Direct traduction Turc

Direct Wholesale Clothing,

Toptan Giyim Satıcısı

Why don't you direct your way to the 40s.

Neden 40s'e gitmiyorsun?

É o voo First Direct 233.

First Direct 233.

- Foi o First Direct, voo 233.

- 233 sefer sayılı First Direct uçağı.

Sinto que tenho uma relação directa contigo.

I feel I have a direct relationship with you.

- O tipo da Diecast Direct.

- "Direk Döküm" şirketindeki adam.

Se estava no helicóptero, ela usou o monitor direct-tox.

Helikoptere bindiyse kesin toksin makinesini kullanmıştır.

O monitor direct-tox, com certeza.

Toksin makinesi, tabii ya.

Mandei-o vir da "NHS Direct".

Dünya sağlık örgütünden aldım.

I'm going to give you my direct number, OK?

Sana direkt numaramı veriyorum tamam mı?

A beldade do cabelo volumoso tem um segurança a vigiar a parte da frente da loja.

Lise terk hatun, kask saçlı herif, kadında direct-to-DVD'lerden var, güvenlik de mekanının önünde onu izliyor.

Hartman Hughes em direct...

Beni öldürmeye çalışıyor. Ben Hartman Hughes, habe...

Hartman Hughes em direct...

Beni öldürmeye çalisiyor. Ben Hartman Hughes, habe...

Nunca tiveram contacto com o Zed.

Never had direct contact with Zed.