Translate.vc / Portugais → Turc / Abby
Abby traduction Turc
6,578 traduction parallèle
A Abby é cruel, insensível, violenta.
Abby vurdumduymaz, duygusuz, o saldırgan.
A Abby matou brutalmente o seu filho.
Abby oğlunu vahşice öldürdü.
Vou prender a Abby Crawford.
Abby Crawford'ı hapse tıkacağım.
Vai ficar tudo bem, Abby.
Her şey iyi olacak, Abby.
Abby, porque estou aqui?
Abby, neden buradayım?
Cala-te, Abby.
Sus be, Abby.
Abby, onde é que ouviste isso?
Abby, bunu nereden duydun?
Anda, Abby.
Hadi, Abby.
Abby?
Abby?
Abby, vai ver o fogo de artifício.
Abby, havai fişek gösterisine git.
A Abby precisa de ti, pai.
Abby'nin sana ihtiyacı var, babacığım.
Obrigado, Abby.
Teşekkürler, Abby.
Abby.
Abby.
Eu sei... esta noite é nossa, Abby, mas ela está triste e sozinha.
Biliyorum, bu gece bizim gecemiz, Abby, ama o üzgün ve yalnız.
Abby!
Abby!
Abby, o que se passa?
Abby, sorun ne?
Estás bem, Abby?
Hey, iyi misin, Abby?
Abby, já falámos disto.
Abby, bunu konuşmuştuk.
- O que é que a tua mãe disse, Abby?
Annen ne söyledi, Abby?
A Abby é uma criança.
Abby sadece bir çocuk.
A Abby.
Abby.
A Abby está contigo?
Abby seninle mi?
Abby?
Abby!
Elaine, viste a Abby?
Elaine, Abby'yi gördün mü?
Tens a Abby aí dentro?
Abby orada mı?
Como está a Abby? Sim?
Abby nasıl?
A Abby não fala e, a mãe está com o Michael e os amigos dele, rir como se estivesse tudo bem.
Abby konuşmuyor, annem de Michael ve arkadaşlarıyla çok iyiler, her şey normal gibi gülüşüyor.
Só quero passar por lá e ver a Abby e a Nat.
Durup Abby ve Nat'i görmek istiyorum.
Mas é Natal, deixa-me passar parte do dia com a Abby e a Natalie.
Ama Noel'deyiz, o yüzden günün bir kısmını Abby ve Natalie'ye harcamama izin ver.
Abby!
Abby.
Adoro a Abby. Então, o que conseguiste?
Abby'ye bayılıyorum.
Abby Kelly, meu cabrão.
Meşhur Abby Kelly.
Dave, a tua irmã está aqui! Abby?
Dave, kardeşin gelmiş.
Abby. Acorda.
Abby, uyan.
Adeus, Abby.
Hoşçakal Abby.
Vai para casa, Abby.
Kaldır kıçını, eve dön Abby.
Podes mudar as coisas quando quiseres, Abby.
Canın ne zaman isterse gidişatı değiştirebilirsin Abby.
- A Abby foi para Boston.
- Abby, Boston'a gitti.
Não nos dão prémios por aturarmos merdas.
Palavra uydurana ödül vermiyorlar Abby.
Sei que a Abby se foi. Sei que deves estar a sofrer.
Abby'nin gittiğini biliyorum, canının yandığını da.
Esta é a Abby, a minha mulher.
Bu eşim Abby. Abby, Vali Verona.
Deve ser a Abby.
- Siz Abby olmalısınız. - Abby Donovan, evet.
Abby Donovan, sim. O "Monstro" traz a sua "Bela".
Çirkin'imiz Güzel'i getirmiş.
Abby Donovan, o meu filho, Casey Finney.
Abby Donovan, oğlum Casey Finney.
Diz à Abby que agradeço a oferta, mas não posso ir viver convosco.
Teklifi için Abby'e teşekkürlerimi ilet ama yanınıza taşınamam.
A Abby é uma criança.
Abby bir çocuk.
Abby, preciso vê-lo.
Tamam.
Abby.
- Abby.
Então, ela devia chamar-me Abby.
Öyleyse bana Abby diyebilirsin.
Falei com a Abby.
Abby'le konuştum.
Abby, estou a tentar dormir.
Abby uyumaya çalışıyorum burada.