English phrases | Russian phrases | Turkish phrases
Translate.vc / Portugais → Turc / Connecticut

Connecticut traduction Turc

829 traduction parallèle
Atenção a todos... já é dia. Espero subir à superfície... às 1900, recarregamos as baterias, e proceguimos em velocidade de cruzeiro de volta a Connecticut.
- Günışığı var, yüzeye çıkıp bataryaları doldurup
O Reynolds levá-los-á a Connecticut às 1 1 : 00.
Reynolds onları Connecticut'a 1 1'de götürecek.
- Green Hill, Connecticut.
— Connecticut'taki Green Hill.
Vamos levá-lo até Connecticut. - Connecticut?
Onu Connecticut'a götürmekte hiç zorlanmayacağız.
- Tenho uma quinta em Westlake.
Westlake, Connecticut'taki çiftliğime.
- Não vou para Westlake. - Tem de me ajudar.
Ben Connecticut'a falan gitmiyorum.
É melhor mudar de ideias quanto a Connecticut.
- Günaydın. Connecticut'a gitmek konusundaki fikrini değiştirsen iyi olur.
Sim, Alice, estou no Connecticut. Não posso ir porque estou retido.
Evet Alice, Connecticut'tayım ama elimden olmayan nedenlerden dolayı dönemiyorum.
No Connecticut não há leopardos, pois não?
Connecticut'ta hiç leopar bulunmuyor, değil mi?
Nunca houve leopardos no estado do Connecticut.
- Connecticut'ta asla bir leopar olmamıştır. - Ama artık var.
Bom, não conseguia dizer Connecticut.
Connecticut'ın nasıl yazıldığını bilemedim.
Grande Pescoço, Connecticut.
Küçük ense, uzun ense, büyük ense, Connecticut.
com a Menina Ellen Whitcomb.
New Milford, Connecticut'tan Bn.
New Milford, Connecticut.
Ellen Whitcomb'la görüşeceğim.
Connecticut, amanhã à noite.
Connecticut'a, yarın akşam.
Con - nec - ti - cut.
Connecticut.
E, para mais, conheces aquela gente suburbana - Connecticut, Darien.
Üstelik sen şu banliyö gruplarını iyi biliyorsun, Connecticut, Darien, oraları.
Mas ir ao Connecticut a uma festa... ficar em minha casa... a Jane e o Harry...
Ama Connecticut'ta bir partiye gidiyorsak ve benim evimi kullanıyorsak...
Não, Pomfret, Connecticut.
Hayır, Pomfret, Connecticut. Adımı annemden almışım.
A seguir, vou leva-lo ao Connecticut.
Bu gece onu Connecticut'a götürüyorum.
Aconteceu ha cerca de três anos no Connecticut.
3 yıl önce Connecticut'ta gerçekleşti.
Não vão para o Connecticut esta noite?
Bu gece Connecticut'a sürüyorsunuz, değil mi?
Para o mundo do teatro, New Haven, Connecticut, é um percurso curto entre o Teatro Shubert e o Taft Hotel, rodeado pelo que parece ser uma pequena cidade,
Tiyatro dünyası için New Haven, Connecticut.. .. Shubert Tiyatrosu ile Taft Oteli arasında, küçük bir şehir tarafından.. .. çevrelenmiş gibi görünen kısa bir kaldırım parçasıdır.
Táxi amarelo em direcção a Noroeste na Columbia Road e Connecticut.
Sarı renkte taksi Connecticut ve Columbia Yolu'nun kuzeybatısına doğru ilerlemekte.
Repito, táxi amarelo em direcção a Noroeste na Columbia Road e Connecticut.
Tekrar ediyorum, Sarı renkte taksi Connecticut ve Columbia Yolu'nun kuzeybatısına doğru ilerlemekte.
Bloquear todas as ruas que intersectam a Connecticut Avenue, numa linha desde Wisconsin até ao parque.
Connecticut Caddesi, Wisconsin, park doğrultusundaki tüm yolları kapatın.
O meu pai trouxe estas coisas de nossa casa no Connecticut.
Babam bu eşyaları Connecticut'taki evimizden getirmişti.
- Para Connecticut.
- Connecticut'a.
Tenho que ir para Connecticut.
Connecticut'a gitmem gerekiyor.
Ela foi passar o fim-de-semana a Connecticut.
Hafta sonu tatili için Connecticut'a gitti.
A Connecticut?
Connecticut'a mı?
Willoughby, Connecticut, suponho, ou Willoughby, Nova Iorque.
Willoughby, Connecticut sanırım. Ya da Willoughby, New York.
Ligua-me com Westport, Connecticut, por favor?
Westport, Connecticut'ı bağlar mısınız?
- Somos de Connecticut
- Biz Connecticut'tanız.
Algum de vocês é do Connecticut?
Hey, aranızda Connecticut'lı var mı?
Quando voltavas para Connecticut no comboio lembras-te daquele moço de recados do hotel?
Connecticut'a giden o trende o yakışıklı kondüktörü hatırladın mı...
Um lugar no deserto, Danville é em Connecticut.
Çölde bir yer, Delville Connecticut'ta.
Irving é apresentado in Connecticut.
Irving şimdi Connecticut'da köşesine çekildi ve biz de onu Paris'ten arıyoruz.
Estamos sempre a falar em ir viver para o Connecticut.
Hep, Connecticut'ta bir ev almayı konuşuyoruz ya.
- Para o Connecticut.
- Connecticut. Evet.
- Pois. Não posso ir para o Connecticut.
- Connecticut'a gidemem.
Um Ianque na Corte do Rei Artur.
Kral Arthur'un sarayında Connecticut'lı bir Amerikalı.
Os satélites dão tempo limpo sobre o Wyoming e Connecticut.
Uydu fotoğraflarına göre Wyoming ve Connecticut'ın üstü açık.
Temos que levá-los para Chance-Vought, em Straford, Connecticut.
Bunları Chance-Vought, Stratford, Connecticut'a götürmek istiyoruz.
Quero viajar com o Brett por uma semana... para visitar a minha irmã em Connecticut.
Kız kardeşimi görmek için Brett'i de alarak bir haftalığına Connecticut'a gitmek istiyorum.
Vamos levar material contaminado para o Kanenicut.
- Hasar görmüş malzemeyi Connecticut'a götürüyoruz.
Porquê Kanenicut?
- Niye Connecticut'a?
Estou no Connecticut nu.
Aklımı kaçırıyor olmalıyım, hepsi bu. Çıplak bir halde Connecticut'ta sürtüyorum.
Muita gente de Connecticut... veio trabalhar nisto.
Bir gemi dolusu Kanadalı köprüde çalışmaya geldik.
Outra pessoa de Ibiza.
Connecticut'a, evet. Ibiza'dan birisi daha.
Vamos entrar na Cannonball O vencedor ganha 1 milhão de dólares, em notas.
- Connecticut'a yarışıp birisinin $ 1 milyon nakdini yürütecekler!

© 2017 - 2024 Translate.vc | [email protected]