Translate.vc / Portugais → Turc / Benz
Benz traduction Turc
159 traduction parallèle
Ele quer me dar umaMercedes-Benz azul, é minha cor f avorita.
Bana mavi bir Mercedes hediye edecek. En sevdiğim renk.
Do outro lado, Benz.
Onun karşısında Benz.
- Benz.
- Benz.
Um dos seguranças russos - Benz.
Rus güvenlik görevlilerinden biri, Benz.
Agora de certeza que o Comissário Benz terá uma viagem mais segura.
Şimdi Komiser Benz çok daha güvenli bir yolculuk yapacak.
- Não tem cara de...
Maymuna da pek benz... Neyse.
Depois vieram os Árabes e compraram muitos Mercedes Benzes.
Sonra Araplar geldi ve Mercedes Benz'ler satın aldılar.
Keys conduz um Mercedes-Benz enquanto os seus colegas de turma... ensinam gramática a pequenos estúpidos.
Sınıf arkadaşları, küçük ahmaklara dilbilgisi öğretirken Keys, Mercedes-Benz'e biniyor.
Quero um Mercedes-Benz.
Ben bir Mercedes istiyorum.
Os finalistas da escolha são o Volvo, o novo Benz e a série 3 da BMW.
Benim köpeğim bir şampiyondur, saf kan kaniş. Onu meşhur şampiyon Olimpos Zeus'uyla çiftleştirmek için saklıyordum.
Bem, o BMW é um carro divertido, mas, se fores contra uma parede, o Benz tem airbag, portanto escolheria o BMW.
O hayvanı buldum. Benim zengin dul Kankakee Düşesi ile. Ve onu test ettirdim, Bundy.
Bundy, acorde! Peg, meninos!
Bilgimi Volvo, mini Benz ve BMW'nin 3 serisi ile sınırladım.
Al, porque não nos acordaste para te rendermos? O leão protege as suas crias. O xerife mandou dizer-lhes que não encontrou nada no vosso quarto.
BMW sürücü arabası ama herhangi bir duvara çarparsan eğer Benz'lerde hava yastıkları var, yani BMW'yi seçerim.
Tem um Mercedes-Benz preto, matrícula CRL 507?
CRL 507 plakalı, siyah bir Mercedes-Benz'iniz var mı?
Qual é a sensação de ficar debaixo de um verdadeiro Mercedes?
Gerçek bir Mercedes-Benz'in altında çalışmak nasıl bir şey?
E se veio de Jaguar ou Mercedes-Benz, não me interessa.
İster Jaguar'la, ister Mercedes Benz ile gelin, kimin umurunda?
Estou a ter um caso com um Mercedes Benz.
Bir Mercedes-Benz ile ilişkim var.
- Este é um Bends, certo? - Benz. - Benson?
Bu Bends, değil mi?
- Não, Benz.
- Benz.
E conduz um Mercedes Benz novinho.
Son model Mercedes Benz kullanan.
O Ray Ray e o Bear num Benz!
Ray Ray ve Bear, Mercedes sürüyor!
Não, o Mercedes Benz é o Cadillac dos automóveis.
Hayır, otomobilin Cadillac'ı Mercedes Benz'dir.
Vi lá um Mercedes Benz preto lindo!
Orada siyah bir Benz beni bekliyor. Ve hiç kimsenin işine yaramıyor.
Sou o professor Benz.
Merhaba. Ben Profesör Benz.
São como as do Mercedes Benz descapotável, o carro preferido de uma mulher jovem e inteligente.
Genellikle genç ve profesyonel kadınların tercihidir.
O meu Benz é azul.
Benim arabam mavi.
O meu marido também tem um...
Bu benim kocamın şeyine benz...
O Benz!
Benz!
O Benz não!
Benz'im olamaz!
Não comprem um Mercedes Benz e não o estacionem frente ao Brooklyn Hospital, para os desgraçados o verem.
O parayla Mercedes Benz alıpta, fakirlerin önünden geçtiği Brooklyn Hastanesi'ne park etme.
Roubaste o Mercedes-Benz do Adolf Hitler
Adolf Hitler'in Mercedes-Benz'ini çaldın.
As três coisas que mais gosto da Alemanha. O meu Mercedes Benz.
Almanların 3 şeyini severim.
Não haver limite de velocidade nas auto-estradas.
Mercedes Benz. Otobanda sınırsız sürat.
Deve ser dona de uma bela casa, para conduzir um Benz.
Benz sürdüğünüze göre çok iyi bir ev kadınısınız.
Os automóveis e descapotáveis Mercedes-Benz.
İki kapılı ve üstü açılır Mercedes-Benz'ler.
E a minha actuação foi elogiada pela Mercedes Benz USA com a atribuição de uma pequena placa.
Mercedes-Benz Amerika çalışmamı bir plakla ödüllendirdi.
Em 10 anos, eu e tu ainda vamos ter um Benz igual.
10 yıl içinde bir mersedes'im olabilir dostum.
E o meu cartão, que deixei na Benz?
Benz de biraktiğimiz biletimden ne durumda?
Ele viu um Mercedes azul em inúmeras ocasiões no 2538 Mercado Avenue.
Pek çok kez mavi bir Benz görmüş. Mercado Caddesi, 2538 numarada.
Quem sabe se até é o mesmo carro?
Aynı Benz olduğu ne malum?
- Está a encobrir o tipo do Mercedes.
- Benz'in sahibini koruyor.
Vês, se eu comparar o Benz ao BMW
Gördün mü, Mercedes ile BMW'yi karşılaştırırsak...
O Benz é mais suave e o BMW tem mais poder
Mercedes daha yumuşak fakat BMW daha güçlüdür.
Eles levaram o Benz, e nós temos o BMW
Mercedes'i alıp gittiler, biz de BMW'yi aldık.
Ela só queria um Mercedes-Benz.
Tanrım, onun bütün istediği bir Mercedes Benz'di.
Não sabia que a Benz começou a fazer Isuzus
Benz, lsuzu yapmaz, hikaye yazma
Mercedes-Benz, posso ajudá-lo?
Mercedes Benz, size yardımcı olabilir miyim?
É Benz.
Benson değil.
Um 300E, Benz.
Benz.
Marcas de pneus.
Lastik izleri bu izler klasik üstü açık Mercedes Benz lastiğine benziyor.
Espera... espera... Fui com o Benz a Francoforte.
Arabayla Frankfurt'a gittim.