Translate.vc / Portugais → Turc / Declare
Declare traduction Turc
172 traduction parallèle
Se a família aqui estiver, ela não dirá o que deve, para que o homem se declare.
Herkesin önünde evlenme teklifi ettirmek için söylenmesi gereken şeyleri, söyleyemez.
Declare o seu nome, por favor.
Adınızı söyleyin lütfen.
Desde de que a corte declare estar ciente da tentativa do capitão Shattuck... prejudicar o acusado, nenhuma objeção.
- Yüzbaşı Shattuck'açılış konuşmasındaki sinsi taktiğin ön yargı yaratmamasını diliyorum, İtirazımız yok.
Declare-se e ele o encontrará.
Kendinizi ilan ve o sizi bulacaktır.
Peço ao Congresso que declare que, desde o ataque infame e não provocado do Japão no domingo, dia 7 de Dezembro de 1941,
Japonların, her türlü tahrikten yoksun olarak 7 aralık 1941'de gerçekleştirdiği alçakça saldırı sonrası Kongre'den, savaş ilan etmesini istedim.
Tire os poderes de seu pai, declare-o incapacitado e assuma a fábrica.
Yaşlı adamı, işlerini idare edemeyen "aciz kişi" olarak ilan et onu vesayet altına al, fabrikayı üzerine geçir.
Apelamos ao Senado para que declare a República a acabe com esta loucura.
Cumhuriyet'i ilan etmek için Senato'yu toplayacağız bu zırdeliliğe bir son vereceğiz.
Sargento-mor, como meu árbitro, ordeno que declare vencedor o 1º Pelotão.
Başçavuş, hakem olarak 1. Takım'ı kazanan takım olarak ilan etmeni emrediyorum.
Sr. Prefeito, aí de férias em Lake Tahoe, mexa-se, volte e declare lei marcial!
Tao gölünde tatilini geçiren belediye başkanımız lütfen kıçınızı kaldırında sıkı yönetim ilan edin.
Tem de ser um crime que o seu marido declare insolúvel e todos acreditem.
Bu öyle bir suç ki... kocası davayı kapatabilir ve herkes de ona inanır.
- Nunca o vou abandonar. - Declare lá isso.
- Seni asla yüz üstü bırakmayacağım.
- Agora declare seu número, Pequeno. - I esqueceu isto.
- Şimdi, numaranı söyle, Little.
Agora declare seu número!
Şimdi numaranı söyle!
Ele espera mesmo que eu me declare culpada? Para eu evitar ficar embaraçada!
Gerçekten de bu kadar utanç verici bir durumu göze alarak... kendimi harcama pahasına bu suçu işlediğime mi inanıyor?
E parece que há quem não declare a totalidade dos seus rendimentos.
Görünen o ki birileri gelirlerini tam olarak beyan etmiyor.
Identifique-se e declare seus assuntos aqui.
Kendinizi tanıtın ve bu yıldız sisteminde ne işiniz var açıklayın.
Por isso, se alguém conhece alguma justa causa pela qual não possam unir-se legitimamente pelo casamento, que o declare agora.
Eğer bu iki insanın kanunen birleşmesine mani olacak bir sebebi olan varsa şimdi konuşsun.
Declare-me culpado. - Você não o é.
- Savunmamı suçlu olarak değiştirmeni istiyorum.
Não espere que o digam. Declare-o você mesmo.
Başkaları yapmadan önce kendiniz ilan edin.
Da próxima vez que quiser livrar um cliente por insanidade, declare logo ou farei com que seja expulso da Ordem.
Bir dahaki sefere müşterinizin mazereti akıl hastalığı olursa, onu bu şekilde savunun, ya da sizi davadan alırım.
Declare-o culpado e peço prisão perpétua.
Suçlu olduğunu kabul edersen ömür boyu hapis isterim.
Depois, use o pernil para afastar tudo o que está na mesa e declare em voz alta : " Eu trouxe-te isto!
Sonra masanın üstündeki her şeyi bacağı kullanarak sıyır ve yüksek sesle açıkla, " Bunu sana getirdim!
Estão a pedir-me que declare lei marcial.
Benden yapmamı istediğin şey sıkıyönetim ilan etmek.
Computador, activar o programa holográfico médico de emergência. Por favor declare a natureza da emergência médica.
Bilgisayar acil tıbbi hologramı çalıştır.
Peço-lhe que declare o arquivamento do processo.
Şimdi davanın düşmesini talep ediyorum.
Declare suas intenções.
Taleplerini belirt
Eu pedi... que o congresso declare... que desde... o covarde ataque... sem provocação... dos japoneses... o estado de guerra foi declarado..
Japonya'nın nedensiz ve korkakça saldırısı sonucunda A.B.D. ile Japon İmparatorluğu arasında bir savaş hali ilan edilmesini Kongre'den istedim. - Duydun mu, Ufaklık?
Declare o seu departamento.
Konumunuzu bildirin
Declare o seu departamento e número de registo.
Konumunuzu ve kayıt numaranızı bildirin.
Não quero saber se ele se declare alta eminência imperial da Galáxia o Brivari fica aqui.
Galaksinin imparatorunun sağ kolu ilan edilse de umurumda değil. Brivari burada kalacak.
Um adulto, um psiquiatra, o Papa, qualquer pessoa que se declare totalmente sã ou está a mentir, ou não é muito inteligente.
AkıI sağIığının tamamen yerinde olduğunu iddia eden herkes ya yalan söylüyordur, ya da pek akıllı değildir.
Declare sua designação.
Tanımlamanı belirt.
Declare nossa designação.
Tanımlamamızı belirt.
Declare sua designação.
Tanımlamamızı belirt.
Por favor, declare a natureza da emergência médica.
Lütfen acil durumu tanımlayınız.
Declare sua patente e autorização de segurança.
Rütbeni ve kleransını tanımla.
Por favor, declare a natureza da emergência médica.
Lütfen acil tıbbi durumu açıklayınız.
Declare suas razões para fazer essas modificações.
Bu değişiklikleri yapmanızın nedenini açıklayın.
Declare suas razões, "por favor".
"Nedenini açıklayın, lütfen."
Declare código de autorização.
Giriş kodları.
Esperamos que o tribunal falta a nosso favor... e declare ao Governador culpado de uma vez por todas.
Umudumuz mahkemelerin bizim lehimize karar vermesi... ve Vali'nin tamamen suçlu ilan edilmesi.
Beecher, quero que declare em seu contrário.
Beecher, ona karşı tanıklık etmeni istiyorum.
Declare sua solicitação.
Sadete gel.
Como Capitã. É uma honra para mim, unir a estas duas pessoas. Mas antes que os declare marido e mulher,
Kaptan olarak, bu iki kişiyi evlendirmek benim için bir onur, ama onları karı koca olarak ilan etmeden önce,
Declare suas intenções.
Niyetini belirt.
Declare lei marcial.
Sıkıyönetim ilan edin.
Por causa deste ataque sem motivo e covarde do Japão pedi para que o Congresso declare estado de guerra.
Japonya'nın kışkırtmasız, alçakça saldırısı yüzünden Kongrenin savaş ilan etmesini istiyorum.
Declare publicamente o divórcio na mesquita... e a lei Islâmica será cumprida.
Camiye git ve boşan... İslam kuralları yeterli olacaktır.
Aqui me pede que declare que um de estes dois homens não é, de fato, papai.
Burada benden bu iki adamdan birinin baba olmadığına karar vermem bekleniyor.
Alguém que declare a hora do falecimento.
- Biri söylesin.
Declare vitória e saia de campo.
- Söylediğini yap, yaptığını yapma.