Translate.vc / Portugais → Turc / Amigos
Amigos traduction Turc
57,973 traduction parallèle
Basta um telefonema e os meus irmãos encontram os vossos amigos no aeroporto.
Bir telefonla kardeşlerim havalimanındaki arkadaşlarınızı bulur.
Nós não vamos abandonar os meus amigos!
Dinle! Arkadaşlarımı bırakmayacağız! Kapat şunu.
Os vossos amigos ainda podem ficar seguros. Nós não.
Arkadaşların hâlâ emniyete ulaşabilir ama biz ulaşamayız.
Tenho lá amigos contrabandistas. É uma zona autónoma.
Eski kaçakçı arkadaşlarım var.
Amigos... temos sarilhos!
Dostlarım. - Sorunumuz var!
Em que posso ajudar-vos, amigos?
Siz güzel insanlar için ne yapabilirim?
Trouxeste a escumalha dos teus amigos para o meu barco.
O pisliği gemime bindirdin. Onlar senin arkadaşın.
Eles são amigos de amigos meus.
Bir tanıdığımın tanıdıkları.
Talvez eles sejam seus amigos, não meus.
Belki de onlar senin arkadaşındır, benim değil.
Diga aos amigos, mesmo que já tenham testamentos... que é importante atualizá-los, assim como você fez.
Arkadaşlarına da anlat, vasiyetleri olsa bile aynı senin yaptığın gibi güncellemek oldukça önemli.
Ela continua a fugir com uns amigos idiotas, e só não quero que ela cometa os mesmos erros que eu fiz.
Şu aptal arkadaşlarıyla bir yerlere gidip duruyor ve onun da benim yaptığım hataları yapmasını istemiyorum.
E ele atirava moedas para os amigos dele às vezes, mas ele nunca me deu nenhuma.
Bazen de arkadaşlarına çeyreklikler atardı ama bana hiç vermezdi.
Agora estou aqui porque há muito tempo, o teu irmão e eu éramos amigos.
Buraya geldim çünkü uzun zaman önce ; abin ve ben arkadaştık.
Vocês nunca foram amigos.
Siz hiç arkadaş olmadınız.
Acabei de dar a notícia que vou passar o Dia de Ação de Graças com os meus amigos.
Şükran Günü'nü bu sene arkadaşlarımla geçireceğimi haber verdim.
O Zal e eu somos velhos amigos.
Zal ile eski arkadaşız.
Fizeste novos amigos?
Yeni arkadaş edindin mi?
Quero saber de ti e dos teus novos amigos.
Seni ve yeni arkadaşlarını tanımaya çalışıyorum.
- Luta comigo e vê os teus amigos morrer.
- Bana karşı gelirsen arkadaşların ölür.
Como disse aos teus amigos ao entrarem, isto são assuntos oficiais, portanto...
Arkadaşlarına da dediğim gibi, bu resmi bir mesele...
Tu e os teus amigos estão proibidos de qualquer envolvimento na caça ao Jace Wayland.
Jace Wayland avı konusunda senin ve arkadaşlarının herhangi bir sorumluluk alması yasaktır.
E agora vais morrer, como os teus amigos.
Şimdi sen de öleceksin.
Tu e os teus amigos estão proibidos de qualquer envolvimento.
Senin ve arkadaşlarının herhangi bir sorumluluk almanız yasaktır.
E se não as obtiver, talvez impeça todos os vampiros de conviverem com os amigos Shadowhunters.
Cevap alamazsam tüm vampirleri Gölge Avcısı arkadaşlarıyla yakın ilişki kurmaktan men edebilirim.
- Os teus amigos são nossos amigos.
- Senin arkadaşın bizim de arkadaşımızdır.
Para convencer os nossos amigos vampiros a cooperarem.
Vampir dostlarımızı iş birliğine ikna etmede kullanılıyor.
Somos amigos.
Aynı taraftayız.
E somos amigos desde então.
O günden beri birbirimizin en iyi arkadaşıyız.
Melhores amigos?
En iyi arkadaş, diyorsun.
Depois poderá matar em massa. Matar os meus amigos, a minha família.
Sonra toplu katliam yapıp arkadaşlarımı, ailemi öldürebilir.
- Amigos.
- Arkadaşsınız.
Somos amigos, melhores amigos, há muito tempo.
Çok uzun süredir arkadaşız, dostuz.
Se isto é por causa da Maia, eu não quero que penses que não podemos continuar a ser os melhores amigos porque estás a sair com alguém ou... Olha, Simon, eu...
Simon, ben...
Nunca te perdoarás se não estiveres aqui para os teus amigos.
Onların yanında olmazsan kendini asla affetmezsin.
Só partilho com os meus amigos próximos.
Sadece yakın arkadaşlarıma gösteririm.
Não tratamos assim os amigos.
Arkadaşlarımızla böyle konuşmayız.
Porque vão dizer aos vossos amigos do Mundo à Parte para não tocar na Clary.
Çünkü Aşağı Dünyalı dostlarınıza Clary'ye yaklaşmamalarını söyleyeceksiniz.
- Não pode achar que foram amigos nossos.
- Dostlarımızı suçluyor olamaz.
Vamos recolher amostras dos nossos amigos para os ilibar.
Dostlarımız için de aynısını yapalım.
Os teus amigos vampiros sabem reconhecer algo bom.
Vampir dostların kaliteden anlıyorlar.
Não tão depressa, amigos.
Cüzdanlar. Hemen.
Nós somos teus amigos.
Biz arkadaşınız. - İkisi öyle.
Desculpe pelos meus amigos, eles são apenas...
Arkadaşlarım adına özür dilerim.
Todos os velocistas que o Flash enfrentou ou estão mortos ou são seus amigos.
- Flash'ın karşılaştığı tüm hızcılar ya ölmüş ya da şu anda dostu.
Ou pessoas que ele pense que eram amigos e que estão mortos.
Ya da önce dostu sanmış sonradan ölmüş.
Quem quer que seja este velocista, é alguém que tu e os teus amigos nunca encontraram antes.
- Bu hızcı her kimse daha önce karşılaşmadığınız biri olmalı.
Somos teus amigos. A tua família.
Biz senin arkadaşınız, aileniz.
Mas ela também sabe como é ter uma família, ter amigos.
Ama aynı zamanda bir ailen ve arkadaşlarının olmasının nasıl bir şey olduğunu da hatırlıyordur.
Mostrem que podem ajudar-me, e então direi onde estão os vossos amigos.
Bana yardım edebileceğinizi kanıtlayın. Ben de size arkadaşlarınızın yerini söyleyeyim.
Talvez a vejas com os amigos viciados dela.
- Belki keş arkadaşlarıyla birliktedir.
Boa tarde, amigos.
O kadar hızlı değil dostum.