıza yardım edecek bir çip var.
Jack, on a authentifié les infos de la clé USB.
Jack, çipteki verinin doğruluğunu ispatladık.
J'ai écouté tout ce que Bauer avait à dire sur la clé USB :
Bauer'ın çip hakkında söyleyeceği her şeyi dinledim.
J'allais lui faire couper le pare-feu et transférer tous ses fichiers sur une clé USB avant que tu sortes ton arme et déboules ici.
Ateş duvarını kaldırtmak üzereydim. Sen elinde... silahla içeri dalmadan önce tüm dosyalarını... taşınabilir belleğe atmak üzereydi.
Pourquoi m'avez-vous envoyé une clé USB avec les noms des plus grands joueurs de la planète?
Neden bana yeryüzündeki en büyük oyuncuların isimleriyle dolu bir taşınabilir hafıza kartı gönderiyorsun?
Donc, si je trouve quelqu'un pour faire plonger Brian Rogers, je récupère la clé USB?
Dinle, eğer Brian Rogers'ı yollamaya herkesi ikna edersem, taşınabilir hafızayı alıyorum, değil mi?
Vous savez ce qu'il y a sur la clé USB?
Taşınabilir hafızada ne var biliyor musun?
Vous avez toujours la clé USB dont vous m'avez parlé au téléphone?
Telefonda bahsettiğiniz taşınabilir disk hâlâ sizde mi?
C'est la clé USB de la femme?
Bu, eşinin taşınabilir diski mi?
J'étais en train d'archiver ces fichiers de la clé USB.
Taşınabilir diskteki dosyaları arşivliyordum.
Le reste des photos sur la clé USB a une basse résolution.
Diskteki diğer resimler düşük çözünülürlüklü.
Mais l'épée a été considéré comme étant trop puissante pour qui la posséderait. Donc elle a été supprimé du jeu et conservé dans une clé usb de 1 Go.
Fakat kılıcın çok güçlü olduğu farkına varıldı ve oyundan kaldırılarak 1 GB'lık bir flaş sürücüye yüklendi.
Tu sais, cette clé USB que j'ai trouvée dans le tiroir fermé du bureau de Jill, je croyais que c'était juste quelques photos, mais il s'avère qu'il faut voir un peu plus loin que le bout de son nez.
Jill'in kilitli çekmecesinde bulduğum flash hafızayı biliyorsun, İçindekilerin sadece fotoğraflar olduğunu düşünmüştüm, ama bundan fazlası da varmıış.
Quoi, la clé USB était un transformateur?
Dönüştürülmüş bir Flash hafıza mıymış?
Il y a un câble USB, encore attaché à la console du côté passager.
USB kablosu. Yolcu tarafındaki konsola bağlı.
Une clé USB. Une carte SD.
Hafıza kartı.
T'as une sauvegarde, un disque dur externe, une clé USB?
Bilgisayarını yedekledin mi? Harici bir hard diskin falan var mı?
Il a déposé une clé USB avec des photos, ce matin.
Bu sabah birkaç fotoğraf bıraktı.
Karl, si elle réalise que la clé USB a disparu.
Karl, flashdriveın kaybolduğunu anlarsa,
En fouillant la chambre de Jared Parr, on a trouvé une clé usb.
Jared Parr'ın odasını aradık ve flaş bellekte bunu bulduk.
Qui est la victime? Le type sur la vidéo de la clé usb?
Flaş bellekteki biri mi?
J'ai planqué des preuves documentées, sur une clé USB.
Emin bir yere belgeye dayalı kanıt sakladım.
Je veux que tous les disques durs, toutes les clés USB dans cette maison soient uploadés à la CAT. Relevez-le.
Bu evdeki bütün hard disklerin, hafıza kartlarının CTU'ya ulaştırılmasını istiyorum.
Firewire, USB... Un terra-octet de stockage...
Arayüz bağlantısı, USB, bir terabaytlık kapasite.
Des cartes mémoires SD ( Secure Digital ). Il y en a 6.
- USB mikro sürücüleri.
Je récupère les données uniques de la clé USB pour pouvoir identifier cette clé d'une autre... on l'étiquette et on a une preuve à présenter à un juge à qui je fais confiance.
Tüm özel bilgileri hafıza kartından alacağız- - bu kartı diğer kartlardan ayırt edici şekilde numaralayacağız, ve birer kopyasını güvendiğim tüm yargıçlara göndereceğiz.
Non, c'est la date indiquée dans la clé USB.
Hafıza kartının üstündeki tarih- -
La clé USB a disparu, celui qui vous a fait quitter la route l'a sûrement volée.
Flash disk yok, Bay Luthor. Sizi yoldan çıkaran her kimse, onu da almış olmalı.
C'était pour lui voler sa clé USB.
Biraz yardım ile bu hâle gelmiş. Flash diski çalan kişi diyorlar.
Tu as retrouvé la clé USB?
Neyi diyorsun? Lex'in flash diskini mi buldun?
Elle m'a envoyée voler la clé USB de Lex pour que je découvre où on l'a transférée.
Demek bana Lex'in flash diskini çaldırdı. Böylece onun asıl yerini bulabilecektim.
Tu l'ouvres juste ici, et ensuite, il te faut un câble...
Evet, şunu açıyorsun ve tek ihtiyacınız bir USB kablosu.
Usb!
- USB.
Melissa a trouvé une carte mémoire non développée dans mon sac Prada.
Melissa çantamda bastırmadığımız resimlerin olduğu USB'yi buldu.
S'il n'y a pas de chargeur sous la main, un port USB libre fera l'affaire.
eğer şarj aleti yoksa, kullanılmayan bir USB yuvası da işinizi görecektir..
- Je devrais choisir quel disque dur? Firewire ou USB?
Hangi tür harici diski almalıyım firewire mı yoksa USB mi?
Oui, il y avait une clé USB dans le sac de Dave Shepard.
Evet, Dave Shepard'ın spor çantasında, bir flaş disk vardı.
Oui, j'ai besoin de cotons tiges et de javel. Pour nettoyer du sang séché sur une clé USB.
Evet, flaş diskteki kurumuş kanı temizlemek için temizleme çubuğu ve biraz beyazlatıcı gerek.
J'ai retrouvé la plupart de la mémoire de cette clé USB.
Flaş diskin hafızasının çoğunu kurtardım.
Regardez ça, une clé USB.
Bir flash bellek. Bu olmalı.
Le contenu de cette clé USB a été crypté selon un algorithme de chiffrement par bloc.
Flash bellekte Guy'nin listesi mevcut ve bellek 512 bit ile şifrelenmiş.
Je suis sûre qu'il doit y avoir une clé USB quelque part.
İnan bana mutlaka buralarda bir yerde... -... saklanmış bir USB sürücü vardır
C'est le capuchon d'une clé USB.
Bu taşınabilir bir belleğin kapağı.