Translate.vc / Portugais → Turc / Dantes
Dantes traduction Turc
1,340 traduction parallèle
E lembro-me que sabia... que as coisas nunca voltariam a ser como dantes.
Ve işlerin asla... aynı olmayacağını farkettiğimi hatırlıyorum.
Telefona-me quando acabar a pena e recomeçamos como dantes.
O zaman ne zaman cezamı çektiğimi düşünürsen arayıp haber ver ve işime devam edeyim.
Dantes eu era uma pessoa diferente.
O zamanlar farklı biriydim.
Não tenhas medo que volto a pôr tudo como dantes.
Endişelenme. Ben gerekeni yaparım.
Um, já não vê como dantes.
Bir, gözlerin kötü durumda. Bu yüzden...
São os que dantes me magoavam.
Onlar bana zarar veriyorlardı.
- Dantes controlavas os murros.
- Hiç alttan almıyorsun.
Dizem : "Mesmo apesar de eu ser velho e lento, continuo a ser o mesmo cretino que era dantes."
Diyorlar ki, "Daha yaşlı ve daha yavaş olsam da önceden her ne halt isem şimdi de oyum."
É pena não terem chegado mais cedo para nos contarem tudo. Dantes era o único modo de locomoção. Dominguez dispara uns directos!
Anlatacak kadar erken gelmemiş olmaları ne yazık.
Este chão que você está a pisar era dantes governado pelos meus ancestrais.
Üzerine ayak bastığın topraklar, Bundan uzun zaman önce. Benim atalarıma aitti.
Isto já não é como dantes.
Eskiden böyle deðildi.
E dantes?
Ya daha önce?
- Dantes não me dizias isso.
Daha önce böyle demezdin.
Temos de sair uma destas noites, como dantes, para bater a noite...
Ara sıra eski günlerdeki gibi yeraltında devriyeye çıkmalıyız.
Dantes viviam aí, mas foram-se embora.
Eskiden burada yaşarlardı. Ama taşındılar.
Eu gostaria de me lembrar, mas a minha cabeça já não é como dantes.
Keşke hatırlayabilseydim, ama beynim eskisi kadar iyi çalışmıyor.
A quem o diz. Dantes vocês apanhavam-nos e nós despachávamo-los.
Eskiden siz yakalardınız, biz içeri atardık.
A Maria e eu já não somos tão íntimas como dantes.
Maria ve ben olması gerektiği kadar yakın değiliz.
Ele disse que as coisas estão como dantes.
Önceden beri burada olduklarını söyledi. Hiç birşey değişmedi.
Dantes, fazia as reservas em nome do Big, mas hoje dei o meu.
Eskiden rezervasyonlarımızı Büyük'ün adına yaptırırdım. Ama bugün kendi adıma yaptırdım çünkü dostlar böyle yapar.
Dantes, divertia-me com estes gatos em Cuba.
En son Küba'da bu kadar mutlu olmuştum.
É muito mais úmido agora do que o anterior período Triássico e onde dantes havia desertos, agora existem vastas florestas de arvóres coníferas.
Ortam, önceki Triyas Devri'ne nazaran çok daha nemli, ve bir zamanlar çöl olan bölgelerde, şu anda uçsuz bucaksız kozalaklı ağaç ormanları var.
Dantes gostava de ir ao cinema.
Ben de sinemaya gitmeyi çok severdim.
Dantes tinha muitos passatempos.
Daha önce bir çok hobiniz varmış.
Dantes, a penicilina matava qualquer bicharoco malvado.
Bir zamanlar bir penisilin iğnesi tüm mikropları öldürürdü.
Não sei voltar a ser como era dantes.
Ben- - Ben bilmiyorum... önceki halime nasıl döneceğimi.
- Richard..... não posso deixá-lo. - Como dantes.
Önceki gibi.
Dar-lhes-ei algo que nunca dantes viram.
Onlara daha önce hiç görmedikleri bir şey vereceğim.
Nós dantes acreditavamos.
Bir zamanlar buna inanırdık.
Volta ao que fazias dantes.
Daha önce yaptığın işe geri dön.
Todo está como era dantes.
Her zamanki gibi.
Já não se levanta tão alto como dantes.
Eskiye göre bozuldu tabii.
A sério, não é como dantes.
Özledim. Aynı şey değil.
Nunca nada foi "como dantes".
Asla eskisi gibi olmuyor.
Dantes os deuses viviam neste mundo.
Tanrılar burada yaşardı.
Nada será com dantes sem ti.
Sensiz hiçbir şey aynı olmayacak.
Eu dantes tinha cabelo...
Eskiden saçlarım vardı.
Tornamos a casa habitável, como dantes.
Bağımlılık yaratacak bir mekan yaratabiliriz.
Mas continuo a gostar de ti tanto como dantes.
Sana eskisi kadar değer verdiğimi biliyorsun değil mi?
Pensei que te podia ajudar com as compras, como dantes.
Sana markette yardımcı olabileceğimi düşündüm. Eskiden yaptığım gibi.
É tudo como dantes.
Her şey bıraktığın gibi.
Dantes era muito maior.
Çok daha büyük olmalıydı.
O que era dantes?
Önceleri neydi?
Talvez dantes fosse gordo.
Belki önceden şişmandı.
Jesus já não controla como dantes.
İsa önceki kontrolü kaybetti...
Sinto-me ótimo, como dantes.
Eskiden olduğu gibi harika hissediyorum.
Dantes gostava. Agora, há vadias por todo o lado.
Onunla konuşmak istiyorsanız, avukatımızı arayın.
Dantes sim.
- Eskidendi.
Dantes bastava-me.
- Eskiden iyiydik.
Dantes tinha um par destes.
Bende de bundan vardı.
Eu dantes amava-te.
Selam.