English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Wally

Wally traduction Turc

1,705 traduction parallèle
Vous aviez l'air refroidi.
Üzgünüm, Wally. Üşümüş gibiydin.
Step Anthony Wally Ali.
Step-Anthony Wally Ali.
Je suis allé voir mon ami Wallace Shawn. Dramaturge et acteur.
Oyun yazarı ve kimi zaman aktör olan arkadaşım Wally Shawn'ı görmeye gittim.
Il a étudié l'histoire et la politique, et il a quelques notions d'économie.
Fakat Wally aynı zamanda tarih ve siyaset hatta biraz da ekonomiye giriş eğitimi de almış.
Wally...
Wa... Wally...
La formation de départ en 1 986, New York, au premier but, Keith Hernandez, au deuxième but, Wally Backman, arrêt-court, Rafael Santana...
New York'un 1986 başlangıç kadrosu ; birinci kalede Keith Hernandez ikinci kalede Wally Backman ; kısa kesici Rafael Santana.
Comptez sur moi, professeur Wally.
Bana güvenebilirsiniz, Profesör Wally.
VIDE-ORDURES Jon!
Jon! Wally!
Wally! Que se passe-t-il?
Burada ne oluyor?
- Oh, dépêche-toi, Wally.
- Acele et, Wally.
Wally - le héros demi-portion.
- Wally evli, yarı boylu kahraman.
C'est un peu déprimant, Wally.
O biraz moral bozucu, Wally.
- Allez, Wally.
- Haydi, Wally.
Cours, Wally, cours.
Şimdi, Wally, koş.
Folle équipe, je vous présente l'empereur Jon et le professeur Wally.
Çılgın Ekip, İmparator Jon ve Profesör Wally ile tanışın.
- Wally?
- Wally mi?
Wally, portons un toast.
Pekâlâ, Wally, sanırım bu kadeh kaldırmayı hak ediyor.
Très bien.
Harikayım, Wally.
{ \ pos ( 192,210 ) } "Avoir persécuté Wally Panzer."
Wally Panzer'a kabadayılık ettim.
{ \ pos ( 192,210 ) } Une vraie tapette, ce Wally Panzer.
Wally Panzer.
{ \ pos ( 192,210 ) } Et comme j'avais trouvé un bon filon, j'ai continué à l'exploiter.
Daha çok Homo Wally. Ve bir keresinde kan kokusu almıştım, sakinleşmedim.
Même si j'avais été viré, mon héritage avait survécu. Wally était facile à trouver,
Okuldan uzaklaştırılmış bile olsam, şöhretim devam etti.
{ \ pos ( 192,210 ) } car si vous avez fait votre scolarité à Camden, { \ pos ( 192,210 ) } il est probable que vous y passerez votre vie.
Wally'ı bulmak zor olmadı ilkokuldan sonra Camden'ı terketmediyseniz bir daha terkedemezdiniz.
Vous êtes Wally Panzer?
Siz Wally Panzer mısınız?
J'allais souffrir pour ce que j'avais fait.
Wally'e işkence ettiğim gibi, bana işkence ediyordu.
Wally était tellement dur qu'il avait déjà fait plier trois partenaires avant moi.
Wally oldukça sertti benden önce üç kişiyi sakatlamıştı.
Wally me raconta que la compétition ne demandait pas seulement d'avoir des muscles.
Wally bana, Bay Camden yarışmasının kasların dışında pek çok şeyle ilgili olduğunu anlattı.
Je sais comment rayer Wally de ma liste.
Wally'i listemden nasıl çıkaracağımı buldum.
Pour aider Wally à gagner le titre, je devais faire des choses qui me rendaient mal à l'aise.
Wally'e Bay Camden olayında yardım etmek beni hoşlanmadığım şeyleri yapmak zorunda bırakıyordu.
Grâce à moi, Wally était en route pour la victoire.
Öyle gözüküyordu ki... Wally'i Bay Camden olma yoluna sokmuştum.
Je sais pas qui de vous deux est la plus grosse tapette : Wally, parce que c'en est vraiment une, ou toi, de flipper de lui dire ton vrai prénom...
Hanginiz daha büyük bir homo bilmiyorum ama, aslında Wally homo olabilir ya da sen ona gerçek ismini söylemekten korkuyorsundur...
Wally, arrête! J'essaie de...
Wally, dur!
Une seule chose pouvait détourner l'attention de Randy. CRÉTIN, JE LES AI TOUS! Le retour de sa persécutrice, Joy.
Randy'nin dikkatini Wally'le kavga etmekten başka bir yöne çekmenin tek yolu gerçek belalısı Joy'du.
Wally suivait aussi les traces de Randy.
Wally'de kestirmeden takip ediyordu.
Wally avait été sensible, mais, par ma faute, il avait eu honte de ça.
Wally duygusaldı ama çocukluğumuzda ben onu utandırmıştım.
Désolé, Wally.
Özür dilerim Wally.
Grâce à mes mots, Wally réalisa qu'il était possible de changer son apparence physique, sans pour autant changer ce que l'on est vraiment.
Söylediğim bazı şeyler... Wally'nin, dış görünümünü değiştirebileceğini ama içini değiştiremeyeceğini farketmesine neden oldu.
Peu importe la robustesse de sa carapace, il n'avait pu nier la douceur qu'il avait en lui.
Ne kadar iri ve güçlü olduğunun bir önemi yoktu Wally dışını kaplamıştı, korumaya çalıştığı şeker kişiliği ise değişemezdi.
Wally était prêt à assumer ces deux personnalités :
Ve Wally insanları kucaklamak için hazırdı.
Et comme un papillon, il s'envola de son cocon et épousa sa destinée.
Ve tıpkı kelebekler gibi, Wally de sonunda kozasından çıktı ve olması gereken kişi oldu.
- Bonjour, Wally.
- Merhaba, Wally.
Et maintenant, l'enfant choisi pour représenter tous les élèves va lire sa lettre au père Noël qui va nous aider à nous rappeler ce qu'est la vraie signification de Noël.
G-l-o-r-I-a! Teşekkürler Wally ve Fluffer ekibi. Bu muhteşemdi.
À propos de votre passé, vous rappelez-vous un dénommé Wally Weaver?
Wally Weaver adında birini hatırlıyor musunuz? Evet.
Un ami de fac, Wally Weaver, nous a présentés.
Bizi üniversiteden arkadaşım Wally Weaver tanıştırdı.
Wally meurt d'un cancer... dont on m'accuse aujourd'hui d'être la cause.
Söylenenlere göre nedeni benim.
Quand j'arrive à la porte... Wally devient blême.
Kapıya geldiğimde Wally bembeyaz kesiliyor.
- Wally! Ravi de te revoir.
Seni görmek ne güzel.
Et c'était pas le genre de Wally.
Kendinizi yakalayıcı eldiveni gibi yağlamanız da gerekiyordu ve bu Wally'e göre değildi.
Je suis vraiment navré, Wally.
- Hayır, hayır, sorun deoil. - Wally, beni affet.
Merci, Wally et les Fluffers.
Bence takma isimler aldılar... Gloria Himayesinde yaşar...
Les lumières, Wally.
Işıklar.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]