Translate.vc / Portugais → Turc / Anatole
Anatole traduction Turc
62 traduction parallèle
Anatole!
Anatole!
É a avó desse pobre Anatole.
Zavallı Anatole'un babaannesi.
Que tristeza, era uma simpatia.
Ne kadar üzücü! Anatole iyi bir adamdı.
Coitado do Anatole, não é verdade?
Zavallı Anatole.
Para a avó do coitado do Anatole.
Zavallı Anatole'un babaannesi için.
Para a avó do Anatole.
Anatole'un babaannesi için.
Aposto 50 imperiais com o Príncipe Anatole... que consigo beber a garrafa de rum sem tirá-la da boca... equilibrado no batente, sem me segurar na janela.
Prens Anatol'a karşı ben, 50 rubleye bir şişe romu ağzımdan çekmeden içeceğim. Pencerenin pervazına dokunmadan ucunda dengede duracağım.
50 imperiais para o Anatole!
50 ruble, Anatol!
Não, Anatole, ela não faz o seu tipo.
Hayır Anatol, pek senin tipin değil.
Ora, Anatole!
Anatol!
Anatole. "
"Anatol."
Anatole Kuragin?
- Anatol Kuragin.
Você só viu Anatole três vezes.
Anatol'u sadece üç kere gördün.
Anatole, para onde vai levá-la?
Anatol onu nereye götüreceksin?
Então, o Anatole Kuragin não se casou com a Condessa Rostov.
Demek Anatol Kuragin, Kontes Rostova'yla evlenme şerefini göstermedi.
- Smith? Anatole Ludwig Smith ou Ludwig von Smith, espero.
Anatole Ludwig Smith ya da Ludwig von Smith olsa bari.
Por isso, disse ao Anatole para não permitir Paulette voltar a fazer isto.
Anatole'e bir daha Paulette'in bunu yapmasına izin vermemesini söyledim.
Anatoli...
Anatole? Hadi bakalım. Başlayın.
Anatole, champanhe para todos.
Anatole, herkese şampanya dağıt.
Usando uma arma registada em nome de uma agência secreta dos EUA, o atirador disparou um tiro contra o Anatol Klevinol, antes de ser capturado, sem incidentes, a pouca distância do local do crime.
Katil, Anatole Klebanow'u, yakın mesafeden Haberalma Ajansı'na kayıtlı bir silah kullanarak tek bir atışla öldürmüş.
As palavras de Anatole podem salvar a tua amiga. - Onde está ele?
Sadece Anatole'nin sözleri o işareti silebilir ve arkadaşını kurtarabilir.
Precisas disto para curar a tua amiga.
Arkadaşını iyileştirmek için Anatole'nin sözlerine ihtiyacın var.
Encontrarás as sagradas palavras de Anatole, e serás restaurada.
Anatole'nin kutsal sözlerini bulmalısın ve sen yenileneceksin.
Anatole Lanzerac.
Anatole Lanzerac.
Anatole Lanzerac, o dono de uma galeria muito importante.
Anatole Lanzerac, önemli bir galeri sahibi.
Anatole?
Anatole?
Há um mês, Anatole Konstantinov adoeceu depois de cumprir uma missao na Estaçao Espacial Internacional.
Bir ay önce, uluslararası uzay istasyonunda görevini tamamladıktan sonra Anatole Konstantinov hastalanmış.
Anatole...
Anatoli.
Anatole.
Anatoli.
Anatole... não fico surpreso.
Anatoli... şaşırmadım
Prateleiras cheias de Anatole Le Braz na biblioteca, panquecas terça a noite. Uma olhar sobre a vida, que se ressume em agradar a uns e a outros.
Rafların hepsi Anatole Le Braz dolu, her pazartesi akşamı krep ve özlü sözümüz : "Bir denizciye iyi davran o da senin eline sıçsın."
Anatole France.
Anatole France.
Anatole, estás bem?
Lensflair, sen iyi misin?
O meu filho, Anatole, é como eu.
Oğlum Anatole'da denizi sever.
Então, amanhã logo na primeira hora irás à Secretária de Educação para te informares sobre uma criança matriculada como Anatole Mattei ou Anatole Kolarov. Espera aí.
Yani yarın okul müdürlüğüne git ve Anatole Matei ya da Anatole Kolarove adındaki çocuğu sor.
Kolarok. K-O-L-A-R-O-V.
Anatole Kolarov.
- Não, Anatole.
Ne oldu Anatole?
- E o Anatole?
- Ya Anatole?
- Endireita o chapéu, Anatole.
- Şapkanı düzelt, Anatole.
Irei para a inspecção, e o meu filho Anatole fará companhia a caminho do exército.
Teftişe çıkıyorum ve oğlum Anatole da orduya katılmaya giderken yolda yanımda olacak
Este é o meu filho, Anatole.
Bu benim oğlum, Anatole.
O Anatole não é dos mais inteligentes... mas ele é um bom rapaz, um excelente filho e... ele é um de nós, sabe.
Anatole pek parlak bir çocuk değildir ama iyi bir çocuktur, harika bir oğuldur ve o bizden biri.
Então, eu pergunto, quer ou não ser a esposa do Príncipe Anatole Kuragin?
Ben de sana soruyorum Prens Anatole Kuragin'in karısı olmak istiyor musun istemiyor musun?
Se está a pedir o meu conselho, eu evitaria Anatole Kuragin e aquela equipa.
Eğer tavsiyemi istiyorsan Anatole Kuragin'den ve o güruhtan kurtulurdum.
Ele, Anatole Kuragin e aquele terrível Dolokhov, encontraram um urso em algum lugar...
O ve Anatole Kuragin ve o rezil Dolokhov bir yerde bir ayı bulmuşlar.
Graças a Deus o meu Boris ficou longe do Anatole e do seu grupo de bêbados!
Tanrı'ya şükür oğlum Boris, Anatole ve o ayyaşlardan uzak durdu.
- Pare com isso, Anatole.
- Kes şunu Anatole.
Ele parece um palhaço, Anatole.
Maskaranın teki o, Anatole.
Pára, Anatole!
- Dur Anatole!
Onde está o Anatole?
Anatole'un nerede olduğunu da.
Anatole!
Bırakın şunu!