Donaldson traduction Turc

Vá buscar o sargento Donaldson.

Bana çavuşumu bul.

Está aí dentro.

Adı Donaldson.

- Diga ao Quartel-general que envie uma arma anti-tanque.

Donaldson, karargaha git ve onlara bize bir tanksavar göndermelerini söyle.

O que se passa com a arma anti-tanque?

- Donaldson, tanksavardan ne haber?

Caro Donaldson, sinto muito mas nao posso ajuda-lo.

Sevgili Donaldson, üzgünüm ama yardımcı olamam.

O que Donaldson vai fazer?

Donaldson ne yapacaktı?

- A fazenda de Donaldson.

- Şimdi ne yapıyoruz?

- O trabalhinho de sempre?

- Donaldson'un çiftliğine gidiyoruz.

Quero a pele de Donaldson.

Donaldson'un derisini yüzmek istiyorum.

Os sulistas, os sulistas!

Bay Donaldson! Bay Donaldson!

Agora e a vez de Donaldson.

Şimdi Donaldson'a dönüyorsunuz.

Mas voces dois conhecem esse Donaldson?

Ama siz Donaldson'u tanıyor musunuz?

Teve sorte, escapou de boa, Donaldson. Dou-lhe os parabens.

Yeterince şansın varmış, Donaldson yaralanmadan kurtulmuşsun.

Obrigado, Donaldson, e uma informaqao valiosa.

Teşekkürler, Donaldson, çok değerli bilgilerdi.

E incrivel, falhar com Donaldson e morrer.

Şaşılacak şey, Donaldson karşısında hata yapanlar ölüyor.

Um amigo de Donaldson vai abrir... um novo banco em Yellowstone.

Donaldson'un dostu Yellowstone'a....... yeni bir banka açıyor.

Donaldson e meu amigo.

Donaldson benim dostum.

Ola, Donaldson.

Merhaba, Donaldson.

Foi direto para a casa de Donaldson.

Buradan doğru Donaldson'un çiftliğine gitti.

Rapazes, vamos brindar, oferta de Donaldson.

Haydi, Doaldson'un önerisine içelim.

Traz-me "A Fadiga do Metal e Engenharia de Pressão" do Wilson...

Bana Donaldson'nun Metallerin kristal yapısı ve Wilson'un Metal Yorulma ve Gerilme Mühendisliğini getirin.

- O meu nome é Abel Donaldson.

- İsmim Abel Donaldson.

Donaldson, violação múltipla.

Donaldson, birden fazla tecavüz.

E Donaldson, extradição.

Ve Donaldson, iade edilebilir.

Sou o chefe Donaldson.

Ben şef Donaldson.

Aquele gordo do Barclay Donaldson.

Koca kıç Barclay Donaldson.

Donaldson, Sr. Nascido em 1932, doze anos nos pára-quedistas, três comissões consigo, com a patente de Sargento, Sr.

Açık bir şekilde, adınız, yaşınız, askeri tecrübeniz ve rütbeniz.

Como vai a vida, os anos têm-no tratado bem? Não muito bem. Agora sou canalizador.

Donaldson, 1932 doğumluyum, 12 yıl paraşütçülük yaptım, 3 görevde sizinle çalıştım.

Não vale a pena ires para a aula do Donaldson.

Donaldson'ın sınıfına gitmiyorsun.

Ellen Donaldson é a número cinco.

Ellen Donaldson 5 numarada.

É melhor mandar alguém vir ver a enfermeira Donaldson.

Hemşire Donaldson'a bakması için birini gönderseniz iyi olur.

Melissa Donaldson, da WCDM, no Pentágono.

Melissa Donaldson, WCDM, Pentagon'dan bildiriyor.

O Jim Miller e a Suzi Donaldson ainda não apareceram e estou a ficar preocupado.

Jim Miller ve Suzi Donaldson daha gelmedi ve çok endişeliyim.

Sim, bem... Espero que não esteja à procura de nenhum significado social, Sr. Donaldson, porque não há nenhum.

Umarım sosyal bir mesaj aramıyorsunuzdur, Bay Donaldson çünkü bulamazsınız.

Mike Donaldson, People Magazine.

Mike Donaldson, People Magazine.

Acho que o George não gostaria de nada disto, Sr. Donaldson.

Sanırım George bunların hiçbirinden hoşlanmazdı, Bay Donaldson.

Mike... Mike Donaldson.

Mike Donaldson.

A testemunha do Donaldson disse que o assassino condizia com essa descrição perfeitamente.

Donaldson'ın şahitlerinden biri eşkali aynen doğruladı.

O Sr. Donaldson está à sua espera.

Bay Donaldson sizi bekliyor muydu? Evet.

Sim. Chegámos a trabalhar juntos quando isto era a Donaldson Corporation.

Burası Donaldson şirketiyken onunla birlikte iş yapmıştık.

Os meus cumprimentos à Sra. Donaldson.

Bayan Danıldson'a selam söyle.

Fala Donaldson do Tribune.

Ben, Tribune'dan Donaldson.

Fala o Donaldson, do Tribune.

Ben Tribune'den Donaldson.

Vemos o Sam Donaldson ou ao Andrea Mitchell nos dando os fatos, mas com a câmara tão próxima, também nos damos conta com uma sobrancelha levantada ou uma ligeira inflexão o que realmente pensam da pessoa sobre quem estão informando.

Sam Donaldson'ın veya Andrea Mitchell'in bize gerçekleri sunduğunu görürüz, ama kamera bu kadar yakınken, kaşlarını kaldırmalarından, seslerindeki yükselmeden, röportaj yaptıkları kişi için hissettiklerini anlayabiliriz.

Vê se a Susan tem o briefing do Donaldson de Segurança Nacional.

Ülke Güvenliği konusunda Donaldson raporunu Susan'a ver

- Frank, um táxi para Mrs. Donaldson.

- Frank, Bay Donaldson için taksi çağır

Eu estava lendo a Donaldson para uma metade uma hora, então uma abelha rastejou fora do nariz dele.

Donaldson'a yarım saat için kitap okuyordum ve birden burnundan bir arı sürüne sürüne dışarı çıktı.

Sr.ª Donaldson, recebeu o meu recado?

Bayan Donaldson, mesajımı aldınız mı?

Esta é a Sr.ª Donaldson, do Gabinete de Apoio aos Alunos.

Ben Bayan Donaldson, Öğrenci Konsey Danışmanı.

Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein, Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr, Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter,

Maktul, Arthur Reginald Webster Charles Patrick Trumpington, Marcel Agnes Bernstein Lewis Anona Rudd, John Malcolm Kerr Nigel Sinclair Robinson, Norman Arthur Potter Felicity Jayne Stone, Jean-Paul Reynard Rachel Shirley Donaldson, Stephen Jay Greenblatt Karl-Heinz Muller, Belinda Anne Ventham Juan-Carlos Fernandez, Thor Olaf Stensgaard Pretoria Lordu Kimberley, Pretoria Leydisi Kimberley Yargıç Nigel Warmsly Kimberley Robert Henry Noonan ve Felix James Bennett'i 19 Aralık 1972 sabahı veya civarında öldürdüğünüz için.

A festa dos DonaIdson.

Donaldson'ların partisi.