Wpk traduction Turc

Publiciste, WPK.

Danışman, WPK.

WPK ne peut pas le perdre comme client.

WPK onu kaybetmeyi göze alamaz.

Car si tu embarrasses Abby Douglas, tu embarrasses WPK.

Çünkü Abby Douglas'ı utandırman demek WPK'yı utandırman demektir.

À WPK, les clients arrivent avant Kobe.

WPK'da müşteriler Kobe'den önce gelir.

Ne rejette pas ça sur WPK.

Hayır, hayır. Kendi beceriksizliğini WPK'nın üstüne atma.

Je dois tout à WPK.

WPK olmasa bunu başaramazdım.

WPK voulait que je te tienne la main pendant tes premières photos, mais jusqu'ici j'ai seulement dû m'excuser pour le mannequin en retard.

- Evet. WPK ilk çekimlerinde elinden tutmamı istedi ama tek yaptığım geç kalan bir model için bahane uydurmak.

Tu dois le convaincre qu'il a besoin de WPK.

- O yüzden onu WPK'ya ihtiyacı olduğuna ikna edeceksin.

Je vais leur dire que je vais amener Franz Keppler à WPK.

Ben de onlara Franz Keppler'i bağlamak üzere olduğumuzu söyleyeceğim.

Tu n'es pas le réalisateur, tu es Jonah Miller le nouveau publiciste de WPK.

Sen yapımcı Jonah Miller değil, yeni WPK danışmanı Jonah Miller'sın.

- Ravi de t'avoir rencontrée. Je vais vraiment commencer à penser travailler avec WPK.

WPK ile çalışmayı ciddi ciddi düşüneceğim.

Il vient à WPK.

WPK'yı seçmiş.

C'est la PDG de WPK.

Kadın WPK'nın başkanı.

Et si vous continuez à emprunter les actif de WPK,

Ve WPK'nin mal varlığından ödünç almaya devam edersen işin de yıkılır.

Je veux dire, WPK va bien.

- Doğruyu söylüyorum. WPK'da işler iyi.