Translate.vc / Portugais → Turc / Aramis
Aramis traduction Turc
294 traduction parallèle
Reencontrámo-Io em 57 em Roterdão, aquando da explosão do Aramis.
57'de Roterdam'da ortaya çıktı... Aramis gemisi 59'da Franfurt'ta... patladığı zaman...
Solicitamos às pessoas sensíveis que se retirem. O lutador Aramis ousou desafiar a Mulher Hércules, a senhora Matilde!
Ve şimdi hassas olanlar ayrılabilirler Güreşçi Aramis, bayan herkül Matilda'ya meydan okudu!
Do Aramis. Do Aramis?
Aramis.
Você foi chamado tantas vezes que pensei que se lembrasse disso.
Francis Artegee çok kez aramis hatirlarsiniz diye düsündüm.
Aramis.
Aramis.
Desculpe-me, Sr. Aramis, mas quando começou a falar do pecado original... perdi o controlo e entusiasmei-me.
Beni affedin, Mösyö Aramis, fakat siz ilk günah hakkında konuşmaya başladığınızda... heyecanlanıyor ve kontrolümü kaybediyorum.
- Athos, Porthos e Aramis.
- Athos, Porthos and Aramis.
O Aramis leva a morte muito a sério.
Aramis ölümü çok ciddiye alır.
- Aramis.
- Aramis.
Eu era o tipo do Aramis.
- Evet. - Ben de "Aramis" olandım.
Aramis?
- Aramis.
Aramis?
Aramis. Aramis.
Foi bom o vosso amigo Pedro ligar à polícia... quando viu a vossa emissão improvisada.
Arkadasiniz Pedro, dogaçlama yayininizi görünce... iyi ki polisi aramis.
Aramis!
Aramis!
Pára de rezar e vem para a borga comigo, Aramis!
Dua etmeyi bırak da benimle konuş, Aramis!
O padre Aramis!
Peder Aramis!
Padre Aramis, Sua Majestade está a ter problemas.
Peder Aramis, Majesteleri Cizvitlerle...
Ninguém guarda segredo tão bem como os Jesuítas. Ah, Aramis!
Kimse Cizvitler kadar iyi sır saklayamaz.
O Porthos e o Aramis também.
Porthos ve Aramis de ortada yok.
- Aramis...
- Aramis...
Não te armes em Deus comigo, Aramis!
Benimle Tanrı oyunu oynama, Aramis!
A fé falha-nos a todos, Aramis.
Ama hepimiz inançlıyız, Aramis.
O Aramis tinha a sua fé.
Aramis'in inancı vardı.
De manhã, manda-nos chamar ao palácio para te aconselharmos.
Ve sabah olunca, Athos, Porthos ve Aramis'i danışmanların olarak saraya çağırt. Sonra her şey yoluna girer.
Quero que caceis o Porthos, o Athos e o Aramis e que me tragais as suas cabeças.
Porthos, Athos ve Aramis'i bulacaksın. Bana kellelerini getireceksin.
É Aramis.
Aramis.
Lembras-te da Aramis, certo?
Aramis'i hatırlarsın, değil mi?
Atos, Aramis... e você deve ser Portos.
Athos, aramıs... Ve sen de porthos olmalısın.
- Por favor perdoe Aramis.
Aramis'i bağışla.
Este é Aramis.
Ben de Aramis.
Aramis?
Erken başlamamalılar. Doğru değil mi Aramis?
Richelieu irá tê-lo acovardado numa prisão eu não pretendo temer nada. assim seja.
Bunun yerine Kardinal'in hücrelerinden birine sineceksiniz. Aramis, hiçbiryere sinmeye niyetim yok. Eğer beni hücreye tıkmak isterlerse, veya asmak isterlerse, yaparlar.
ou matar-te-ei.
Seni öldürmem için, benimle dövüşme Aramis!
- Este ano não é Aramis?
- Bu sene Aramis yok mu?
- O meu primo, o Aramis.
- Kuzenim Aramis.
Esperem! Há um tipo, o Aramis.
Durun, durun, ismi Aramis.
- Ali está o Aramis.
- İşte Aramis.
- Acabámos de falar com o Aramis.
- Aramis'le konuştuk.
Falta-nos uma peça do puzzle que incrimine o Aramis?
Bulmacanın bir parçası mı eksik?
O Aramis é um dos chefes do Diagur.
Aramis Diagur'un teniente'lerinden.
O Aramis disse que recebeu o dinheiro do Diagur.
- Bilgim... - Aramis Diagur'dan aldığını söylemişti.
Vamos recomeçar do zero, Aramis.
Baştan alalım.
O teu rapaz das entregas, Aramis. Se ele fez alguma coisa, foi sem o meu conhecimento.
- Hapishane teslimatçın Aramis.
Os agentes federais estão a investigar o dinheiro que deste ao Aramis.
Aramis'e verdiğin paranın peşindeler.
- Às 18h30. Perfeito. Ficas com duas horas e 15 minutos para essa nuvem molecular densa de Aramis se dissipar.
Mükemmel. "Aramis'in yoğun moleküler karaltısı" nı yok etmen için, 2 saat 15 dakikan var.
A : Aramis
Aramis
Aramis, B :
A : Aramis, B : Kardinal Richelieu C :
A, Aramis.
A : Aramis.
É um hipócrita.
Aramis?
Sérgio...
Aramis
Deste alguma coisa ao Aramis, para além dos 7.500 dólares?
Aramis'e 7500'den başka para verdin mi?