Translate.vc / Portugais → Turc / Eggsy
Eggsy traduction Turc
75 traduction parallèle
- Eggsy.
- Eggsy.
- Olá, Eggsy.
Merhaba Eggsy.
Toma muito bem conta disto, Eggsy.
Buna gözün gibi bak, Eggsy.
Eggsy, vem cá.
Eggsy, buraya gel.
A mãe do Eggsy é toda boa.
Eggsy'nin annesi resmen afet.
Acham que podem falar mal de nós, e nós não fazemos nada porque o nosso amigo anda a comer a mãe de Eggsy?
Patron, Eggsy'nin annesiyle yatıyor diye hakkımızda ileri geri konuşabileceğinizi mi sandınız?
Eggsy, é melhor parares o carro!
Lan Eggsy! Başına dert açıyorsun yeminle!
Dá-lhe, Eggsy.
Gazla be Eggsy.
O Eggsy roubou-me o carro.
Eggsy arabamı çaldı amına koyayım.
Eggsy, honra entre ladrões é coisa que não existe.
Eggsy, hırsızlar arasında sadakat olmaz.
Chamo-me Eggsy Unwin.
Benim adım Eggsy Unwin.
Eggsy?
Eggsy.
Desculpa, Eggsy. É confidencial.
Kusura bakma Eggsy, gizli bilgi bu.
Eu tive um dia muito emotivo, por isso, seja lá qual for o vosso problema com o Eggsy, e certamente que terão razões para isso, agradeceria imenso que nos deixassem em paz, até eu acabar esta bela pint de Guinness.
Bugün bayağı duygusal bir gün geçirdim. Anlayacağınız Eggsy'le olan derdiniz neyse, ki kesin haklı taraf sizsinizdir ben şu güzelim Guinness birasını bitirene kadar bizi rahat bıraksanız çok minnettar kalırım.
Peço desculpa, Eggsy, não devia de ter feito isto à tua frente.
Gerçekten özür dilerim, Eggsy. Bunları senin önünde yapmamam gerekirdi.
Agradeço imenso, Eggsy.
Çok minnettarım, Eggsy.
Eggsy, sai daqui.
Eggsy, hemen kaç buradan.
- Diz-lhe, Eggsy.
- Söyle gitsin be Eggsy!
Eggsy, vai ter comigo ao alfaiate de que te falei.
Eggsy, sana bahsettiğim terzide buluşalım.
Eggsy, seu cabrão!
Yavşak herif.
- Eggsy, seu filho... - Anda cá, puto!
Gel lan buraya konuşacağız!
- Sou o Eggsy.
- Ben de Eggsy.
- Não, Eggsy. - Eggy?
- Yok, Eggsy diyorum.
- Amelia, é o Eggsy.
- Amelia, bu Eggsy.
- Olá, Eggsy.
- Merhaba Eggsy.
Eggsy, parabéns por teres reparado que o espelho era uma janela.
Eggsy, iki taraflı aynayı fark ettiğin için tebrikler.
Temos de ser pacientes, Eggsy.
Sabırlı olmamız gerek, Eggsy.
- Eggsy, esquece.
- Eggsy, hiç bulaşma.
Eggsy, preciso de falar com ele em privado. Estás dispensado.
Eggsy, özel konuşmamız lazım, sen çıkabilirsin.
- Acho que não consigo fazer isto.
- Eggsy, bunu yapabileceğimi sanmıyorum.
Está bem, Eggsy.
Tamam, Eggsy!
Bom plano, Eggsy.
İyi fikir, Eggsy.
- Está bem, Eggsy.
Tamam, Eggsy!
Eggsy, Roxy, parabéns.
Eggsy, Roxy, tebrik ederim.
O meu patrão tem duas perguntas para ti, Eggsy.
Patronumun sana iki sorusu var, Eggsy.
Eggsy, matei os teus dois amigos por me terem dado a mesma resposta.
Yapma be Eggsy, az önce aynı cevabı veren iki arkadaşını geberttim.
Eggsy, valerá a pena morrer pelos Kingsman?
Hey Eggsy! Kingsman cidden ölmeye değer mi?
Eggsy, quero que saibas que o teu pai também chegou até aqui.
Eggsy, baban da bu noktaya kadar gelmişti, haberin olsun.
O importante a reter, Eggsy, é que ninguém me agradeceu por nenhuma delas.
Olay şu ki Eggsy, hiçbiri için teşekkür almadım.
- Um lema de vida, Eggsy, um lema de vida.
- Hayat felsefesidir bu, Eggsy.
Não, Eggsy.
Hayır, Eggsy.
Mete isso no sítio, Eggsy.
Onu yerine bırak, Eggsy.
É-me difícil admitir, Eggsy, mas acho que, um dia, podes ser tão bom espião como eles.
Kabul etmek acı verse de bir gün diğerleri kadar iyi bir ajan olabileceksin bence.
- Eggsy.
- Eggsy!
- Não te envolvas, por favor.
Eggsy, n'olur bulaşma adama.
- Eggsy...
Eggsy.
- Era pólvora seca, Eggsy.
- Silah kuru sıkıydı, Eggsy.
Eggsy?
Eggsy?
Vamos lá!
Eggsy, bekle.
Eggsy, espera aí.
Yapamam.
- Eu estou bem, Eggsy.
- İyiyim ben.