English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Français → Turc / Wifi

Wifi traduction Turc

268 traduction parallèle
Nous n'avons pas d'accès WIFI ici, pour cette raison justement.
İşte bu yüzden şirketimizde kablosuz internet erişimi yoktur.
Tim, quelle est la portée du WIFI?
- KlE'nin menzili ne kadar?
Le même que nous avons trouvé sur le serveur WIFI, celui du rendez-vous à 22h.
Kablosuz erişim sunucusunda bulduğumuz e-mektubun aynı. 10'da buluşmak üzere sözleşiyorlar.
Ce mail n'était pas sur le serveur WIFI.
Sunucuda bu yoktu.
Un scanner wifi basse fréquence.
Düşük frekanslı kablosuz tarayıcı ve kopyalayıcı. Asıl sorun menzili.
La maison que vous avez eue était équipée en WiFi.
Bastığınız evdeki ağ bağlantısından.
Parce que le réseau WiFi du campus a des noeuds interconnectés,... et le signal de notre hacker vient du nœud n ° 5.
Çünkü Tony, kampüsün kablosuz ağ sistemi kanallara bölünmüştür. - Bizim korsan şu anda Kanal 5'te.
J'ai surveillé les nœuds WIFI du campus, en attendant que le hacker se reconnecte et ça m'est revenu.
Korsan tekrar gelir diye kampüsteki kablosuz ağ bağlantısını izliyordum. O zaman aklıma geldi.
Il lui reste le wifi de l'hotel...
Otelin kablosuz şebekesi...
Il s'agit d'un logiciel compatible avec toutes les technologies wifi.
Bahsettiğimiz şey, el bilgisayarınızın, herhangi bir kablosuz teknolojiyi kullanarak iletişim kurabilmesini sağlayan bir yazılım.
Je sais qu'il y a un réseau Internet wifi, par ici.
Buralarda bir yerde kablosuz internet noktası olduğundan eminim.
Elle a été mise en ligne sur la borne wifi d'un café du Queens.
Queens'teki bir kafedeki kablosuz internet üzerinden yüklenmiş.
Je ne savais pas qu'ils avaient le WiFi ici.
Burada kablosuz ağları olduğunu bilmiyordum.
Si tu poses cette bouteille de parfum à moins de 1,50 m... d'une borne Wifi, on pourra scanner le système.
Bütün yapman gereken bu parfüm şişesini kablosuz bir giriş noktasına 1,5 metre mesafeye bırakmak. Daha sonra telefon sisteminin şemasını çıkarabileceksin.
C'est un appareil pirate pour entrer dans un réseau WIFI et voler des données sensibles.
Kablosuz ağlara girmek ve hassas verileri çalmak için kullanılan bir hackleme cihazı.
Nos hommes ont détecté une brèche WIFI dans la base de données de la sécurité du lycée une semaine après que Dietrich ait acheté l'appareil.
Adamlarımız, Dietrich cihazı aldıktan bir hafta sonra okul güvenliğinin veri tabanına izinsiz giriş tespit etmişler.
Karen Camden a acheté un PDA WIFI il y a 3 semaines.
Karen Camden üç hafta önce kablosuz özellikli bir PDA satın almış.
J'ai juste installé un signal wifi amplifié.
Sadece kablosuz ağ sinyalini geliştirdim.
Oui, on a dérouté ton wifi pour essayer de trouver la personne qui a volé l'argent de Don.
Evet, Don'ın parasını çalan adamı bulmak için senin internetinden de yararlanıyoruz.
Il rôde souvent dans les quartiers résidentiels. Il pirate des systèmes WIFI pour communiquer avec les enfants, souvent non loin de chez eux.
Sıklıkla aile semtlerinde dolaşır evlerin kablosuz bilgisayar sistemlerine girer ve çocuklarla ev dışında iletişime geçerler.
Ou il va dans un cybercafé avec l'accès WIFI pour localiser, contacter et organiser une rencontre.
Ya da kablosuz bağlantısı olan bir kahve dükkanında çocukları arar, bulur ve buluşmayı ayarlarlar.
Tu sais, si c'est le cas, il est sûrement dans les parages et utilise une connexion wifi.
Eğer öyle yaptıysa, yakın bir yerden, kablosuz bağlantı kurmuş olmalı.
Et si on considère qu'elle préfère les transferts en temps réel, elle aura besoin d'une bonne connexion WIFI.
Ve canlı yayın yapcağını varsayarsak, güçlü bir kablosuz bağlantıya ihtiyacı olacak.
En analysant mes données immobilières, je cherchais les connectivités WIFI.
Emlak çözümlemelerim sırasında kablosuz bağlantıya bakıyordum.
En fait, j'ai demandé à vos techs de croiser mes résultats avec les utilisateurs dans ces zones pour localiser les possesseurs de routeurs WIFI.
Aslında, teknik ekibinizden, burada geniş bant kullanıcıları ile kablosuz internet kullanıcılarını karşılaştırmalarını istedim.
En superposant ces zones avec notre domaine de recherche ce qui comprend les connexions WIFI, j'ai isolé cinq endroits où elle pourrait encore frapper.
Bu önemli noktalarla, evleri aynı haritada gösterip, kablosuz bağlantıyı da eklersek, bir sonraki hedefi olabilecek beş adet nokta tespit ettim.
C'est le seul endroit où le wifi fonctionne.
Kablosuz internet bağlantısı sağlayabildiğim tek yer burası.
On va faire don à des écoliers de 10 000 ordinateurs portables et installer le Wifi gratuit à Port-au-Prince.
Oradaki öğrencilere 10.000 tane bedava dizüstü bilgisayar veriyoruz. Ve bölgenin tüm ücretsiz kablosuz internet bağlantısını kuracağız.
Il y a le wifi dans toutes les chambres.
- Evet, her odada kablosuz ağ var.
Ce bâtiment est équipé pour le wifi?
Bu binada kablosuz internet var mı?
Reprend ma carte wifi auprès des adjoints.
Görevliden kablosuz internet kartımı al.
Non, seulement un ordinateur portable connecté au réseau Wifi du café. Salut.
Hayır, sadece kafedeki kablosuz ağla kendi bilgisayarından girmiş.
- Pas de Wifi.
- Kablosuz ağ yok.
Messieurs, je suis sur le point d'envoyer un signal depuis ce portable vers notre FAI local, parcourant à la vitesse de la lumière des fibres optiques vers San Francisco, relayé par un satellite en orbite vers Lisbonne, Portugal, où les données seront transmises par câble sous l'Atlantique jusqu'à Halifax, en Nouvelle-Écosse, puis transféré à travers le continent vers notre FAI jusqu'au récepteur wifi relié à cette... lampe.
Beyler, şimdi bu laptoptan, yerel İSS aracılığıyla fiber optik kablolardan ışık hızıyla geçip, San Fransisco'ya giden oradan Portekiz-Lizbon ile eş zamanlı uydudan yansıyarak data paketlerinin yönlendirildiği denizaltı transatlantik kablolardan Halifax-Nova Scotai'da son bulan ve mikro dalgalar ile tüm kıtayı dolaşarak İSS'ye geri dönen ve şuna bağlı olan bir sinyal göndermek üzereyim.
Quelque chose comme... Un routeur wifi 802.11n!
Mesela, 802-11n kablosuz modem!
Il a été transmis d'un portable utilisant un spot Wifi dans la zone Cercle Dupont.
Dupont Circle bölgesinde kablosuz internet bağlantısıyla bir cep telefonundan gönderilmiş. - Kim göndermiş?
Ou si vous préférez un peu d'intimité, j'ai le WiFi dans ma chambre.
Eğer biraz özel olsun diyorsan, koğuşumda kablosuz bağlantı var.
Le WiFi de Collins n'était pas sécurisé.
Collins'in kablosuz bağlantı sinyali şifre korumalı değildi.
J'ai peu de bande passante avec cette connexion wifi.
Çok boktan bağlantı hızları olan yerel ağlar buldum.
J'ai qu'à imiter son I.P., superposer un double numérique sur le wifi et...
Benim sadece IP adresini bulmam ve dijital olarak aynısını wi-fi ile kaplayacağım.
Ou le wifi.
Ya da kablosuz ağ.
Mais comme mon gars le dit : avec le WiFi, tout est possible.
Ama adamımın dediği gibi, kablosuz varsa halloluyor.
Le wifi de l'hôpital est bon, Chef.
Hastanenin kablosuz bağlantısı iyi, Şef.
Il y a un mot de passe pour le wifi ici?
İnternetinizi kullanmak için şifre gerekiyor mu?
Les relais téléphoniques sont bloqués, le bâtiment n'a pas le wifi.
Pil kulelerinin yayını bozulduysa, binada wi-fi yoktur.
J'ai le Wifi par le téléphone.
Önemli ne olabilir ki?
Ton flux vient d'une connexion WiFi?
Yayını kablosuz bağlantı üzerinden mi alıyorsun?
C'est une boîte pour une carte WIFI.
Diz üstü bilgisayarın çantasında şunu buldum.
WIFI?
- KİE kartı kutusu
Le régime Atkins, Michael Moore, la convention républicaine, la Kabbale et tous ses produits dérivés, la télé HD, les filles Bush, le WiFi, Newport Beach, l'ONU, le recyclage, les Grammys - latinos ou pas -
Michael Moore. The Republican National Convention. Kabbalah ve Kabbalah ile ilgili bütün ürünler.
Les récepteurs wifi sont connectés.
Tamam X10'lar online.

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]