Translate.vc / Français → Turc / Zippy
Zippy traduction Turc
68 traduction parallèle
- Salut, chérie. Salut, Fuzzy. Salut, Zippy, Zingo, Starr.
Hoşçakal kıvırcık, hızlı, zingo, yıldız.
Je m'appelle Zippy Mon mari s'appelle Zorro
Z, benim adım Zippy Ve kocamın adı Zorro
Pas besoin d'aide pour contrôler Zippy?
Bu zırzopu kontrol altında tutmak için yardıma ihtiyacın yoktur sanırım?
Tu as peur qu'il soit défiguré?
Zippy the Pinhead gibi olmasından mı korkuyorsun.
Comme si ça ne suffisait pas, il a pris ma plaque de M. Boute-en-train.
Sanki yeterince batmamışım gibi, Mr. Zippy yamamı da aldı
Carter, Teal'c, surveillez les gosses de Zippy.
Carter, sen ve Teal'c, gözünüz Zippy'nin çocuklarının üstünde olsun. .
vous restez éloignés de Zippy et son troupeau d'affreux, ok?
Zippy ve sürüsünden uzak durun, tamam mı?
Zippy Print à Dallas?
Orası Zippy Matbası mı acaba?
- Oui, c'est "Zippy Tee".
- Evet, bu "Fermuar Bağ."
* équivalent Kermit du Muppet Show Il ressemble plutôt à Zippy dans'Rainbow'*.
Daha çok Rainbow'daki Zippy'e benziyor.
Berta, un, Joyeux, un.
Zippy : 1.
Vous savez, comme Joyeux va partir, vous allez avoir une chambre d'amis qui ne servira à rien. - Oui.
Biliyorsun, Zippy burdan taşınınca, o güzel misafir odan boşta kalacak.
- Zippy l'idiot a une idée géniale.
Hmm, çizgi roman kahramanından harika bir öneri.
Sippy Cola, un client de First Fidelity.
Zippy Cola 1 st Fidelity'nin bir müşterisi idi.
De plus, j'ai épargné à Zippy Cola un procès de plusieurs millions de dollars.
Ayrıca Zippy Cola'yı, milyon dolarlık bir dava bekliyor.
- Oui.
- Zippy! - Evet.
Zippy, c'est un petit surnom très sympa. Ça veut dire que je suis rapide.
Zippy, bana taktığı sevimli bir lakap... çok hızlı olduğumdan.
- Allez, barrez-vous, Zippy.
Bana bırak Zippy.
! Et celui qui le découvre lui choisit un nom. Je vais l'appeler Zippy.
Ve keşfeden ismini koyar. "Hızlı" adını veriyorum ya da "Çiğneyen".
Ou Chompy. Zippy le dinosaure, découvert par le médium paléontologue Shawn Spencer.
Hızlı Dinozor, medyum paleo-dedektif Shawn Spencer tarafından keşfedildi!
J'ai un hérisson nommé Zippy et quand je la promène en ville, à chaque pas, mes pieds font "Boing, boing, boing."
Zippy adında evcil bir kirpim var ve onu evine götürmeli ve ayaklarımın yere her basışında, "Boing, boing, boing" demeliyim.
L'offre spéciale peut attendre, Zippy.
Özel kampanya beklesin Zippy.
Alors, tombeur... On plante son tee dans le gazon du cabinet?
Zippy, duydum ki golf toplarını şirketin golf sahasına bırakıyormuşsun.
Zippy oui.
- Sıska hoşlanıyor.
Chantant, zippy-zee, yappy-yo,
# Söylüyorlar... #
Vous savez, Casimir, vous me rappelez un chat aveugle que j'avais.
Biliyor musun Zippy *, sen bana eskiden var olan kör kedimi anımsatıyorsun.
{ \ pos ( 192,210 ) } Bon sang, Zippy. { \ pos ( 192,210 ) } Il vous laisse déjà vivre ici, ton fils et toi.
Tanrı aşkına Zippy, adam zaten seni ve çocuğunu bedavaya oturtuyor burada.
Je prends ta chambre, Zippy.
Odanı ben alıyorum Zippy.
Te fatigue pas.
Hiç bahane bulma Zippy.
- J'ai terminé. Hein?
Mesaim bitti Zippy.
D'où le surnom Zippy.
Bu yüzden bana Zippy diyor.
Zippy, le seul moment en ce monde où vous avez été complètement honnête c'est quand le toubib à demander : "Que prenez-vous?"
Zippy, bu dünyada tamamen dürüst olmak isteyeceğin tek an paramedikin "Ne aldın?" sorusunun cevap anıdır.
Il marche comme Zippy, mais il parle pas comme Zippy.
Zippy gibi yürüyor, ama kesinlikle Zippy gibi konuşmuyor.
Zippy, regarde-moi dans les yeux, mec.
Zippy, gözümün içine bak oğlum.
Quand Zippy a doigté cette gamine de douze ans.
Zip 12'lik kızı pandiklemişti.
- Gare-toi, Zippy.
Kenara çek, Zippy.
On arrive!
Biz de orada olacağız! - Zippy, kes şu sesi.
Zippy.
Zippy.
Zippy, Tits et Sally allait arriver de toute façon.
Zippy, Tits ve Sally kaçınıImazdı.
Oui, mais en général tu m'appelles Zippy.
Evet öyle de, bana hep Zippy dersin.
Et si la vérité est dite, ça me dérange pas de voir Zippy chaque jour.
İşin doğrusu bu ya her gün Zippy'yi görmek de dokunmuyor artık.
Pourquoi Zippy est-il si contrarié?
Zippy neden bu kadar üzgün?
C'est bon j'ai empaqueté toutes les affaires de Zippy.
Zippy'nin bütün eşyalarını toparladım.
Où tu vas Zippy, tu retournes chez maman?
Şimdiki durak neresi Zippy, gene annenin evi mi?
( Frappant à la porte ) Hey, Zippy.
Selam Zip.
Oh Zippy, comme si ce n'était pas déjà facile avant.
Zippy, sanki daha önce bu kadar kolay değildi de.
Pourquoi vous appelez le SDF?
Neden Zippy'i çağırıyorsun?
Puis je me suis dit, "Non, je vais rester par ici et nettoyer les marques de pneu des slips du SDF."
Sonra da, "Burada takılayım ve Zippy'nin iç çamaşırlarındaki kaka izlerini temizleyeyim." dedim.
- Zippy.
- Ben bir kayropraktırım.
Zippy oui.
- Sıska seviyor.
- Allez, Zippy, allume le contact. - Qu'est-ce que tu fous?
- N'oluyor ya?