Bigger traduction Turc

E também "Bigger than life" de Nicholas Ray.

Ayrıca Nicholas Ray'in "Bigger Than Life" ı da gösterime girmiş.

Mas no Bigger Brothers podemos ajudar.

Ama Büyük Ağabeyler`de, biz sana yardım edebiliriz.

É do Bigger Brothers?

Merhaba, Büyük Ağabeyler mi?

AGÊNCIA BIGGER BROTHERS A última vez que viste o teu pai foi há seis anos?

Demek babanı son kez 6 yıl önce gördün.

Qualquer um destes rapazes adoraria tê-lo como Bigger Brother.

Bu çocuklardan biri sizin gibi bir Büyük Ağabeyi olduğu için sevinecek.

Já têm um Bigger Brother para mim?

Hala benim için Büyük Ağabeyiniz yok mu?

Descendente espiritual de Thoreau ele representa um individualismo sólido e sereno que parece tristemente deslocado na Nova Inglaterra dos anos 50.

Mesela, Douglas Sirk'in 1955 yılında çektiği "All That Heaven Allows" filmini veya Nicholas Ray'in 1956 yılında çektiği "Bigger Than Life" filmini ele alalım. Bunların B filmleri olmadığını göz önünde bulundurmalısınız.

- Eu também tenho fome. O Richie nem sequer almoçou.

Nicholas Ray'in "Bigger Than Life" filmine bakın.

Em Gash, o Dr. Lawrence mostra ao Dr. Bigger como um dos seus pacientes está a progredir.

Gash'de, Dr Lawrence Dr Bigger'a hastalarından birinin nasıl bir ilerleme kaydettiğini gösteriyor

His baby mama car crib is bigger than his

* Bebeğinin arabası, onunkinden büyük *

The world I see is so much bigger, now that I'm alone

Gördüğüm dünya çok fazla büyük Şimdi yalnızım

Life is bigger. It's bigger than you and you are not me.

Hayat, kocaman senden daha kocaman ve sen ben değilsin

Estão a tentar fazer do meu primo um Bigger Thomas.

Kuzenimi aldınız. Bigger Thomas gibi.

Gosto do branco para cantar "Bigger".

Bence bigger'ı söylerken bunu giymeliyim. Tamam.

Bigger.

Daha geniş aç.

Andaste com o fanfarrão de um Bigger Brother! Não foi?

Etmiyor muydun?