Translate.vc / Portugais → Turc / County
County traduction Turc
1,597 traduction parallèle
Depois de terem autografado o vosso exemplar, vão tirar uma fotografia com um membro ao vivo do "Atomic County".
Sayınızı imzalattıktan sonra, Atomic County'nin canlı bir karakteriyle fotoğraf çektirebileceksiniz.
A Newport Living vai cobrir casos quentes de Orange County, eventos e moda determinados por mim e pela minha equipa de... Bem, eu.
"Newport'ta Yaşam" dergisi, Orange County'deki trendleri, olayları ve modayı, benim ve ekibimin bel benim, belirlediğim şekilde aktaracak.
"As Pontes de Madison County"...
Yasak İlişki. Vay canına.
"As Pontes de Madison County", "Legalmente Loura"...
Yasak İlişki. Tamamen Sarışın. Bu filmler biraz...
Isso foi uma coisa da Califórnia que ela aprendeu em Orange County?
Bu Brooke'un O.C'den gördüğü Kaliforniya tarzı birşey olmasın?
- Gabinete do Xerife do Condado de Putnam.
- Putnam County Şerifi'nin ofisi.
Enfrentei todos os advogados da acusação no condado de Cook.
Cook County'deki her savcıyla karşı karşıya geldim.
Certamente não haviam chineses em Hazzard County... mas Bo e o Luke tinham os seus problemas!
Hazzard ilçesinde hiç Çinli yoktu. Fakat Bo ile Luke'un kendine has problemleri vardı!
- Havia uma bolsa com um médico no County, mas já me passou a ideia.
- Devlet hastanesindeki muhteşem doktorun verdiği endrokrinoloji bursu vardı, ama o iş beni biraz aşar.
Vai perder a chamada para o almoço da prisão.
County'deki yemek davetini kaçıracaksın.
- Los Angeles, County Hospital?
Los Angeles. Devlet hastanesi.
Enviaste o relatório da tua terapia antifúria?
- County'ye öfke kontrolü belgelerini yolladın mı?
Atoka Valley County iniciou a pulverização obrigatória de insecticida sobre boa parte do distrito hoje.
Atoko Vadisi İlçesi genel ilaçlama başlattı bölgenin büyük bir bölümü bugün zehirlendi.
- O Xerife de Marin County.
Marin County şerifi.
Eu verifiquei com o escritório do condado.
Lake County Tapu Dairesi'ni aradım.
- Um embrulho para County Records?
Şehir Kayıtlarına paket mi gidecek?
Woody Goodman é oficialmente o Supervisor de Balboa County, historicamente conhecido como Presidente da Câmara de Neptune.
Woody Goodman resmi olarak Balboa Bölgesi Denetleyicisi oldu. Bu pozisyon, eskiden beri Neptune Valiliği olarak anıIır.
Se vocês dois não se importam, gostava de ver... aquela série fixe da Fox sobre adolescentes em Orange County.
Sizin için mahsuru yoksa, Orange County'de yaşayan gençlerin hayatını anlatan Fox dizisine bakacağım.
John Clark foi guarda na prisão de Kellog County entre 1955 e 1963.
Kellogg County'deki eyalet hapishanesinde 1955 ve 1963 yılları arasında gardiyan olarak çalışmış.
Já te disse que isto é "area de plantio".
Bu Humboldt County ( bir film ).
- Archivos de Toluca County, por favor.
- Toluca County Arşivleri, lütfen.
Orfanato de Toluca County, por favor.
Toluca County Yetimhanesi, lütfen.
Orange County proporcionou-nos a oportunidade de ouvir e fazer perguntas a um agente dos Narcóticos sob disfarce, que anda nas ruas por nós, a lutar contra esta terrível epidemia da Substância D.
Orange ilçesinden gizli bir narkotik dedektifi açıklama yapmak için burada. Kendisi sokaklarda D maddesi salgınına karşı mücadele veriyor.
Não vou dizer-vos primeiro o que faço como agente sob disfarce para procurar os traficantes e a fonte das suas drogas ilegais, nas ruas das nossas cidades e nos corredores das nossas escolas, aqui, em Orange County.
Size ilk anlatacağım şey Orange ilçesi sokaklarında ve okul koridorlarında uyuşturucu satıcıları ve yasadışı kaynaklarını bir gizli polis olarak nasıl takip ettiğim olmayacak.
Na verdade, trabalha para a esquadra de Orange County, sob disfarce, e é provavelmente por isso que o Barris anda atrás dele.
Aslında Orange ilçesi şerifi için gizlice çalışıyor. Barris de bu yüzden peşinde olmalı.
Mas isso não explicaria por que motivo anda a esquadra de Orange County atrás dele.
Ama bu, Orange ilçesi şerifinin niye onun peşinde olduğunu açıklamıyor.
O Presidente Bush foi recebido calorosamente por um grupo de líderes de negócios Republicanos de Orange County.
Başkan Bush, Orange Kentli bir grup Cumhuriyetçi yöneticilerce coşkuyla kabul edildi.
Mas o gabinete de Orange County tem jurisdição.
Ama Orange County ofisinin kendi yargı hakkı var.
Fala quatro línguas, e ultimamente trabalhou... para uma das famílias mais respeitáveis de Orange County.
- Hmm. - 4 dil konuşur, ve yakınlarda... Orange County'nin en saygıdeğer bir ailesi için çalıştı.
Hunt, Promotor do Concelho de Kent.
Hunt, Kent County'den.
Robinson, Concelho de Nassau.
Robinson, Nassau County.
Mas o procurador de Kent não ia abdicar da sua maior glória desde a prisão de Bugs Moran, sem uma confissão.
Ama Kent County yargıçları, Bugs Moran'dan sonra, itiraf olmadıkça en büyük cezayı vermemekte direniyordu.
Contudo, se vão para Norte, não muito longe de Attala County, podem encontrar alguns aguaceiros.
Kuzeye gidiyorsanız Attala County'den fazla uzaklaşmadan yağmurlar başlıyor.
Elas eram mulheres jovens, a vítima mais recente foi no Condado de Burford, a 200 quilómetros ao oeste de Elan Valley.
Kurbanlar genç kadınlar ve çocuklardı... - en son kurbanlar Elan Valley'in 125 mil batısında bulunan... - Burford County'deydi.
Sais para Frankfurt na semana que vem, e daí para Orange County.
Önümüzdeki hafta Frankfurt'a gidiyorsun, oradan da Orage County'e.
Digo-lhe já que isto não são "As Pontes de Madison County" e definitivamente não é o Clint Eastwood.
Çünkü şimdi sana söylüyorum, burası Madison Şehri değil ve sen de kesinlikle Clint Eastwood değilsin.
"Em Broward County na Florida, as escola preparatórias, por engano... " chumbaram mais de 6500 alunos em Junho, devido ao que mais tarde... " chamaram um erro informático.
Florida'nın Broward İlçe Ortaokulunda haziran ayında, 6500 öğrenci bilgisayar sisteminde çıkan bir arıza sonucu sınıfta kaldı.
Disse apenas para estar no Terminal de King County às 07 : 00.
Sadece saat 7.00'de King County Terminali'nde ol dedi.
Mas tiremos um momento para agradecer ao nosso Sr. Clark, cujo 5º ano teve as melhores notas nos exames de toda a província de Beaufort.
Ama şimdi Bay Clark'a teşekkür edelim. Beaufort County'deki bir numaralı beşinci sınıf öğretmeni oldu.
Há quem diga que uma adolescente que cresce em Orange County tem tudo à partida.
Bazıları Orange County'de yetişen genç bir kız için herşeyin satılık olduğunu söyler.
Sabe-se quando a Cruela de Orange County agarra o próximo cachorrinho.
Orange County'nin zalim prensesinin sonraki avını yakalaması kulaktan kulağa yayılıyor.
Os Bombeiros de Orange County vieram ajudar o Departamento de Florestação da Califórnia...
Orange ilçesi itfaiyecileri California orman itfaiyesi departmanı tarafından destek olarak çağırıldı.
Se não tivesse seguro, teria ido parar ao County Hospital.
Bizi düşman gibi görüyorsunuz ama eğer sigortanız olmasaydı,... kendinizi Devlet Hastanesinde bulabilirdiniz.
AMBULÂNCIA EMERGÊNCIA 1-1-2
DAKE COUNTY ANIT HASTANESİ.
Tenho uma tia no condado de PG.
P.G. County'de teyzem var.
Íamos até Howard County.
yani, Howard kasabasının oralarda bir yerde..
O Ku Klux Klan vive em Howard County.
Howard kasabasında Ku Klux klanı yaşıyor.
A minha tia vive em Howard County, preto.
Oğlum benim teyzem yaşıyor Howard kasabasında.
Onde pensa que está, no Condado de Montgomery?
Neredesin sanıyorsun, Montgomery County'de mi?
- No liceu Baltimore County.
- Hayır ilçede.
A delegação de Orange County até já enviou um dos seus agentes de terreno infiltrado... para casa dos Fullers, como uma ama.
tam gözlem altında tutuyoruz.