Ballet traduction Turc

Deram-me um papel... no novo ballet.

- Yeni gösteride rolüm var. - Yeni mi?

Novo ballet?

Ne gösterisi?

Que ballet? Os Sapatos Vermelhos!

Kırmızı Ayakkabılar!

Não. Estou apenas a trabalhar na música do meu novo ballet. Os Sapatos Vermelhos.

Yeni bale gösterim Kırmızı Ayakkabılar'ın partisyonu üzerinde çalışıyorum.

Também é o meu ballet?

Bu benim de çıkacağım bale gösterisi mi?

Sim, está a começar um novo ballet.

Evet, öyle yapacak.

Há muitas companhias de ballet de primeira classe... aos quais pode mostrá-lo... para seu benefício.

Kendin için yararlı olabilecek bir çok birinci sınıf bale ekibi var.

Não sei se a minha maior ambição é trabalhar para o ballet.

Bale çalışmaları en büyük hayalim değil.

Não trabalhe mais no novo ballet, decidi rasgá-lo.

Unutmadan, yeni gösteri için hiç bir yeni çalışma yapma. - Onu fes etmeye karar verdim.

Para o ballet Lermontov sempre.

- Lermontov Balesi ile her zaman.

Estamos a preparar um novo ballet.

Yeni bir bale gösterisi hazırlıyoruz.

Hoje é a noite de estreia de "Cupid and Psyche". Uma nova ópera do jovem compositor inglês Julian Craster... cujo único trabalho conhecido até agora... é a partitura de ballet de "Os Sapatos Vermelhos".

Bu gece, tek bilinen çalışması Kırmızı Ayakkabılar'ın partisyonu olan İngiliz besteci Julian Craster'ın yeni operası Eros ve Psyche'nin ilk gecesi.

"Os Sapatos Vermelhos" foi um grande sucesso em Monte Carlo... no ano passado, com o ballet Lermontov... mas ainda não foi apresentado neste país.

Kırmızı Ayakkabılar, Lermontov Bale grubu tarafından sahnelendiği Monte Carlo'da büyük bir başarı kazanmıştı. Ama bu ülkede henüz sahnelenmedi.

É... o ballet... que lhe deu fama... e a que ela... deu fama.

Bu onu, onun ismini yaratan bale gösterisi.

No Empire Ballet.

Empire Balesi'nin bir elemanıydım.

Aos 16 anos, entrei no Empire Ballet.

On altı yaşımda Empire Balesi'ne katıldım.

Ele lhe dirá que escreveu um "ballet" para si.

Senin için bir bale bestelediğini söyleyecek.

Quer que faça de palhaço no nosso ballet.

Yeni bale de palyaçoyu oynamanı istiyor.

Ela era uma dançarina de ballet, e todos diziam que era muito boa.

Bir balerindi, herkes de onu çok beğenirdi.

Quando ela atingiu os 20 anos, estava dançando no Ballet Russo, e o papá estava muito orgulhoso dela.

Iris 20 yaşına geldiğinde, Rus Balesi'nde dans ediyordu ve babam da onunla iftihar ediyordu.

- Tenho bilhetes para o ballet.

- Baleye bilet aldım.

- O ballet?

- Bale mi?

Vejo que fez ballet.

Bale eğitimi almış olduğunu görüyorum.

"Vá ver uma peça ou um" ballet "

" Bir oyuna veya baleye gidersiniz

Vão sair por mar num barco leste-alemão, dentro dos cestos do guarda-roupa de uma companhia checa de ballet.

Sizi bir Doğu Alman teknesiyle Çek Bale Topluluğu'nun kostüm sepetlerinin içinde denizden göndereceğiz.

O ballet.

Bale.

Las ter com a tua família para levá-los ao ballet.

Ailenle baleye gitmiştiniz...

- Sim, sim, o Ballet de Bolshoi... Estarão por cá três ou quatro dias.

Bolşoy Balesi 4 gün için burada.

Havia decidido ir ao Ballet de Bolshoi.

Bolşoy Balesine gidecektim.

Eu fui ao ballet ontem à noite nos Campos Elísios.

Baleye gittim.

E os lugares nos jogos dos Giants e uma inscrição na temporada de ballet.

Giant maçına yer ve bale sezonuna abonelik.

É o último espectáculo do Ballet Imperial Russo.

Rus Kraliyet Balesi'nin son gösterisi.

Detesto ballet.

Baleden nefret ederim.

Mas isto não é um ballet qualquer.

Ama bu sıradan bir bale değil.

Me chamo Nikolai Rogozhin, diretor geral do Ballet Imperial Russo.

Ben Nikolai Rogozhin, Rus İmparatorluk Balesi'nin Genel Yönetmeni.

Talvez seja invulgar entre médicos e detetives, mas no ballet é muito usual.

Belki doktorlarla dedektifler arasında olağan değil ama balede çok olağan.

- No ballet.

- Bale sırasında.

Não, bailarina de ballet. Ballet.

Hayır, balerin.

- Sabes o que é o ballet?

Baleden anlar mısın? - Biraz.

Alguma vez fizeste ballet?

Hiç bale kursuna gittin mi?

Ballet?

Bale mi?

Senhor, Cássio informou-me que chegou o seu ballet grego.

Efendim, Cassius sizin Yunan balenizin buraya geldiğini bildirdi bana.

O meu ballet grego?

- Yunan balesi mi? Neredeler?

Acreditas que nos conhecemos no grupo de ballet jazz do M.I.T.?

Aslında onunla MIT'deki caz balesi topluluğunda tanışmıştık.

Suzy Banyon decidiu aperfeiçoar os seus estudos de ballet... na mais famosa escola de dança da Europa.

Suzy Bannion Avrupa'nın en ünlü bale okulunda bale dersleri almaya karar verdi.

No ano que vem, depois de terminar o curso, tenho uma oferta da escola estatal de ballet em Genebra.

Gelecek yıl, kursu tamamladıktan sonra, Cenova'daki bale okulundan bir teklif var.

... e então, em fins do século 19, a técnica do ballet clássico... assumiu um estilo diferente, mais estilizado.

Daha sonra 19. yüzyılın ortalarına doğru,... Klasik bale teknikleri... Daha farklı, daha şık bir hal almıştır.

Então, esse ballet?

Ya bale?

Era uma notoriedade no ballet russo.

" Otuz yıl önce, zanlı, yani Dr. Grayson, Rus Balesi topluluğunun önemli bir üyesiydi.

Vou muito ao ballet.

Ben baleye gittim.

Vou dizer-lhe que chegou o seu ballet grego.

Ona şu Yunan balesinin geldiğini söylerim.