Translate.vc / Portugais → Turc / 1860
1860 traduction Turc
85 traduction parallèle
Em 1860, um grande líder parlamentar, a que chamaremos Austin Stoneman, chegou ao poder na Câmara Nacional de Representantes.
Austin Stoneman, parlamentonun büyük bir lideri, Ulusal Temsilciler Meclisi'nde 1860'ta iktidara geldi.
Tem por acaso um Ben Hur de 1860?
Sizde Ben Hur, 1860 var mıdır?
- Um Ben Hur de 1860?
- Ben Hur, 1860 var mı?
Tem um Ben Hur de 1860, 3a. Edição, com a errata na pág. 116?
1 16. sayfasında tekrarlanmış bir satırı olan Ben Hur, 1860, 3. baskı var mı?
- Um Ben Hur de 1860?
- Bir Ben Hur, 1860?
" Tenente, 1860.
Korgeneral, 1860.
"No ano de Nosso Senhor de 1860, a 22 de Outubro, " em Donnafugata, és seis da tarde, " a comissão eleitoral examinou os votos do plebiscite
22 Ekim 1860 tarihinde, Donnafugata'da saat 18 : 00'da Belediye Seçim Komitesi, bu kentin seçmenlerinin yaptığı halk oylamasının oylarını incelemek için bir araya geldi.
Em 1860, o Japão abrira as portas ao resto do mundo, e o seu primeiro embaixador chegara a Washington após uma longa e perigosa viagem por mar.
1860'da Japonya kapılarını bütün dünyaya açtı ve ilk Washington büyükelçisi zorlu ve uzun bir deniz yolculuğu yaparak Amerika'ya ulaştı.
Esta noite na BBC 2 há um programa sobre o "Squawking Bird", líder dos índios Blackfoot, no final da década de 1860.
Bu akşam BBC2'de Karaayak Yerlilerinin 1860'ların sonundaki şefleri... Viyaklayan Kuş ile ilgili bir belgesel var.
Aqui está um vaso feito por Lorenzo Graziati entre 1850 e 1860.
Bu vazoyu 1850-1860 yılları arasında Lorenzo Graziati yapmış.
Estava a pensar como seria o papel higiénico em 1860, 60 e tal!
1860'lardaki tuvalet kâğıtlarını merak ediyorum.
Os de 1860 e os de 1960.
1860'lar ve 1960'lar bitti artık.
Foi construída em 1860 pelo General Hugh Mercer.
General Mercer 1860'da yaptırdı ama hiç oturmadı.
" em 1860...
" Bin sekiz yüz...
Bom, a vossa Guerra Civil não foi na década de 1860?
İç Savaş 1 860'larda değil miydi?
Eles não tinham calças à corsário em 1860.
Peter, 1860'larda kapri yoktu.
LADY JANE DIGBY-FORTESCUE Amada pelos criados - 1860-1921
LEYDİ JANE DIGBY-FORTESCUE Hizmetkarlarının sevgilisiydi - 1860-1921
Encontraram lá ouro em 1860.
Orada altın bulundu 1860 yılında.
Provavelmente dos finais dos anos 50, talvez de 1860.
Herhalde 50'lerin sonuna ait. Belki 1860'lardan.
No Outono de 1860, nas suas referências às luzes de "Vestal".
1860 sonbaharında, Vestal lşıkları'na referanslarında.
A última pessoa foi enterrada aqui em 1968 e a primeira em 1860.
Buraya en son 1968'de birisi gömülmüş. İlk gömülen de 1860'da.
Estamos em 1960, não em 1860.
1960 yılındayız, 1860'ta değil.
Outros viriam a estas terras procurando escapar ao aumento da depressão do Este, mas as sombras seguiam-nos, como o fizeram ao filho do Tio Benjamin, Samson e da sua família.
Doğuda giderek büyüyen karanlıktan kaçan başkaları da batıya gelecekti. [Lawrence, Kansas Bölgesi, 1860] Ancak gölgeler onları takip edecekti.
1860.
1860.
Que tal 1860?
1860 nasıl olur?
- O que aconteceu em 1860?
- 1860'da ne oldu?
O que aconteceu em 1860?
1860'da ne oldu?
Terra, Nápoles, 24 de Dezembro de 1860.
Dünya, Napoli, 24 Aralık 1860.
O Natal de 1860 aconteceu uma única vez, e depois acabou-se, ponto final, não volta a repetir-se.
Geçmişte 1860 Noel'i bir kez yaşanıyor, sadece bir kez ve bitiyor bir daha asla yaşanmayacak.
- 1860.
- 1860.
- Não é 1860, é 1869.
- 1860'da değiliz, yıl 1869.
dedicado AO JOE RANFT 1 960-2005
JOE RANFT'A İTHAF EDİLMİŞTİR 1860-2005
No ano de 1860, a população de Rockwell Falls era de 436.
1 860'ta Rockwell Falls'un nüfusu 436'ydı.
Em Edinburgh, em 1860.
Edinburgh'ta, 1860 yıllarında.
Edimburgo em 1860?
1860 yılında Edinburgh?
Bem, esta escadaria, foi aqui que a empregada se enforcou em 1860.
Şu merdiven ; rivayete göre, 1860'da hizmetçinin kendini astığı yer.
Existem 1860 degraus...
Buradan sonra 1,860 adım... Whoa, whoa!
Aquilo filho da mãe anda a matar desde 1860.
Bu onun bunun çocuğu 1860'lardan beri öldürüyor.
Em 1860, János Bolyai morreu na obscuridade.
Janos Bolyai 1860 yılında tanınmamış bir şekilde öldü.
Agora, como por volta de 1860...
1860'lı yıllar...
Do ano 1860. Trabalhas aqui?
Burada mı çalışıyorsun?
Jeremy. A fonte que citaste para a informação sobre a década de 1860 Jonathan Gilbert...
Jeremy,... 1860'lı yıllar hakkında alıntı yaptığın kaynak, Jonathan Gilbert...
Parecia vindo do século 19, com umas enormes patilhas, a transpirar, a dizer que fazia qualquer coisa, que me levava a qualquer lado, que podia arranjar-me o que eu quisesse.
Sanki 1860'lardan çıkmış gibiydi. Uzun favorileri vardı ve terliyordu. Ben de ona beni her yere götürebileceğini ve istediğim şeyleri alabileceğini söyledim.
Está datado de 14 de Abril de 1860.
Bunu 14 Nisan 1860'ta yazmış.
" Sábado, 14 de Abril, 1860.
" Cumartesi, 14 Nisan 1860.
Ouçam. " 20 de Abril, 1860.
Dinleyin. " 20 Nisan 1860.
Estávamos em 1860, e o "Underground Railroad" era ainda que Hiram, Mabel e Eliza já não estejam entre nós, a verdade deles contínua.
Yıllardan 1860'tı ve "Yeraltı Demiryolu", Hiram, Mabel ve Eliza bugün aramızda olmasalar bile inandıkları değerler hala kalbimizde.
"22 de Abril, 1860..."
" 22 Nisan 1860.
Esses pintores holandeses que tanto o impressionavam eram Anton Mauve and Jozef Israels, artistas da Escola de Haia ( 1860 ), famosos por suas cenas rurais e temas campestres.
Hollandalı ressamların etkisi kadar Anton Mauve ve Jozef Israels'den de etkilendi. Lahey Okulu sanatçılarının kırsal ve köylü çizimleri için de kendilerini kutladı.
Que tal 1860?
1860 yılına ne dersin?
Local.
Yerel. 1860'lılar.