Translate.vc / Portugais → Turc / Cadillac
Cadillac traduction Turc
880 traduction parallèle
Acho que era um Cadillac. "
Cadillactı sanırım.
Seria o mesmo que rebocar um Cadillac com os quatro pneus rebentados.
Dört tekeri inik 57 model bir Cadillac'ı çekmek gibi olur.
- Ou com o Mr. Cadillac.
- Ya da Bay Cadillac.
Chega aqui num calhambeque, choca contra o meu Cadillac...
Sonra bir külüstürle geldin, Cadillac'ıma çarptın...
- É um Cadillac.
- Bu bir Cadillac.
Pensas no teu vison ou na tua Cadillac?
Aklından neler geçiyor : Kürkler mi, Cadillaclar mı?
Vamos roubar o Cadillac?
Cadillac'i çalalim mi?
Cadillac Eldorado!
Cadillac Eldorado!
- Eu vou voltar de Cadillac.
- Bir Cadillac'la döneceğim.
Cadillacs a voar na América
Cadillac'lar Amerika'da gezer
O Cadillac descapotável lá fora. " "Princesa Kosmos." "
New York'un sosyal çevresine girdim.
Não sei. Se vir um Cadillac rosa, saberei que ele está por perto.
Bilmiyorum, ama pembe bir Cadillac bulursam, etrafında bir yerdedir.
Acho que vi o Cadillac dele ao fundo da rua.
Cadillac'ını şu sokakta görmüş müydüm acaba?
O Bubber Reeves rebentou com o Cadillac dele e ele mandou-o direitinho para a prisão.
Bubber Reeves, Val'ın Cadillac'ını hurdaya çevirince onu hemen hapse yolladı.
Detesto ter de interromper, mas acho que a Martha acabou de chegar de Cadillac.
Sanırım az önce bir Cadillac'la Martha geldi.
Saia um Cadillac, Willard!
Sana bir Cadillac geliyor Willard.
O Cadillac preto.
Siyah Kadillak.
A conduzir Cadillacs novos, pagando 50 % numa aposta.
Yeni Cadillac'larında gezip, bir bahise yüzde elli ödüyorlar.
Mais um vez a descrição de seu veículo... Cadillac conversível verde-escuro ano 1958... com placa de número E2546.
Yine aynı araç tarif edilmekte koyu yeşil 1958 model üstü açılabilir Cadillac plakası E2546.
Trata-se do Cadilac 251798.
Bir Cadillac, 251798.
Vamos levar o Cadillac por um tempo.
Bir süre Cadillac'ı alacağız.
Troco-a pelo meu Cadillac.
Dinle, Cadillac'ımla takas edelim.
A única vez que eu vi um motor assim foi num Cadillac.
Böyle bir motoru ancak bir Cadillac'ta görebilirsin.
Localiza-me um Cadillac branco.
Bana beyaz bir pezevenk arabasını araştır.
Depois, vou amarrar uma das pernas dele àquele Cadillac. E a outra perna àquele Ford. E pronto!
Bir bacağını şu Cadillac'ın tamponuna diğerini de şu Ford'a bağlarım ve "bum!"
Foi o tipo que disse à Chrysler que a Cadillac estava a livrar-se de algumas coisas.
Cadillac'ın, kanatçıklardan kurtulmaya çalıştığını Chrysler'e ileten kişi oydu.
- Foi o tipo que avisou a Chrysler que a Cadillac estava a suspender os produtos deles.
Cadillac'ın kanatçık yapımını devam ettirmediğini Chrysler'e ileten kişi odur.
Um grande Cadillac preto.
Büyük siyah bir Cadillac.
O Cadillac é o meu preferido.
Yine de Cadillac en sevdiğim araba.
Quanto a mim, quero entrar e comprar um Cadillac branco descapotável.
Ben şimdilik, karaya ayak basmak ve üstü açılır beyaz bir Cadillac almak istiyorum.
Aquele não é nenhum Cadillac branco.
Bunun beyaz Cadillac olmadığı ortada.
A mãe recebe um Cadillac novinho.
Anneye yeni bir kadillak.
O Cadillac com a matrícula YNL 877 pertence-lhe?
YNL 877 plakalı Cadillac sizin mi?
Até lá, o teu Cadillac andaria muito melhor a mijo de burro.
Bunu beklerken Cadillac'ınız içine eşek çişi koyarsınız.
Preciso dum cadillac para ela me ligar?
Kardeşinin ilgisini çekmek için Cadillac mı gerek?
Um Cadillac novinho em folha... com registo e tudo, dois mil.
Yepyeni ruhsatlı, iki bin dolar.
Como dos políticos a quem safas o filho bêbado que se estampou com o Cadillac.
Sarhoş çocuk Kadillakla telefon kulubesine her tosladığında, politikacı babadan para sövüşlersin.
Levem o meu Cadillac.
İşte benim Cadillac.
- Ei, esse é o meu Caddy!
- Hey, o benim Cadillac'ım!
- Eles também têm Cadillacs?
- Belki onlar da Cadillac kullanıyordur.
Clyde, manda esse Caddie para a sucata.
Clyde, Cadillac'ı parçala.
Onde está o Cadillac?
Cadillac nerede?
O Cadillac que tínhamos.
Bizim Cadillac.
Primeiro trocas o Cadillac por um microfone.
Önce Cadillac'ı bir mikrofonla takas ediyorsun.
O Cadillac Eldorado.
Cadillac Eldorado.
Estão a admirar este Cadillac...
Siz şu Cadillac'a bir bakın...
Aqui está um exemplo ; Cadillac Coup DeVille 1973 por 6299.
İşte, 73 model bir Cadillac, 6.299 dolara.
Este é o único Cadillac e eu só conduzo um cadillac.
Tek Cadillac bu. Ben Cadillac'tan başka bir şeye binmem.
- Um táxi e um Cadillac.
- Bir taksi ve bir Cadillac.
- O Cadillac...? - Ciello, se ele passar no teste, eu mesmo tratarei da sua acusação.
Ciello, eğer bu test pozitif çıkarsa, seni bizzat dava edeceğim.
E um Cadillac?
Cadillac'a ne dersin?